sybil artan psikolojik sorunları nedeniyle bir doktora görünmeye karar verir. doktor, sybil'in sorunlarının derinliklerine inmeye başladıkça acı olan gerçek yaşanmışlıklarla yüzleşecektir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "kıymetlimis" tarafından 16.01.2021 01:23 tarihinde açılmıştır.
1.
sybil, 1973 yılında psikiyatrist cornelia wilbur ve çoklu kimlik bozukluğu olan hastası shirley ardell mason'un terapi seanslari konu alınarak yazılmış kitaptan uyarlanan film.
çocukluk döneminde annesi tarafından uygulanan fiziksel ve cinsel şiddetten dolayi 16 farklı kişiliğe bölünen bir kadının hikayesi. gerçek bir hayat hikayesi olduğu söylensede psikiyatristin literatüre geçme sevdasıyla yönlendirmeler sonucu hastasını bir şekilde bu yola soktuğunu düşünenlerde o dönem oldukça fazlaymış. günümüzde hala muallakta olsa da,en önemli psikanaliz vakalarından olduğu bir gerçek.
çocukluk döneminde annesi tarafından uygulanan fiziksel ve cinsel şiddetten dolayi 16 farklı kişiliğe bölünen bir kadının hikayesi. gerçek bir hayat hikayesi olduğu söylensede psikiyatristin literatüre geçme sevdasıyla yönlendirmeler sonucu hastasını bir şekilde bu yola soktuğunu düşünenlerde o dönem oldukça fazlaymış. günümüzde hala muallakta olsa da,en önemli psikanaliz vakalarından olduğu bir gerçek.
devamını gör...
2.
olaylar olaylar efenim; baya olaylı bir mevzu ki bu neresinden nasıl başlayıp da anlatayım bilemiyorum. önce bir tanım yapayım, sonra (kitaptan uyarlama) filmlerine geçeyim, sonrasında da ortalığı yıkıp geçen olaylarına:
sybil, joseph sargent tarafından yönetilen ve john pielmeier tarafından yazılan, flora rheta schreiber'in 1973 tarihli sybil kitabına dayanan ve çoklu kişilik bozukluğu teşhisi konan shirley ardell mason'un hikayesini kurgulayan 2007 amerikan yapımı televizyon drama filmidir (daha yaygın olarak "bölünmüş kişilik" olarak bilinir. şimdi dissosiyatif kimlik bozukluğu olarak adlandırılır). bu, nbc tarafından yayınlanan emmy ödüllü 1976 mini dizisi sybil'den sonra kitabın ikinci uyarlamasıdır(2007 yapımı olan). üniversite sahneleri nova scotia'daki dalhousie üniversitesi'nde çekildi.
tembellik yaparak kitabını okumayacaksanız, 1976'da çekilen iki bölümlük (birleştirilmiş ve ortalama 3 saatlik bir tv filmi yapılmış) dizisini izlemenizi tavsiye ediyorum, sally field'ın oyunculuğunu görmeniz gerekiyor; çünkü, benim gözümde ona oyunculuk değil, yaşamak deniyor.
2007 yapımı film hakkında pek konuşasım yok, oyunculuklarda "kameraya güzel görünme derdi" hissetmekten öte geçemedim ama bu kesinlikle izlenemez, berbat bir film olduğu anlamına gelmiyor, zevkler efenim.

efenim filmin konusu çoklu kişilik bozukluğundan mustarip sybil adındaki kızımızın hayatı, doktoru, tedavi süreci üzerinden gidiyor ancak filmin temelinde gerçek kişiler var. kim bu sybil derseniz, shirley ardell mason 'ı araştırabilirsiniz.
şimdi biraz konuyu irdeleyelim:
sybil kızımız; çocukluğunda, ebeveyn istismarına uğramış biri; annesinden çeşitli işkenceler görmüş ve buna karşın bir savunma mekanizması olarak zihni 16 farklı parçaya (kişiliğe) ayrılmış, bilinen ilk çoklu kişilik bozukluğu hastasıdır(şaibeli ama). 170 iqsu, yetenekleri ve entelektüel birikimi, doktorunun izlediği yöntemler (seanslar sırasında tutulan ses kayıtları daha sonradan inceleniyor ve sybil'ın doktoru cornelia b. wilbur tarafından hipnoz ve diğer çeşitli telkin yöntemleriyle seanslar boyunca kişiliğinin bölünmesi için yönlendirildiği söyleniyor ve gazeteci flora rheta schreiber'ın da süslü süslü bunları yazdığı-çarpıttığı) hepsi tartışmaya açıktır ki 1998 yılında şöyle bir yazı ile "kandırıldık mıığğ?" oluyor millet:
www.spiegel.de/wissenschaft...
efenim; zamanında öyle olaylar patlatmış ki bu durum, kitabı okuyanlar "ben de böyle oldum, ben de böyleyim, benim de hatırlamadığım şeyler oluyor, benim de geçmişimde var bir şeyler, şizofren miyim neyim, en kötü şizofrenim herhalde" vs diye doktor kapıları aşındırmaya başlamış, okuyucu mektupları dağ olmuş. bir nevi toplu histeriye yol açmış kitap; ancak işte, bir şeyler de suistimal edilmiş.
1990 yılına gelindiğinde, amerikalı psikiyatristler 20.000'den fazla hastasında mps tanısı koymuştu; tedavi edilmeyen vakaların sayısının yaklaşık iki milyon olduğu tahmin edilmektedir. klinik tablo batı avrupa'da da ortaya çıktı. doksanlı yılların ortalarında, kassel psikoloğu michaela huber'in cesur tahminine göre, sadece federal cumhuriyet'te, akıllarında hastalığa neden olan perili figürlerin aklında olan 80.000 kişi vardı.
efenim durum o kadar karışık ki; doktorun çeşitli telkinlerle hastalığı aşılaması kadar tartışılan bir durum da shirley'nin(sybil) doktoru manipüle edebilme ihtimali ki burada yetenekli, entelektüel birikimi olan 170 iq puanına sahip bir kadından bahsediyoruz. ülkesini aşacak bir şan şöhret, doktoruyla birlikte cukka cukka paralar, ilgi ve psikoloji camiasında özel bir yer için yapmış olamaz mı? kafanız karıştı mı? işte efenim, herkesin karıştı bu vaka ile.
bu konuda popüler 4 iddia vardır:
1. sybil'in aslında bipolar bozukluk sorunlarla psikiyatriste basvurduğu, bu sırada bir takım psikolojik çalışmalar içinde olan psikyatrın ( cornelia wilbur) çalışmalarını hasta üzerinde denemesi sonucunda birden fazla kişilik ortaya çıkarması
2. doktorun çeşitli ilaçlarla hastayı birden fazla karakteri varmış gibi gösterebilmesi
3. aslında tüm bunların tamamen bir hasta-doktor ortaklaşa oyunu olması
4. yüksek iq seviyesine sahip sybil'ın herkese oynayarak doktorunu manipüle etmesi
özetleyecek olursam efenim; psikolojiye merakınız varsa, psikoloji okuyorsanız bilhassa, filmi izleyin (rahatsız edici sahneleri olacak, uyarayım). gerisini irdeler, okur durursunuz. *
şuraya da minnak bir link atayım, meraklısı baksın: çoklu kişilik bozukluğu nedir?
filmden birkaç kesit:
sybil, joseph sargent tarafından yönetilen ve john pielmeier tarafından yazılan, flora rheta schreiber'in 1973 tarihli sybil kitabına dayanan ve çoklu kişilik bozukluğu teşhisi konan shirley ardell mason'un hikayesini kurgulayan 2007 amerikan yapımı televizyon drama filmidir (daha yaygın olarak "bölünmüş kişilik" olarak bilinir. şimdi dissosiyatif kimlik bozukluğu olarak adlandırılır). bu, nbc tarafından yayınlanan emmy ödüllü 1976 mini dizisi sybil'den sonra kitabın ikinci uyarlamasıdır(2007 yapımı olan). üniversite sahneleri nova scotia'daki dalhousie üniversitesi'nde çekildi.
tembellik yaparak kitabını okumayacaksanız, 1976'da çekilen iki bölümlük (birleştirilmiş ve ortalama 3 saatlik bir tv filmi yapılmış) dizisini izlemenizi tavsiye ediyorum, sally field'ın oyunculuğunu görmeniz gerekiyor; çünkü, benim gözümde ona oyunculuk değil, yaşamak deniyor.
2007 yapımı film hakkında pek konuşasım yok, oyunculuklarda "kameraya güzel görünme derdi" hissetmekten öte geçemedim ama bu kesinlikle izlenemez, berbat bir film olduğu anlamına gelmiyor, zevkler efenim.

efenim filmin konusu çoklu kişilik bozukluğundan mustarip sybil adındaki kızımızın hayatı, doktoru, tedavi süreci üzerinden gidiyor ancak filmin temelinde gerçek kişiler var. kim bu sybil derseniz, shirley ardell mason 'ı araştırabilirsiniz.
şimdi biraz konuyu irdeleyelim:
sybil kızımız; çocukluğunda, ebeveyn istismarına uğramış biri; annesinden çeşitli işkenceler görmüş ve buna karşın bir savunma mekanizması olarak zihni 16 farklı parçaya (kişiliğe) ayrılmış, bilinen ilk çoklu kişilik bozukluğu hastasıdır(şaibeli ama). 170 iqsu, yetenekleri ve entelektüel birikimi, doktorunun izlediği yöntemler (seanslar sırasında tutulan ses kayıtları daha sonradan inceleniyor ve sybil'ın doktoru cornelia b. wilbur tarafından hipnoz ve diğer çeşitli telkin yöntemleriyle seanslar boyunca kişiliğinin bölünmesi için yönlendirildiği söyleniyor ve gazeteci flora rheta schreiber'ın da süslü süslü bunları yazdığı-çarpıttığı) hepsi tartışmaya açıktır ki 1998 yılında şöyle bir yazı ile "kandırıldık mıığğ?" oluyor millet:
www.spiegel.de/wissenschaft...
efenim; zamanında öyle olaylar patlatmış ki bu durum, kitabı okuyanlar "ben de böyle oldum, ben de böyleyim, benim de hatırlamadığım şeyler oluyor, benim de geçmişimde var bir şeyler, şizofren miyim neyim, en kötü şizofrenim herhalde" vs diye doktor kapıları aşındırmaya başlamış, okuyucu mektupları dağ olmuş. bir nevi toplu histeriye yol açmış kitap; ancak işte, bir şeyler de suistimal edilmiş.
1990 yılına gelindiğinde, amerikalı psikiyatristler 20.000'den fazla hastasında mps tanısı koymuştu; tedavi edilmeyen vakaların sayısının yaklaşık iki milyon olduğu tahmin edilmektedir. klinik tablo batı avrupa'da da ortaya çıktı. doksanlı yılların ortalarında, kassel psikoloğu michaela huber'in cesur tahminine göre, sadece federal cumhuriyet'te, akıllarında hastalığa neden olan perili figürlerin aklında olan 80.000 kişi vardı.
efenim durum o kadar karışık ki; doktorun çeşitli telkinlerle hastalığı aşılaması kadar tartışılan bir durum da shirley'nin(sybil) doktoru manipüle edebilme ihtimali ki burada yetenekli, entelektüel birikimi olan 170 iq puanına sahip bir kadından bahsediyoruz. ülkesini aşacak bir şan şöhret, doktoruyla birlikte cukka cukka paralar, ilgi ve psikoloji camiasında özel bir yer için yapmış olamaz mı? kafanız karıştı mı? işte efenim, herkesin karıştı bu vaka ile.
bu konuda popüler 4 iddia vardır:
1. sybil'in aslında bipolar bozukluk sorunlarla psikiyatriste basvurduğu, bu sırada bir takım psikolojik çalışmalar içinde olan psikyatrın ( cornelia wilbur) çalışmalarını hasta üzerinde denemesi sonucunda birden fazla kişilik ortaya çıkarması
2. doktorun çeşitli ilaçlarla hastayı birden fazla karakteri varmış gibi gösterebilmesi
3. aslında tüm bunların tamamen bir hasta-doktor ortaklaşa oyunu olması
4. yüksek iq seviyesine sahip sybil'ın herkese oynayarak doktorunu manipüle etmesi
özetleyecek olursam efenim; psikolojiye merakınız varsa, psikoloji okuyorsanız bilhassa, filmi izleyin (rahatsız edici sahneleri olacak, uyarayım). gerisini irdeler, okur durursunuz. *
şuraya da minnak bir link atayım, meraklısı baksın: çoklu kişilik bozukluğu nedir?
filmden birkaç kesit:
devamını gör...
3.
mirror, mirror in my mind, there's so much to see. walking through your silver rooms i remember me.
sybil psikanaliz tarihindeki en psikopatça deneylerden biri olarak karşımıza çıkar. kendisine basit bir rahatsızlıkla gelen sybil'ı meşhur olma arzusuyla hipnoza alıp tam 16 kişiliğe bölen dr. cornelia b. wilbur'un para hırsını anlatır. bunun ortaya çıkışı yıllar önce dr. wilbur'un asistanı doktorun sybil'e yaptığı hipnozların kaset ve notlarını bulmasına dayanır. sonuç olarak dr. wilbur yargılandı mı bilmiyoruz ama ünlü olmuş mudur, olmuştur. sybil adıyla kimliği gizlenen shirley ardell mason kitapla aynı isimli 1976 ve 2007 tarihli iki filmde anlatılmış, başarılı bir sanat öğretmeni olarak geçirdiği hayatını 1998 yılında kaybetmiştir. 2007'de vizyona giren film ile sybil dorsett ismiyle tanıdığımız zavallı kadının gerçek kimliği ifşa edilmiştir.
bu psikopat psikiyatristin düzmecesinden haberdar olmadan önce filmi (1976) ağlaya ağlaya izlemiştim, her bir küçük çocuğa, özellikle peggy, sıkı sıkı sarılmak istemiştim. her ne kadar sybil bir deneye kurban gitse de gerçek hayatta kapalı kapılar ardındaki işkencelerle bir yerlerde çocuklar sararıp soluyor. dissosiyatif kimlik bozukluğu sanıldığından çok daha yaygın, özellikle topluma karışması güçleştirilmiş ve içinde hâlâ bir çekirdek çocuk taşıyan insanlar arasında.
devamını gör...