41.
lay lay lom naylon bir sevgili değilse ölüm gibidir. öyle bir can yakar ki seneler geçer, geçer de unutamazsın o korkunç acıyı.
ha tabii bu acıya maruz kalan kadar maruz bırakan da seneler geçer de iki yakasını bir araya getiremez.
ha tabii bu acıya maruz kalan kadar maruz bırakan da seneler geçer de iki yakasını bir araya getiremez.
devamını gör...
42.
gönüllü jet-lag.
devamını gör...
43.
zordur. heleki sevmisseniz. evet.
devamını gör...
44.
ayrılığın üzerinden 1500 gün geçtikten sonra kendini hatırlatmadığı sürece gayet normal karşıladığım bir eylem. yas süreci yani maksimum bir iki hafta geçtikten sonra eski sevgiliye ait herhangi bir şeyi, ses tonunu dahi hatırlamıyorum.
eskiden böyle değildim, dönüştüğüm kişi mental olarak wonder womane döndü.
eskiden böyle değildim, dönüştüğüm kişi mental olarak wonder womane döndü.
devamını gör...
45.
çok da önemli bir olay değildir aslında. ne ki yani ben çocukluğumdan, hayatımın aşkından, en yakın arkadaşımdan çok da uzun olmayan hayatımın on yılına tanıklık etmiş, beni en çok en iyi tanıyan insandan ayrıldım.*
ilk bir ay fiziksel acılar, düzensiz uykular, hava durumundan bağımsız soğuk terlemeler, iştah kaybı, odaklanma problemleri vs. gibi bir takım dertler oluyor sonrasında takip eden birkaç ayda geçmişe dair yoğun bir muhakeme süreci, saatler hatta dakikalar içerisinde değişen duygu durumları, ruhsal bitkinlik gibi hadiseler meydana geliyor.
daha sonra yavaş yavaş alışmaya başlıyorsunuz, eğer başarabilirseniz yalnız olmanın fena bir şey olmadığı anlaşılıyor, özgüven geri geliyor, bir şeylere içten gülebiliyorsunuz tekrar. fakat rüyalarda hala peşinizi bırakmıyor, günün belirli saatlerinde ama eskisine nazaran daha az aklınıza geliyor, artık gülerek anımsayacağınız anılar alıyor hüznün yerini ve hayatımdan biri geçti diyorsunuz.
demem o ki çok da önemli bir olay değil aslında. uzayıp giden bu yolun çiçeklerle dolu bir kısmından geçip gittiğiniz bir dönem sadece. yolun devamında neler vardır, kim bilir.
ilk bir ay fiziksel acılar, düzensiz uykular, hava durumundan bağımsız soğuk terlemeler, iştah kaybı, odaklanma problemleri vs. gibi bir takım dertler oluyor sonrasında takip eden birkaç ayda geçmişe dair yoğun bir muhakeme süreci, saatler hatta dakikalar içerisinde değişen duygu durumları, ruhsal bitkinlik gibi hadiseler meydana geliyor.
daha sonra yavaş yavaş alışmaya başlıyorsunuz, eğer başarabilirseniz yalnız olmanın fena bir şey olmadığı anlaşılıyor, özgüven geri geliyor, bir şeylere içten gülebiliyorsunuz tekrar. fakat rüyalarda hala peşinizi bırakmıyor, günün belirli saatlerinde ama eskisine nazaran daha az aklınıza geliyor, artık gülerek anımsayacağınız anılar alıyor hüznün yerini ve hayatımdan biri geçti diyorsunuz.
demem o ki çok da önemli bir olay değil aslında. uzayıp giden bu yolun çiçeklerle dolu bir kısmından geçip gittiğiniz bir dönem sadece. yolun devamında neler vardır, kim bilir.
devamını gör...
46.
zordur ama ayrılması gerekiyorsa uzatmak, istemediğimiz yerde kalmakta ısrarcı olmak daha zordur ve öz saygıya zarar verir. bitmeliyse bitmelidir, herkes kendi yoluna bakmayı bir şekilde öğrenmelidir.
devamını gör...
47.
kuş ölür, sen uçuşu hatırla
hayatta her şey mümkün.
devamını gör...