wallerstein'ın dünya sistemi teorisi
başlık "christopher robin" tarafından 14.11.2020 21:02 tarihinde açılmıştır.
1.
modern dünya sisteminin ayırıcı özelliği, sistemi kapitalist dünya ekonomisi olarak değerlendirmesidir. bu bağlamda bu teori önce avrupa'da şekillenmiş, günümüzde ise evrensel bir boyut kazanmıştır.
politik bir üst yapısal sistemdir ve egemen devletlerden oluşur. sermaye birikimine ve iş bölümüne dayalıdır. bu noktada üç hegemonik güçten söz etmek mümkün: 18. yy'da hollanda, 19. yy'da ingiltere, 20. yy'dan itibaren abd.
abd'nin bu sistem açısından en önemli özelliği ise tekel hegemonya olmasıdır.
politik bir üst yapısal sistemdir ve egemen devletlerden oluşur. sermaye birikimine ve iş bölümüne dayalıdır. bu noktada üç hegemonik güçten söz etmek mümkün: 18. yy'da hollanda, 19. yy'da ingiltere, 20. yy'dan itibaren abd.
abd'nin bu sistem açısından en önemli özelliği ise tekel hegemonya olmasıdır.
devamını gör...
2.
immanuel wallerstein'ın dünya sistemi analizine göre yorumladığı unsurlar siyaset bilimi değil ekonomidir. siyasal yorumlar ekonomik ihtiyaçlara hizmet eder.
iş bölümü evrensel bir nitelik taşır.
dünya sistemi analizi merkez, yarı çevre ve çevre ülkelerden oluşur. bu çerçeveler bölgeleri işaret eder.
bu sistemin arka planını wallerstein şöyle tarif etmiştir: "dünya sistemleri analizinin bir teoriden ziyade ihmal edilmiş aldatıcı epistemolojilere karşı bir protesto olduğunu bir süredir ifade ediyorum. bu analiz, entelektüel değişim için ve aslında 19.yy sosyal bilimlerinin temel dayanaklarını değiştirmek için bir çağrıdır."
iş bölümü evrensel bir nitelik taşır.
dünya sistemi analizi merkez, yarı çevre ve çevre ülkelerden oluşur. bu çerçeveler bölgeleri işaret eder.
bu sistemin arka planını wallerstein şöyle tarif etmiştir: "dünya sistemleri analizinin bir teoriden ziyade ihmal edilmiş aldatıcı epistemolojilere karşı bir protesto olduğunu bir süredir ifade ediyorum. bu analiz, entelektüel değişim için ve aslında 19.yy sosyal bilimlerinin temel dayanaklarını değiştirmek için bir çağrıdır."
devamını gör...
3.
teori değildir esasında, bir analiz yöntemidir. tarih, sosyoloji, ekonomi gibi alanlarda dünyayı daha iyi analiz etmenizi sağlar. bu sistem der ki ulus devletler, monarşiler falan fıstıktır, çerezdir, hikayedir. tarihi bu yapılarla değil sistemlerle okumalısınız. ulus devletler dünya pazarına eklemlenebildikleri ölçüde anlam kazanır. zaten ulus devletin çıkışı da sistemin onu üretmesi sayesindedir.
dünya tarihini de kabaca üç sisteme ayırır wallerstein, son dönem kapitalist sistemdir. bu sistemde sanayileşmiş devletler merkez, bu ülkelere hammadde sağlayanlar ise çevre ülkelerdir. aralarında gönüllü ya da gönülsüz bir ilişki vardır, zaten olmasa sistem çökerdi der. bakınca gerçekten de doğrudur: sanayileşmiş batılı ülkeler sanayilerini çalıştırabilmek için ortadoğu'nun enerjisine, asya'nın hammaddesine ihtiyaç duyar. öte yandan çevre ülkeler de teknolojik komponent sağlayabilmek için merkez ülkelerle ilişkiye girmek zorundadır. yani bir iş bölümü vardır.
fakat bu ilişki herkesin hoşuna gitmiyordu ve 1974 petrol ambargosuyla araplar sisteme başkaldırdı. dediler ki "yeter kardeşim, merkezsin diye başımıza müdür mü kesildin? petrol metrol yok, ne halin varsa gör." bu olay gerçekten de kapitalist sistemi krize soktu fakat batı, eşitlikçi olmayı reddetti. "ben merkezim, merkezin dediği olur, herkes haddini bilecek!" dedi. sonrasında alternatif enerji kaynakları arayışı başladı batıda. çok kısa bir süre içinde fosil yakıtların artık hayatımızdan çıkacağını öngörüyoruz. bu durumda enerjiden başka sisteme verebileceği hiçbir şey olmayan arap ülkelerini star wars'taki fakir tatooine'in kaderi bekliyor olabilir. tatooine de böyle sisteme tam eklemlenememiş bir gezegendi hatırlarsanız.
bir de rogue ülkeler var tabii: sscb, çin gibi. çin sonradan sisteme eklemlendi, sscb müthiş verimsiz ekonomisi yüzünden yıkıldı. şu an iki tane rogue ülke var dünyada, iran ve kuzey kore. onların da yıkılması yakındır.
dünya tarihini de kabaca üç sisteme ayırır wallerstein, son dönem kapitalist sistemdir. bu sistemde sanayileşmiş devletler merkez, bu ülkelere hammadde sağlayanlar ise çevre ülkelerdir. aralarında gönüllü ya da gönülsüz bir ilişki vardır, zaten olmasa sistem çökerdi der. bakınca gerçekten de doğrudur: sanayileşmiş batılı ülkeler sanayilerini çalıştırabilmek için ortadoğu'nun enerjisine, asya'nın hammaddesine ihtiyaç duyar. öte yandan çevre ülkeler de teknolojik komponent sağlayabilmek için merkez ülkelerle ilişkiye girmek zorundadır. yani bir iş bölümü vardır.
fakat bu ilişki herkesin hoşuna gitmiyordu ve 1974 petrol ambargosuyla araplar sisteme başkaldırdı. dediler ki "yeter kardeşim, merkezsin diye başımıza müdür mü kesildin? petrol metrol yok, ne halin varsa gör." bu olay gerçekten de kapitalist sistemi krize soktu fakat batı, eşitlikçi olmayı reddetti. "ben merkezim, merkezin dediği olur, herkes haddini bilecek!" dedi. sonrasında alternatif enerji kaynakları arayışı başladı batıda. çok kısa bir süre içinde fosil yakıtların artık hayatımızdan çıkacağını öngörüyoruz. bu durumda enerjiden başka sisteme verebileceği hiçbir şey olmayan arap ülkelerini star wars'taki fakir tatooine'in kaderi bekliyor olabilir. tatooine de böyle sisteme tam eklemlenememiş bir gezegendi hatırlarsanız.
bir de rogue ülkeler var tabii: sscb, çin gibi. çin sonradan sisteme eklemlendi, sscb müthiş verimsiz ekonomisi yüzünden yıkıldı. şu an iki tane rogue ülke var dünyada, iran ve kuzey kore. onların da yıkılması yakındır.
devamını gör...
4.
1930/2019 yılları arasında yaşamış amerikalı sosyolog
ımmanuel wallerstein tarafından ortaya atılmış teoridir.
bu teoriye modern dünya sistemi adlı eserinde değindiği bilinir.
küresel ekonomiyi merkez ve çevre kavramları ile bağımlılık ilişkileri çerçevesinde açıklamaya çalışmıştır.
ekonomik, politik ve kültürel alanları kapsayan modern dünya sistemini tasvir etmeye çalışır.
buradan
ımmanuel wallerstein tarafından ortaya atılmış teoridir.
bu teoriye modern dünya sistemi adlı eserinde değindiği bilinir.
küresel ekonomiyi merkez ve çevre kavramları ile bağımlılık ilişkileri çerçevesinde açıklamaya çalışmıştır.
ekonomik, politik ve kültürel alanları kapsayan modern dünya sistemini tasvir etmeye çalışır.
buradan
devamını gör...