orijinal adı: die geburt der tragödie
yazar: friedrich nietzsche
nietzsche'ye göre yanılsamayı ve yaşamı onaylayan bir kurgudur. bu eserinde apollon ve dionysos görüşlerinin çatışmasıyla tragedyanın nasıl doğduğunu anlatır.
yazar: friedrich nietzsche
nietzsche'ye göre yanılsamayı ve yaşamı onaylayan bir kurgudur. bu eserinde apollon ve dionysos görüşlerinin çatışmasıyla tragedyanın nasıl doğduğunu anlatır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "pavlov'un göbeği" tarafından 01.03.2021 20:52 tarihinde açılmıştır.
1.
yunan tragedyasının apolloncu ve dionysosçu görüşün sentezi olması eserin ana konusudur. nietzsche yunan mitolojisinden hareketle sanatın izini sürer gelişimini ve bugün ki durumunu irdeler. apollon ve dionysos tanrılarının eserde temsili; apollon; biçim, uyum ve kontrolü temsil ederken, dionysos; coşku, esriklik ve tutkunun simgesi olarak karşımıza çıkar. eserde apollon-dionysos ikiliği bir tür diyalektik olarak yorumlanmıştır.
- dionysosçu olan, apolloncu olana göre, genel olarak tüm görünüş dünyasını varoluşa çağıran bengi ve başlangıçsal sanat gücü olduğunu gösterir: onların ortasında, bireyleşmenin canlı dünyasını yaşamda sabit tutmak için yeni bir ululama görünüşü zorunlu olacaktır. uyumsuzluğun insanlaşmasını düşünebilseydik - ve başka nedir ki insan? - bu uyumsuzluğun yaşayabilmek için kendi varlığının üzerine bir güzellik örtüsü serecek harika bir yanılsamaya gereksinimi olacaktı. bu da , apollon'un gerçek sanatsal amacıdır: varoluşu her saniye yaşamaya değer kılan ve bir sonraki saniyeyi yaşamaya itekleyen o sayısız güzel görünüş yanılsamanın tümünü, onun adıyla özetliyoruz. bu sırada, tüm varoluşun temelinden, dünyanın dionysosçu yeraltından, ancak apolloncu yüceltme gücüyle yeniden aşılabilecek kadarı çıkabilir insan bireyinin bilincine; öyle ki , bu iki sanat duruşu, güçlerini kesin bir karşılıklı orantılılıkta, bengi adaletin yasasına uyarak açındırmak zorundadırlar. dionysosçu güçlerin, yaşantıladığımız gibi böyle delidolu yükseldikleri yerde, apollonunda, bir buluta gizlenerek yanımıza inmiş olması gerekir; onun bereketli güzellik etkilerine elbette bizden sonraki kuşak bakacaktır. sy 146
- dionysosçu olan, apolloncu olana göre, genel olarak tüm görünüş dünyasını varoluşa çağıran bengi ve başlangıçsal sanat gücü olduğunu gösterir: onların ortasında, bireyleşmenin canlı dünyasını yaşamda sabit tutmak için yeni bir ululama görünüşü zorunlu olacaktır. uyumsuzluğun insanlaşmasını düşünebilseydik - ve başka nedir ki insan? - bu uyumsuzluğun yaşayabilmek için kendi varlığının üzerine bir güzellik örtüsü serecek harika bir yanılsamaya gereksinimi olacaktı. bu da , apollon'un gerçek sanatsal amacıdır: varoluşu her saniye yaşamaya değer kılan ve bir sonraki saniyeyi yaşamaya itekleyen o sayısız güzel görünüş yanılsamanın tümünü, onun adıyla özetliyoruz. bu sırada, tüm varoluşun temelinden, dünyanın dionysosçu yeraltından, ancak apolloncu yüceltme gücüyle yeniden aşılabilecek kadarı çıkabilir insan bireyinin bilincine; öyle ki , bu iki sanat duruşu, güçlerini kesin bir karşılıklı orantılılıkta, bengi adaletin yasasına uyarak açındırmak zorundadırlar. dionysosçu güçlerin, yaşantıladığımız gibi böyle delidolu yükseldikleri yerde, apollonunda, bir buluta gizlenerek yanımıza inmiş olması gerekir; onun bereketli güzellik etkilerine elbette bizden sonraki kuşak bakacaktır. sy 146
devamını gör...
2.
almancasını okuyup ben az önce ne okudum şimdi dedikten sonra mustafa tüzel çevirisi ile tekrar okuyup sorunun almancada değil algımda olduğunu fark ettiğim friedrich nietzsche eseri. eserin detaylarını başlık sahibi yazar aktarmış ben de naçizane farkettiğimi düşündüğüm ufak hoş bir detaydan söz edeyim. nietzsche tarafından yazılmış dionysos-dithyramben'de geçen ve dilimize oruç aruoba tarafından kazandırılmış sadece deli sadece şair'de geçen bir bölüm die geburt der tragödie aus dem geiste der musik'de geçen ufak bir alıntının izlerini taşıyor gibi gelmişti bana ilk okuduğum zaman.
"ve mitos nasıl sende öldüyse, müziğin dehası da sende öldü: hırslı müdahalenle, müziğin tüm bahçelerini yağmalamak istediğinde, onu da taklit edilmiş, maskelenmiş bir müzik haline soktun. ve dionysos'u terk ettiğin için, apollon da seni terk etti; onların kampındaki tüm tutkuları yerinden kaçır ve onları kendi çemberine sürgün et; kahramanlarının konuşmaları için sofist bir diyalektiği sivrilt ve törpüle kendine - senin kahramanlarının da yalnızca taklit edilmiş, maskelenmiş tutkuları var ve yalnızca taklit edilmiş, maskelenmiş sözler söylüyorlar." s.67
"hayır! bir şair sadece!
bir hayvan, kurnaz yırtıcı sürüngen,
yalan söylemesi gereken,
bilerek isteyerek yalan söylemek zorunda,
av arzusunda,
elvan elvan maskelenmiş,
kendine maske,
kendine av
bu ha -hakikatin yavuklusu?..
sadece deli! sadece şair!
sadece parlak parlak laf eden,
deli maskelerinden dışarı renkli renkli konuşan,
yalancı söz köprülerine tırmanan"
"ve mitos nasıl sende öldüyse, müziğin dehası da sende öldü: hırslı müdahalenle, müziğin tüm bahçelerini yağmalamak istediğinde, onu da taklit edilmiş, maskelenmiş bir müzik haline soktun. ve dionysos'u terk ettiğin için, apollon da seni terk etti; onların kampındaki tüm tutkuları yerinden kaçır ve onları kendi çemberine sürgün et; kahramanlarının konuşmaları için sofist bir diyalektiği sivrilt ve törpüle kendine - senin kahramanlarının da yalnızca taklit edilmiş, maskelenmiş tutkuları var ve yalnızca taklit edilmiş, maskelenmiş sözler söylüyorlar." s.67
"hayır! bir şair sadece!
bir hayvan, kurnaz yırtıcı sürüngen,
yalan söylemesi gereken,
bilerek isteyerek yalan söylemek zorunda,
av arzusunda,
elvan elvan maskelenmiş,
kendine maske,
kendine av
bu ha -hakikatin yavuklusu?..
sadece deli! sadece şair!
sadece parlak parlak laf eden,
deli maskelerinden dışarı renkli renkli konuşan,
yalancı söz köprülerine tırmanan"
devamını gör...
3.
friedrich nietzsche'nin eseri olan kitap antik yunan felsefesi ve kültürüne farklı bir açıdan bakmanızı sağlıyor. daha önce nietzsche okumadıysanız bu kitapla başlamanızı önermem çünkü ağır terimler içeriyor.
devamını gör...
4.
biraz karıştırma fırsatı bulduğum friedrich nietzsche'nin yazmış olduğu 143 sayfalık eser olup dilimize ise ismet zeki eyuboğlu çevirmiş.
apollon
dionysos görüşlerinin, zıt fikirlerin tragedyanın doğuşuna nasıl zemin hazırladığını anlattığı söylenebilir.
ortaya çıkan her șeyin acılı bir yok olușa hazır olması gerektiğini bilmeliyizdir.
apollon
dionysos görüşlerinin, zıt fikirlerin tragedyanın doğuşuna nasıl zemin hazırladığını anlattığı söylenebilir.
ortaya çıkan her șeyin acılı bir yok olușa hazır olması gerektiğini bilmeliyizdir.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2024/02/21/ew4ahgzyzgdpu1pv-t.jpg)
devamını gör...