sevmeyi ve sevilmeyi özlemek

insanın kendini sevmeyi öğrendiği zaman halledeceği durumdur. kendini sevince başka duyguları özlemiyorsun yaşamın akışına kendini bırakıyorsun sadece olanı olacak olanı bekliyorsun. aynada ki kişiye saldırırsanız o da size saldırır önce kendimizi severek işe başlayalım.

başlığı açan yazara katılıyorum. kendini seven sevgi saçar. böylece özlem giderilir*.

edit:
sevmekse doğuştan yetimiz. sevmek basit, güzel, bebek gibi... umarım bu konuda kimse zorlanmaz*.

kendini çok sevince de başkasının sevgisine ihtiyacın olmuyor.
en güzel yöntem.

ınsanoglu bu gezegende sevmek ve sevilmek gibi bir amaçla yaratıldı. insanı diğer canlılardan farklı yapan en önemli şey hissedebilmesidir bence. ama günümüzde bu amacının dışında yaşayan çok insan var. o kadar şey yaşamış oluyorlar ki sevmeyi ve sevilmeyi unutuyorlar. (mesela ben bir zamanlar kalbimde güvercin yavruları yaşıyormuş gibi mutluydum, ama sonra sevmeyi unuttum)
stefan zweig'in olağanüstü bir gece kitabını tavsiye ediyorum. dugularını yitiren herkes için de olağanüstü bir şeyler diliyorum:)

zira artık yeryüzünde buna layık kimseyi görmeyişimiz bizi bu ahvale itekledi..

insanın en dip dönemlerinde tavan yapan, yürek acıtan cinsten bir durum. insan kendini sevmeye başladıkça aslında her şeyin o kadar da kötü ve karanlık olmadığını görüyor. körü körüne sevilmeyi değil de karşılıklı emeğin sarf edildiği ilişkilere özlem duyuyor insan.* insanın mutlu zamanlarındaki kendine duyduğu özlemle birleşir. ne ara bu hale geldik dedirtir. yok mu ulan bizi sevecek bi' adam?!

içinde bulunduğum durumdur.

eskiden bunu özleyeceğimi hiç düşünmezdim. ama özlüyorum. çikolata yemek gibiymiş hiç tadını bilmeseydim canım çekmezdi. ama bir kere sevildiğini hissettin mi o hissi hep geri arıyorsun. ısınmak gibi klima doğalgazdan daha az ısıtır soba doğalgazdan daha çok ısıtır ama hamam mesela ciğerlerini ısıtır. hiç ciğerleriniz ısındı mı? o hissi de alın hamamda. bir daha tüm kışlar o ısınma hissini ararsınız. bir daha öyle ısınamazsınız.

ilkgençlik aşkımız olurdu hepimizin. sevdayı tanımamızı sağlayan. bir ömür hatıralarımızı süsleyen işte bizim özlediğimiz şey odur. özlem duyarız çünkü ilktir. sevda denen acıyı ilk kez tattığımız ilk yediğimiz o acıyı özleriz. bundan gayrı sevdalar çoğu zaman boştur hiçbiri ilkgençlik aşkı gibi olmaz.

kendini seversen ikisini de aranda çıkartıyorsun.

sevmemek ilk başta kötü gibi geliyor ama sevmek de fazla abartılıyor. hep iyi ve güzel tarafından yazılıp çiziliyor.

kimse sevdiğini kaybetme korkusu ile sabaha kadar gözünü bile kırpmadan oturduğun geceleri anlatmıyor mesela.

sevilmek sevmekten daha farklı. insan sevince sevdiğini biliyor ama sevildiğini hiçbir zaman gerçekten bilmiyor.

yani bir kadına iyi davranıp her istediğini yapmadığında, iltifat etmediğinde, hediye almadığında, ilgi gösterip dinlemediğinde, maddi ve manevi ihtiyaç duyduğunda yanında olmadığında kısaca fayda bağlamında bir ilişkin olmadığında bile seni sevmeye devam edeceğinden emin olamıyorsun.

erkekler çıkarlarına göre sevmiyor. erkekler saf aşık oluyor. hormonları tavan yapıyor gözü bir şey görmüyor.

söz konusu kadınlar olduğunda eğer kıvanç tatlıtuğ vs değilseniz kimse öyle kendini kaybetmiyor.

bilmiyorum belki bana denk gelenler öyleydi. daha ikinci buluşmada ben alman hastanesinde doğum yapmayı düşünüyorum gibi muhabbetler açan tiplere denk geldiğim için de olabilir.

sevmeyi de başarabildim belki ama sevilmek dünyama hiç girmedi. gerçekten çok acı bir şey. allah kimseyi sevgisiz yaşamaya mecbur bırakmasın.
sevilmeyi bilmiyorum evet ama özlüyorum, hiç umudum olmasa da...

bilmediğin bir şey özlenmez. karşılaştım bir kere, tanıyamadım yanımdan geçip gitti. bilseydim sıkı sıkı sarılırdım. çok iyi olduğun birisiyle bile muhabbeti kestikten sonra eski samimiyeti kalmaz ya bir yerde karşılaşsan bile. öyle bir şey. duygular da pratik gerektiriyor.

nasıl bir şeydi hatırlamıyorum bile lan.
tam bir yaşlılık belirtisi.

evcil hayvan seviyom, yeğen seviyom, sokakta kedi kovalıyom sevmek için.

bu durumu özleyerek canım sıkılmasın diye * sevgili tanrım bu hissi hiçbir zaman tam yaşatmadı bana. olur gibi oldu bazen ama hiç tam olarak olmadı. o yüzden bilemeyeceğimmm