tercih edilmemek

alalade bir cümle içinde "amaaan canım sen de" diye geçiştireceğimiz şeyi yaşadığınızda içinizdeki her bir zerrenin kırıldığını hissediyorsunuz. karşınızdaki insan sizi bir tercih şıkkı haline getirip bir de sizinle olan her şeyi bir çırpıda bıraktığında içinizde her şeye heveslenen o çocuk küsüp evine dönüyor. odasına kapanıp kitaplarına sarılıyor.

çok koyuyor be. canını bile verirsin onun için ama onun umrunda bile değil. görmüyor bile seni...

bu imkanı kimseye vermeyin. sizi tercih edilecek bir seçeneğe dönüştüren insanları hayatınızdan çıkarın. tercih eden olun.

daha kötüsü de ikinci seçenek olarak tercih edilmektir.

kendisini bir şık durumuna sokmuş insanların içini yakan durumdur.
olur böyle şeyler, sıkmayın canınızı. bir ders, tecrübe oldu.

birinin hayatında tercih edebileceği bir seçenekseniz, o kişi için önemli değilsinizdir.
sizden vazgeçmesi an meselesidir. diğer seçeneği seçtiği an siz yok olursunuz.
sizi bir "seçenek" olarak değil "öncelik" olarak gören insanlar biriktirin.

benimle bir başkasının arasında kalan herhangi bir insana hayatımda olması lüksünü vermediğim için yaşamadığım bir durumdur.

arkadaşlar, siz evrenin merkezi değilsiniz. kiminin ilk, kiminin üçüncü tercihi, kiminin ise ruhunun duymadığı kişisiniz. kimi size bakınca dibi düşer, kimi bıçağını biler. herkes farklı bakar. siz tercih edilmediğiniz anlara odaklanıyorsanız bardağın boş olan tarafına bakıyorsunuzdur. dolu tarafına bakabilmek de var.

ilgisiz kişi durumudur.