veteriner hekim

hayvan hastalıklarının tanı ve tedavisi hayvanların ıslah ve üretimi üretiminden tüketimine kadar olan tüm aşamalarında hayvansal ürünlerin halk sağlığı açısından muayene ve denetim işlerinden sorumlu hekim, veteriner, baytar dır.

tıp hekimi olamadığı içindir ki sürekli kendisini tıpçılarla mukayese eden hekim, baytar.

halk dilinde baytar. metropollerde genelde pet hayvanları ile ilgilenenleri çok olur. taşraya doğru indiğinizde sığır koyun falan bakar çiftliklerle anlaşırlar genelde.

açıköğretim fakültesinde yetiştirilmemesi gereken hayvan doktoru. aöfte bu bölümün olmasına çok şaşırmıştım, kaldı ki psikoloji bile rahatça aöften okunabilecek bir bölümken gelen tepkiler sonucu kapatıldı, fakat bu bölüm hâla mevcut. saçma buluyorum

sanıldığı gibi tıp kazanamadığı için seçilmez (zaten puan farkı oldukça fazla, ayrıca tıp hekimi değil beşeri hekimdir doğrusu) ve açıktan öğretimi yoktur (önlisans, veteriner teknikeri bölümüyle karıştırılmamalı). hayvan sağlığından sorumlu meslek grubu.

a.k.a. baytar. gecesi gündüzü olmayan çiftçilerin can dostudur.

o kadar eziklerdir ki, veteriner diyince kabul etmezler zorla sonuna hekim ekletip veteriner hekim derler. hele bir de devlette çalışanları var, yata yata ayda 8 bin tl maaş alırlar. bir şey sorunca da üniversite sınavında derece yaptık derler, bizim zamanımızda afedersiniz ama hiç bir şey kazanamayanlar veterinerlik tercih ederlerdi.
edit : sözüm herkese değil. 1988 ankara üniversitesi mezunu tanıdığım bir veteriner var, çok dolu çok bilgili. tıp fakültesi kazanacak puanla veteriner olmuş.kendini belli ediyor, belli bir kalitesi var. kendini aldığı maaşla değil överek değil, bilgisiyle ön plana çıkarıyor.

yabancı kişilerin ülkemizde faaliyette bulunamayacağı meslek gruplarından biridir. bunun dışında sağlık alanında diş hekimi ve eczacı olmaları da yasaktır.
istisnası mavi kart sahibi yabancılardır.

veteriner =hayvan demektir. bir diş hekimine diş demek kadar anlamsızdır. konuyu araştırmadan kin kusmamak gerek bence. cahillik de bedava, okumakta. bir mesleği genel alarak, tüm bireylerini aşağılamak doğru bir davranış değil.

bu sene mezun olarak edineceğim profesyonel unvandır.
doctor of veterinary medicine (bkz: dvm)

ing. doctor of veterinary medicine olup türkçeye veteriner tıp doktoru olarak çevirilebilmektedir.
6343 sayılı kanuna göre veteriner hekim olarak tanımlanır.
türkiye cumhuriyeti topraklarında 5 yıllık fakülte eğitimlerini tamamlayarak yüksek lisans statüsüyle mezun olarak bu unvanı hak edilebilir.

beşeri tıptaki karşılığı md'dir (medical doctor)

insanları enfekte eden patojenlerin sayısı 1415'dır. tüm insan patojenlerinin %61’i yani 868 adedi zoonotik olup bunların %33’ü insana bulaştıktan sonra tekrar insandan insana geçebiliyor. (https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/pmc1088493/)
bu durumda "tek tıp" konsepti çatısı altında beşeri ve veteriner hekimler toplanarak halk sağlığı için tek yürek çalışmaktadırlar.

“insan hekimliği ve veteriner hekimliği arasında bir ayrım yoktur, olmamalıdır da; zaten obje farklıdır fakat elde edilen deneyim tüm tıbbın temelini oluşturacaktır. bir alanda elde edilen deneyim diğer alanın gelişmesini destekleyecektir.”
rudolf virchow

barbara natterson-horowitz'in kitabının da ismini taşıyan, zoobiquity konferansları dünyanın dört bir tarafında düzenlenmekte ve tek tıp konsepti altında tüm tıp mensuplarını bilgi birikim transferi için hayati önem taşımaktadır.

www.amazon.com/Zoobiquity-A...

www.zoobiquity.com

(bkz: zoonoz)(bkz: veteriner hekim)(bkz: zoobiquity)

hayvan sağlığından sorumlu olduğu kadar halk sağlığından da sorumlu olan hekimlerdir. zoonoz hastalıkların yayılmasına karşı ilk kalkan görevini görürler.

diğer adıyla baytar hayvanların aşılarını, bakımlarını, kontrollerini yapan kişidir.

veterinerlik bölümünü okurken hep minik kedilerle, kuşlarla, tavşanlarla ilgileneceğimi düşünürdüm. aslında bunlar birer hayvandı ve ben de hayvan doktoruydum. yani aslında bu hayvanlarla ilgileneceğimi düşünmem çok mantıklıydı. okulumdan mezun olup yozgat akdağmadeni ilçesine atandım. uzun yıllar izmir'de yaşamış bir kız için çok zordu.

yozgat'ta maalesef evde kedi besleyen insan yoktu. bu sebeple kedilerinin bakımını veya aşısını yaptırmak için gelen hiç olmadı. sadece birkaç kuşbaz amca güvercinlerini getiriyordu. bilirsiniz bazı insanlar taklacı güvercin hastasıdır. bu güvercinlerin ufak bakımlarını yapıp paramı alıyordum.

yine bir gün işten çıkmış evimde dinleniyordum. saat yanılmıyorsam gece 11 civarıydı. güzelce duşumu alıp tertemiz pijamalarımla masumlar apartmanı'nı izliyordum. ertesi gün de tatil olduğu için gece yarısına kadar oturacaktım. pijamalarımla dizimi izlerken birden kapı çaldı. gece yarısı korkmuştum. bu saatte gelen kim olabilir? diye düşünüp kapıyı açmadım. daha sonra tekrar zil çalınca kapıyı açtım. 50 yaşlarında bir amca çıktı. ''sarıkız bir türlü doğuramadı kızım sen veterinersin gel bi bak.'' diyordu. yapacak bir şey yoktu. sarıkız bu gece doğurmalıydı. pijamalarımı değiştirip amcayla beraber yola çıktık. yaklaşık 50 kilometre gittikten sonra ıssız bir köye vardık. doğruca ahıra gidip sarıkızın o çaresiz halini gördüm. daha sonra ineğe rahatlatıcı bir iğne vurdum. hayvan öyle rahatladı ki bir süre sonra hiçbir şey yapmadan doğurdu. güzel ve sağlıklı bir buzağı doğmuştu. buzağı dişi olunca köylü amca ismimi sordu. kübra dedikten sonra ''bundan sonra bu buzağının adı kupraa'' dedi. mutlu olmuştum. saat gece 2'ye geliyordu. köylü amcamın eşi bana köy peyniri, yoğurt, süt, köy ekmeği ikram etti. hediyeleri de yanıma alıp evime döndüm. veteriner olduğum için artık çok mutluyum. anadolu insanın ne kadar sıcak ve cömert olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum.

halk arasında ''baytar'' da denilen bir meslektir. mehmet akif ersoy'unda mesleğidir. aslında, hayvanlarda canlı olduğu için, hekimlik unvanını hak eden bir uğraştır. türkiye'de değeri pek bilinmese de avrupa ve batıda gözde meslekler arasındadır.

olmayı düşündüğüm meslek. hakkında bilgi vermek isteyenler varsa çok mutlu olurum.

okumuş kadar olduğum meslek

medeni ülkelerde doktorları donunda sallayan parasıyla doktorun ağzına vurup sus ulan godoş diyen ama bizim gibi 3. dünya ülkesinde kıymeti bilinmeyen insanlardır.

doktor tribi yetmiyomuş gibi bi de bunların biz de doktoruz tafraları çıktı baytarsın işte yani utanıyosan niye baytar oldun..

hayalimdeki meslekti. ama şuan itibariyle düşünüyorum iyi ki olmamış sanırım hergün eve gelip neden hastalar diye ağlardım yada birisi öldüğünde kurtaramadim diye ağlardım. adım gibi biliyorum. (bkz: some pisces problems)

bu bölümü bitirenler ya büyükbaş hayvanlara yönelir ya da kedi köpeklere. şahsen büyükbaş hayvanları tercih ederim sektörde açık var.