şişede durduğu gibi durmuyor

yüklü miktarda içtikten sonra aile bireylerinden duyulacak söz. alkol şişede durduğu gibi bünyede sabit dursaydı içmezdik zaten.

içmeyin abi o zaman allah allah. hem içiyorlar hem de şişede durmuyormuş edebiyatı yapıyorlar. hem hani pahalıydı? ucuz ki içiyorsunuz. sonra da ekonomi kötü derler bir de. ayıp ayıp.

şişe de dışarıda durduğu gibi durmuyor

şişede durduğu gibi durmaz ki kâfir
tutar insana yaşamayı sevdirir.

metin eloğlu

bir de ağzınla içmek lazım tabi.

duble denince aklına yol değilde rakı gelenlere selam olsun....

şişede durduğu gibi duran rakı icat eden adam köşeyi dönecektir.

onu şişede bırakmayan sizsiniz. o şişede kalabilse duracak.! rakının ne suçu var..!!

zeytinyağıdır.
şişede özellikle yüksek kalite bir yağ ise mücevher gibi parlar. güzelim şişeden şırıl şırıl salataya dökülmesi izlemeye doyulmaz. fakaaattt eskaza bir anda eliniz, dirseğiniz, kolunuz veyahut (bkz: tentakül) ünüz artık hangi hareketli uzvunuzsa yanlışlıkla değdi, şişe birden lakır lukur boşalmaya başladımı işte o an işte o an * etraftaki tek hücreli bile iliklerine kadar emer o yağı. radyasyon gibi yayılır, yayıldığı her yerin iliklerine işler. tam temizledim sanarsınız daha önce emcükleyen bir cisim salınıma başlar. sonsuzluğa doğru giden bu döngüde durmadan aldığınız, kullandığınız, onu yanınıza yörenize soktuğunuz her an bir film şeridi gibi akıp gider.