#netflix dizisi

öne çıkanlar | diğer yorumlar

kurgusuyla, detaylarıyla, oyunculukları ile müthiş bir diziydi. bir gecede bitirildi. kadınların toplumun her kesiminde yer alabileceğini bir kez daha gösterdi..

ps: anya taylor-joy(beth)' un giydiği her kıyafette satranç karesi deseni vardı.
devamını gör...
dizideki oyunculuklar ve dizinin hikayesi çok güzeldi. satranç bilmeyene satranç öğrenme ve oynama isteği kazandıracak kadar etkileyici bir dizi olduğunu söyleyebilirim. finalden bir önceki bölümü hiç hoşuma gitmemişti, spoiler vermeyelim, ama final bölümünde güzel bir tat vererek noktayı koymuştur. mini-dizi olduğu için rahatlıkla izlenip çabucak bitirilebilir, tavsiyedir.
devamını gör...
ilginç detaylarına bayıldığım dizi. satranç oynayan herkese satrancın en ince detaylarına kadar öğretilmesinden tutun, kasparov'un tavsiyelerine başvurulmasına; beth'in bütün giydiği kıyafetlerin satrançla alakalı olmasından tutun, final bölümünde giydiği beyaz kıyafetin aslında şah'ı temsil etmesine; beth'in sanırım ilk bölümlerde kitap alırken kitabın yazarının ölmüş annesi olmasından tutun, ilk bölümde giydiği gri elbiseyle son bölümde giydiği elbisenin renklerinin aynı olmasına kadar detaylarının bölümlerden daha çok ağız sulandırdığı dizidir.
devamını gör...
diziyi izlerken aklıma sherlock gelmişti. dizi boyunca beth'in küçüklüğünden beri kullandığı ilaç mı onu başarılı yaptı diye düşündüm durdum.

dizinin sonunda cevabını aldım bu sorunun.

ama sırf bu düşüncem ve kişisel deneyimlerim bu dizinin bana verdiği zevki arttırdı. beth, çok katmanlı ve hataları olan çok güzel bir kahramandı. özellikle bağımlılık, saplantı gibi konuları etkili bir şekilde yansıttıklarını düşünüyorum. istenilen şey için ne kadar risk alınmalı ve ne zaman durmak gerekir gibi bir sürü düşünce ile ilgili farklı bakış açısı edindim.
izlenmesini kesinlikle tavsiye ediyorum.
devamını gör...
splitle başlayan anya taylor joy hayranlığımı arttıran mini dizi 2. sezonu bekliyorum.
aklımdaki tek soru 6 veya 7. bölümde clohe beth'e düzüşelim dediğinde sertçe reddeden beth harmon neden sabah uyandığında chloe ile aynı yataktaydı?
devamını gör...
amerikalı bir yazar olan walter tevis tarafından yazılmış olan romandan uyarlanmıştır. ailesini kaybettikten sonra çocuk esirgeme kurumunda büyütülen beth harmon'nın sıra dışı hikayesini konu alan aksiyon ve derinligin olmadığı sürükleyici bir netflix mini dizisi.
beth harmon bir gün ders sırasında tahta silgisini temizlemek için sınıfın bir alt katına iner ve orada satranç oynayan bir adamla karşılaşır. bir süre onu izleyerek geçer günler daha sonra kendisi de öğrenmek ister ve öğrenir de. satranç konusunda çok yeteneklidir. gece olup yatağına yattığında kullandığı ilacın etkisiyle hayal kurarak satranç oynar.
bir gün aralarında sorun olan bir çift tarafından evlatlık alınır ve harmon için yeni bir hayat başlar. düzenlenen turnuvalarda rakiplerini çok kısa sürelerde yenen harmon bir yandan da kötü alışkanlıklar edinir. her ne kadar bu kötü alışkanlıklar göze batsa da seven sevmeyen herkeste bir satranç oynama isteği uyandırmıştır dizi.
yazar amerikan olunca haliyle ruslar da çok kötü gösterilmiştir.
devamını gör...
kostümleri dikkatimi çeken dizi. çok güzel planlanmış, gerçekçi ve döneme uygun. beth’in hep bir tarzı var. birden fazla giyilen kıyafet de var. kostümler, saç kesimleri ve makyajı hikayenin ilerleyişine uygun. en basitinden örnek vermem gerekirse alma öldükten sonra pantolon giymeye başlıyor.
devamını gör...
satrançta vezir fedası olarak türkçeye çevrilmiş bir açılış hamlesidir. uluslararası müsabakalarda karşınıza çıkma olasılığı yüksektir. eğer fedayı kabul ederseniz, queen's gambit accepted açılış hamlesi yapılmış olur. fedayı kabul etmemeniz halinde ise açılış hamlesinin adı queen's gambit denied olur.
devamını gör...
son dönem izlediğim netflix dizileri içerisinde en keyif aldığım dizi. çünkü nihayet içerisinde kan olmayan bir dizi izledim. kan olan bir dizi daha izlesem kusacaktım.

diziyi izlerken, biraz satranç biliyorsanız hemen bir rakip bulup saatlerce oynama isteği yaratıyor. bilmeyenlere de muhtemelen öğrenmeliyim hissi yaratacaktır.

evet satranç konusu etrafında dönüyor ama aynı zamanlarda 60'lar nostaljisi yaşatıyor. giyimden, saça, makyaja, sosyal hayata kadar 60'ları yaşatıyor. bu yönüyle görsel olarak da çok beğendim.

dizi bir sezon, 7 bölüm. dizi arayışında olanlar, bence sıkılmadan izleyebilecekleri bu mini diziyi izlesinler.
devamını gör...
izlemeyenler için spoiler olabilir. 3.bölümde anne dediği kadın okul yöneticilerine hastalık yalanı söylüyor. böylece turnuvalara katılıyorlar. ve uçakta sürekli haber okuyor annesi. peki bu okul yöneticileri hiç mi görmüyorlar bu gazete haberlerini?
devamını gör...
çok sürükleyici bir dizi. ve eminim ki bu diziden sonra satranca olan ilgi artmıştır. ben bizzat biliyorum diziyi bitirdikten sonra hemen satranç takımı sipariş edenleri. e iyi bir şey, türk dizileri izleyip şiddete özenmekten iyidir en azından.
devamını gör...
oyuncu listesinde anya taylor-joy, harry melling, thomas brodie-sangster, marielle heller, moses ıngram, bill camp, marcin dorocinski, millie brady, scott frank, matthew dennis lewis, jacob fortune-lloyd, chloe pirrie, marcus loges, louis ashbourne serkis, rebecca root, ısla johnston, dolores carbonari, jeremy mockridge ve samantha soule gibi oyuncuların olduğu 2020 yapımı dram türündeki dizinin yönetmenliğini ise scott frank yapmıştır.

dizi bir kazada annesini kaybeden küçük bir kızın bir yetimhaneye verilmesi ve orada verilen bazı ilaçlar ile birlikte bodrumda satranç oynayan adamı görmesinden sonra bu oyuna olan merakı artar. verilen ilaçlar onun hayaller görmesine sebep olsa da kız bu hayalleri tavanda satranç tahtası oluşturup satrancı öğrenmek için kullanmış olur. daha sonra tekrar adamın yanına gidip ona oyunun ne olduğunu ve oynamak istediğini söyler ama adam oralı olmaz. kız bir kaç şey öğrendiğini ve biraz bildiğini söyler hatta bir kaç taşın ne işe yaradığını da söyleyince adam da bir kaç taşı sorup onu oynamaya davet eder. bir oyun oynarlar ve adam çoban matını öğretir daha sonra diğer gün başka bir şey öğretir. her gün başka bir şey derken kız çok gelişir ve adamı yenmeyi başarır. daha sonra adam bu küçük kızı bir satranç turnuvası için kayıt yaptırmak ister ve gelen adamı yen ve ona oyunu öğreten adamı birlikte yenince turnuvaya gider orada aynı anda on iki kişi ile oynadığı sahne çok etkileyiciydi ve hepsini yenip kendini kanıtlar. daha sonra sürekli olarak yaşlı hademeden eğitim almasına rağmen büyük bir şeye hiç katılma fırsatı olmaz bulunduğu yurttan dolayı. büyümüş ve bir aile onu almaya gelmiştir ama ailede baba sürekli bir yerlere gidip dönmemesi anne ise sürekli içki ve sigara içmesi ile kıza fazla imkan tanımazlar. kız sigara almak için gittiği markette gazetede gördüğü ilana başvurmak ister çünkü satrançta kendine güveniyordur ama parası olmadığı için kayıt yaptıramıyordur. aklına yaşlı hademe gelir ve ondan beş dolar ister sonra ona on dolar ödeyeceğini de söyler. kız gidip turnuvada kendisinden beklenmeyen bir performans gösterir ve yüz dolarlık ödülü alır. annesi onun bu potansiyelini görünce onu turnuvalara götürmeye başlar. bu iş ona da yarar çünkü artık evin erkeği yoktur kadını terk etmiştir. anne kız sürekli turnuvalara giderken kızda hiç boş durmaz sürekli kendini geliştirir. ilk yenilgisini alana kadar hep hırslı ve çalışkandır. annesinin bağımlılığı ona da bulaşmasından sonra bazen kendini içkiye verip satrancı tamamen unutuyordur. turnuvalarda yendiği rakipleri ona hayran kaldığı için bazıları annesi öldükten sonra onu eğitirken onunla bir şansı olup olmadığını görmek isterler ama kız satranç oynadığında satranç delisi oynamadığında da tam bir ayyaş oluyordur. böyle olunca onunla yaşamak kolay değil bunun yanında yendiği rakiplerini kendinden aşağıda görüp onlardan bir şeyler alamayacağını düşündüğü için umursamaz. daha sonra ilk yenilgisini aldığı çocuğu gözüne kestiren kızımız onunla ikinci karşılaşmasında onu yener ama ondan önce çocuk onu hızlı satranç oynamaya çağırıp cebindeki paraları alır. bu yenilgiden sonra genç adam onu eğitmek ister çünkü artık kız ülkeyi temsil edecektir ve bildiklerini ona öğretmek ister onu alıp kendi evine götürür. büyük şehirde yaşamasına rağmen evi çok kötü bir bodrumdadır. kız bunu umursamaz ondan eğitim alıp hızlı satrançta onu ve iki arkadaşını aynı anda sayısızca kez yenip tüm parasını alır ve büyük turnuvaya katılmak için rusya'ya gider. tabii bundan önce rusya'da kendisinin büyük rakibi olan adam onu bir kez yenmiştir kız rusya'da onu yenmek ister ama ikinci denemesinde bir önceki gece saçma bir şekilde sarhoş olup oyuna geç kalınca oyunu bu seferde kaybeder. oradan dönüşte de evine gittiğinde sarhoş olup günlerce telefonlara falan bakmaz. zaten her geldiğinde telefonu sürekli çalıyordur. en son avukat ile ev konusunda konuşurlar ve babasının yani onu evlatlık alıp sonra annesi ile bırakıp giden adam evin kendisine ait olduğunu ve satmak istediğini söyler. kız adamı eve çağırır ve bir şekilde anlaşıp evi adamdan satın alır. tabii adam daha önce kıza ödemelerini yap ev senin olsun demiştir ama sonra sözünden caydığı için sorun oldu yoksa zaten ev kızındı. bu ev işini hallettikten sonra eve çeki düzen veren kız kendini de biraz toparlar ama yine de yalnız olduğu için sorun yaşıyordur. onunla olmak isteyen çocuğu da istemediği için çocuk kendi yoluna gitmiştir. en sonunda yurtta onunla iyi geçinen bir kız vardır ve onu bulmaya gelmiştir tabii bir de kötü haberle birlikte. çünkü ona satrancı öğreten hademe vefat etmiştir. kız buna çok üzülmüştür onun cenazesine gider ve arkadaşı ile birlikte büyüdükleri okula da giderler. yaşlı adamla birlikte satranç oynadıkları bodruma indiğinde ise yaşlı adamın başından beri kızı takip ettiğini öğrenir ve daha ilk turnuvasına onu gönderirken çektikleri fotoğrafı da orada görünce kendini tutamaz kız. arabaya döndüğünde hüngür hüngür ağlar elinde adamla birlikte çekilmiş resmi ile birlikte.
kız vefasızlığın en büyük örneklerinden olsa da bu sahnede ben de biraz duygusallaştım. sahne güzeldi ve kıza içimden küfrettim açıkçası. üstelik adamdan istediği beş doları da hiç geri göndermemiş o adam olmasa turnuvaların hiç birine katılmayacakmış ama o hiç adamı hatırlamadı ölene kadar. kendi ağzı ile söylüyor ona borcunu vermediğini tabii ben uydurmuyorum neyse. dizi buradan sonra biraz daha sağlam bir temele oturuyor ve kız ilaçlar olmadan yaşamaya hatta içkiden de uzaklaşıyor. tekrar satranca odaklana kız rusya'ya gitmek için paraya ihtiyaç duyar çünkü sponsorların istediğini yapmaz ve onların verdiği tüm yardımları geri öder. böyle olunca da parası rusya için kalmaz ve herkese sormasına rağmen para bulamaz. en sonunda yanına gelen arkadaşı ona verebileceğini söyler ve kazanınca parasını geri verebileceğini de söyleyip onu rusya'ya gönderir. devlet ona bir koruma sağlayıp onun oyunlara sarhoş çıkmaması için bir kaç kuralda koyarlar. o da kendine yasaklamıştır ama yine de adam ona içki içmenin yasak olduğunu söyler. rakiplerini tek tek yenen kız rusya'da gittikçe ünlü oluyordur. her maç daha fazla insan onu takip ediyor ve tebrik ediyordur. son maça geldiklerinde onu daha önce iki kez yenen adam ilk gün maç ertelemesi talep eder ikinci gün ise oyun oynanırken beraberlik teklif eder ama kız kabul etmez. zor bir durumdayken gözlerini kapatıp satrancı tavanda oynadığı sahne ilaçlar olmadan özellikle çok güzeldi. en son adam pes eder ve kız şampiyon olmayı başarır. eve dönerken ise arabadan inip rusya'da sokakta satranç oynayan yaşlı amcaların yanına gider onu tanıdıklarında etrafını sararlar ve bir oyuna davet alır. dizimiz burada biter.

bu arada bölümlerde küçük küçük kızın yurda gelmeden önceki hayatı gösterilir birleştirmek gerekirse babası yani öz babası annesi hamileyken onu bırakıp gitmiştir çünkü annesi psikolojik olarak iyi durumda değildir. adam tekrardan evlenmiş ve çocuğu olmuştur kızı babasına götürüp konuşmak isteyen anne babadan olumsuz yanıt alınca kendini ve kızını öldürmek için araba ile son sürat başka bir arabaya çarpar kız kurtulur ama anne ölür. anne kız ile tek başına ne yapacağını bilmediğini söylüyordur tabii bunu arabada son sürat giderken kıza da söyler.

diziyi ben çok beğendim çünkü böyle heyecan katabilmeleri kolay değildir üstelik hikaye de sağlamdır. çok şey söylemek isterim izlemenizi sağlamak için ama o sözlerin boş olacağını biliyorum. zaman bulan şu mini diziye bir şans versin. beğeneceğinizden eminim iyi seyirler.
devamını gör...
dunya sampiyonu bir satranccı kızın bu harika dizisi bana sunu hatırlatıyor:
-kendinden daha zeki bir erkege asık olmanın hazzı.

-butun hamlelerimi onceden biliyor gibiydi. sanki kafamın icinde geziyordu. ve beni mat etti.
queen
devamını gör...
bu dizi de kaliteli bir dizi. bir kitaptan alınmış olsa da uyarlama olarak başarılı bir yapım ve ben bir yerden sonra bitmesini istemesem de ona bir dizi gözüyle baktığımda sonunu tahmin edebildiğim için uzamaması gerektiğini anlıyorum. izleme tavsiyesi mi istersiniz de hade oradan izleyin işte. gülücek.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"the queen’s gambit" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim