yaşlıların birbirine ilaç tavsiye edip ilaç vermesi

çok sıkıntılı bir durum aslında bu, halbuki bazen dozajları farklı oluyor, o kişiye dokunma olasılığı olabilir vs. maalesef bir kaç defa şahit oldum bu olaya, anlatsanda anlamıyorlar tabii.

ne guzel comertlik alameti. evet.

bir ara evlerde tylol ikram ediyorlarmış limonlu diye,

sonra derin uykuya.

tatlışlar bence bu teyze milleti.

huzur evine girene kadar hiç evlenmeyip, kan sulandırıcı aspirin ile evlilik teklif etmek

ülkenin durumuna bakılınca bence bu artık yaşlılara özel bir durum değil gibi.

misal hayali bir balkon muhabbeti yapsın bu teyzeler:

- şaziye geçen doktorun yazdığı ilaç nasıldı?
+ sadiye manyak bir şey bu. bir kafa yapıyor, bir kafa yapıyor anlatamam.
- anlat hele anlat.
+ sabahtan iki fırt attım. öğlene bostancı da işportacılık yapıyordum.
- ay kapıda birileri var şaziye. zabıta mı o?

yaşlıların yaşadığı o günah gecesi... garibim onlar da birbirine "bu mal çok iyi dostum" moduyla ilaç öneriyor, ikram ediyorlar. aslında bu da bir tür bağımlılık da yaşlı saygısından dolayı çok da öyle dile getirilmez.

son yuzyilda yaratilan matrix tikir tikir isliyor.

bunun genclerdeki karsiligi da kahve cesitlerini tavsiye etmek olsa gerek. herkesin ilaci ayri elbette.

onlar halâ var mı yav.. ( o zaman bence dokanmayın yaşasınlar. halâ hayattaysalar seçimleri ve kararları hiçte yanlış değil demekki.)
dikkat.! bu bir yatırım tavsiyesi değildir. hekim dostlar telaş etmesin.

o yaşlılardan halâ kaldı mı?
bence bu fikir doktora ve hastaneye ulaşmanın deveye hendek atlatmaktan zor olduğu 2000'li yıllar öncesine ait. şimdi sağlık ocakları şuracıkta.
misal, mahallemizin sağlık ocağı evimin bitişiği. her sabah kapısında sıraya girmiş yaşlılar görüyorum. ilaç yazdırmaya ve tansiyon ölçtürmeye gelmişler. ölçtürüp dedikodu yapa yapa geri dönüyorlar. bazılarının özel eczacıları var. raporlu ilaçlarını listleyip doktora ulaştırıyorlar.
o tavsiye günleri geride kaldı bence. biraz çevrenizi gözleyin, ezberletilen şeyleri söylemeyin