üniversiteleri fuhuş evine benzeten öğretim üyesi

böyle bir kişinin öğretim görevlisi olması birtakım işlerin yanlış yapıldığının göstergesidir.

akp tarafından cılız da olsa tepki gelmesi şaşırtıcıdır. gerçi bu tepki "zoraki" bir tepki oldu. sosyal medya ve görsel medyada yer yerinden oynayınca, ister istemez tepki gösterdiler.

aslında bu da toplum için umut. dikkat edilirse, artık bu tarz yamyamlık ve kusmuk hareketlere karşı tepki dozu artıyor. yaratmak istedikleri toplum, aksi yönde ilerliyor.

asıl merak edilen, tank palet fabrikası için kelam edilen habertürk'e gözü dönmüş gibi ceza veren rtük, acaba bu iğrenç sözlerin söylendiği kanal için bir işlem yapacak mı ?.

bu nasıl bir zihniyet gerçekten , izlerken de çok şaşırdım ve saçmalığı dinledim ben de herkes gibi . konuşma bitene kadar sabredemedim bile sürekli sinirlendim kendi kendime yazık çok yazık

heee tabii lan alüminyum. üniversitede iken her akşam grup seks yapmazsam olmuyordu valla. allah'tan sonra covid çıktı da artık kurtuldum bağımlılığından. tövbe tanrım ya, neden bu kadar salak insanlar yaratıyorsun?

kişi kendinden bilir işi diye bir laf var ya, işte öyle bir durum öyle bir söylem.
sen gördüğün dişi sinek de dahil olmak üzere her şeye ağzının suyu aka aka bakarsan, tabi herkesi kendin gibi sanacaksın. işin garibi dersle ilgili bir soru sormaya yanına gelen için de kadın yanıma geldi çünkü benimle sevişmek istiyor falan diye mi düşünüyorsun acaba?
düşünsene dersime geldi çünkü benimle sevişmek istiyor kafasında hocan olduğunu.
bu kafayla bakarsak sana göre sadece üniversite değil marketler de pazarlar da fuhuş yuvası.
sonra neden ilerleyemiyoruz diye soruyorlar, senin araştırma yapsın bilimle ilgilensin diye oraya aldığın adam uçkurundan başka birşey düşünmezse tabi öyle olur

mirat haber [buradaki mirat her ne kadar ayna anlamına gelse de] bahsi geçen kişiyi* aklamak için kılı kırk yaracak bir yazıyı -bu tanımın girildiği tarih olan- 18 aralık 2020’de yayınlamış. şu açıklamalardan bu kafaların yapısını çok net bir şekilde anlayabilirsiniz:

--! spoiler !--

üniversiteler, toplum için sadece profesyonel uzmanlaşmanın öğrenildiği yerler değil aynı zamanda araştırma ve bilimsel gelişimin de yaşanması gereken ortamlar. doğası gereği cinsel istekleri en üstte ancak evli olmadığından bunları helal olarak karşılayamayan milyonlarca genç kadın ve erkeğin hiç bir aile ve toplum baskısı olmadan iç içe yaşadıkları yerler. çoğu genç kadın ve erkek ailesinden uzakta şehirlerde ev kiralayarak yaşıyor. bir çok taşra kentinde sıkça rastlanan “öğrenciye, sanatçıya kiralık daire” ibaresiyle verilen ilanlarda bu dairelerde serbest ilişki yaşanmasına ev sahibinin ve komşuların karışmayacağı mesajı verilmekte. karışan görüşen olmadığından, gençlerin büyük bölümü evlenmeden karşı cinsle yakınlaşmaktan kendini sakınsa da diğer bölümü, adına kız ya da erkek arkadaş denen sevgililer ediniyor. bu evlatlarımız çarşı pazarda el ele dolaşmaktan başlayıp gayri resmi karı-koca hayatı yaşamaya kadar değişen farklı yakınlıklarda olabiliyor. üniversite kampüsleri ve sosyal bölgeleri adeta bunun normal olduğu bir ortam ve çağ.

yasalarda erken evlilik suç olduğundan, ahlaken ve toplumsal teamüllerde üniversite bitirmeden evliliğe olumsuz bakıldığından cinsel isteklerin en üst düzey olduğu bir dönemde öğrenci ancak şuurlu, imanlı ve güçlü iradeye sahip olduğunda kendini bunlardan uzak tutabiliyor. gerçekten de iffetini koruyan, kötü şeyden uzak duran yüz binlerce iradeli kadın ve erkek üniversite öğrencisi vardır. bunların çoğunlukta olduğunu da düşünmek istiyoruz. ancak diğer yüz binlerce gencimiz için de üniversite ortamları, adına ‘sevgili’ veya ‘partner’ konan karşı cinsle ilişkilerin başlangıç noktasıdır. dindar bir müslüman olan ebubekir sofuoğlu hoca buna dikkat çekmiş ve toplumun buna kapsamlı bir çözüm aramasını istemiş.

fuhuş arapça kötü eylemler anlamında geniş kapsamlı bir sözcük. kültürümüzdeyse daha çok gayrimeşru cinsel ilişkiler için kullanılmakta. fuhuş zînâdır. profesyonel olma durumunda cezai kapsama bazı durumlarda girebilmesine rağmen yasalarda suç olmaktan çıkarıldı. en az dört insanın gözü önünde yapılmadıkça kur'an-ı kerim’de beşeri hukuki cezası yoktur ancak haramdır, allah katında büyük suçtur. tövbe etmeyip bunu sürekli yapan insan başkalaşır, dönüşür, kalbi katılaşır. ahirette de hesap verir. toplumsal sorunlar, böylece bırakılabilir, bazı kesimlerin istediği gibi güzel olarak nitelenebilir ya da bu durumun ortadan kalkması için sağlıklı bir çözüm aranması yönünde bu konuda yüksek sesle tartışılabilir. ama halının altına süpürmek, yokmuş gibi davranmak, üniversitelerin milyonlarca gencin evlilik dışı cinsel yaşama başlama ortamı olduğunu, bunun da türkiye toplumunun materyalistleşmesine, aile değerlerinin bozulmasına yol açtığını, milli bütünlüğümüze tehdit arz ettiğini görmezden gelip, kimseye fahişe dememiş, kimseyi suçlamamış, sadece gözlemini paylaşmış bir sofuoğlu’na ağır hakaretler savurmak doğru tepki olmasa gerek.

bir hatalı nokta da islami hassasiyette olduğunu iddia eden kardeşlerimizin bu tür saldırılarda soğukkanlılıklarını yitirmesi, doğru bir konuya dikkat çekmeye çalışan kardeşlerinin kötü niyetli çevrelerce kurban edilmesine sessiz kalması, hatta linç alaylarına iştirak ederek kendilerini konumlandırmasıdır. namusluların da namussuzlar kadar cesur olduğu, özgür fikir belirtilmesinin islam karşıtlarının tekelinden çıktığı bir toplumun özlemi içindeyiz.

--! spoiler !--

'sayın sofuoğlu, size ne kimin kiminle seks yaptığından, siz bunu saymakla mı görevlendirildiniz?
üniversite öğrencileri yetişkin insanlar. devletin görevi, hocanın görevi öğrencilerin seks hayatını takip etmek mi?
sizin başka işiniz gücünüz yok mu?
....
bundan öğrenecek bir şey yok, beyefendi bir önceki yüzyıla ait, gitsin bir önceki yüzyılda yaşasın. '
sevgili nevşin mengü' nün olay tv' de konuyla ilgili dile getirdiği sözleri...
her yerde paylaşıldı ama burada da dursun, unutan olursa okusun.

kızlarımız namusludur ama o kendisini p""" k olarak görüyorsa bir itirazım yok. haklıdır.

şahsen tanıyorum bu şahsı. geçen seferki cep telefonu muhabbetinde çarpıttılar söylediğimi falan deyip topu taca attı. bu sefer üstüne gideceğim biraz. bakalım ne diyecek.

keşke öğrenciye hakaretten soruşturma açılsa, eminim o yeri hak edecek aydın insanlarımız var

ya bunlar öğretim üyesi olabilmek için üniv. okumadılar mı? artık üniv.'de ne yaşadılarsa yıllardır travması geçmemiş.

öncelikle bu adamın söyledikleri belki de bir şeylerin değişmesinde ve iyileşmesinde, bilime verilen önem(!)in bir değerlendirmeye tabi tutulmasına sebebiyet verecektir. belki söyledikleri yanlıştır ama yarattığı tartışma ortamı bilime katkı verilmesi yönünde etkiler ortaya çıkarırsa bu bile yeter. sözlerinin haklı-haksızlığı tartışmasına girmeden şunu belirtmek istiyorum. bu adam bu sözleri neden söyledi? yüksek öğrenim için okula gelen öğrencilerin bir tanesinin bile apart, günlük kiralık ev şeklindeki yerlerde geleceklerinin karartılmadığını kim iddia edebilir? uyuşturucu batağına ve diğer bataklara çekilmediğini kim söyleyebilir? maddi durumu oldukça zayıf olan öğrencilerden yarar temin etmeye çalışan insanlar görmezden mi gelinmeli? ayrıca bizim memleketimizde mantar gibi çoğalan üniversitelerin kaçında kampüs kültürü var? kaçında bilim üretiliyor? bunları yanıtlamadan kimseyi çarmıha girmeyin!

yıl geçtikçe geriye gidiyoruz.

ebubekir den sonra okumadım. zaten anlıyorsunuz.

marmara üniversitesinde anfide ders esnasında sevgili olduğunu bildiğimiz iki sınıf arkadaşımızın yanına hocamızın giderek, ki en arkada oturuyorlardı kalabalık olmadığımız hâlde, "birbirinizi sevmeniz güzel şey ama ne bu şekilde ne burada kabul edemem kendinize gelin" şeklinde uyarısını bilirim. genellemek doğru mu bilemem. bu sözü diyeni de tanımam. ama o günü ve benzer manzaraları kampüs içinde özellikle tenha yerlerde sık sık gördüğüm aklıma gelince tespiti çok da yanlış değil diyebildiğim sözdür. aksini iddia eden ya pek şahit olmamıştır ya da eylemin faillerinden olduğu için savunma mekanizması devreye giriyordur.

ülkedeki üniversite sayısını baz alınca türkiye 'ye kocaman bir kerhane demiştir. hakkında işlem yapılmalı.

üniversitelerdeki eğitim düzeyi, akademisyenlerin yeterliliği, öğrencilerin başarı ortalaması, üniversitedeki imkanlar vs konuşulacağına öğrencilerin aşk hayatı gündemde. teşekkürler yaniltmadiniz. keşke öğrencilerde sizin kadar cinsellik düşünebilse. ama rahat uyuyun onların kredi borçları, vizeler, finaller, işsizlik gibi problemleri var.
bir sinir geliyo bana sağdan. tutmayın.

ben de üniversitedeki bazı profesörleri profesöre benzetemiyorum ama bu demek değil ki hepsi aynı. herkes kendi penceresinden bakar hayata; zihni pis olan pislik görür, güzel olan güzellik. bazı öğrencilerin kendi istekleriyle, kendi iradeleriyle cinsellik yaşamaları kimseyi ilgilendiren bir konu değil. bu ne herkesi aynı kefeye koyma hakkı verir ne de söz konusu öğrencilere parayla birliktelik yaşıyorlarmış gibi fuhuş yapıyorlar deme hakkı verir. boş ve niteliksiz bir açıklamadır.

kendisi de p.. oluyor o halde.

üniversiteler fuhuş evimi mi bilmiyorum ama hocaları, dekanları, araştırma görevliler, rektörlerinin çoğunun ilkokul terk olduğuna kalıbımı basarım. lise öğretmenleri bile bunlardan daha iyi ders anlatıyor. çoğu da zaten torpille göreve gelmiş ya da getirilmiş tipler oluyor. bunlar üniversite yerine genelevde ders anlatıyor galiba ondan böyle benzetme yapmış olabilir.