yaşlıların sanıldığı kadar masum olmaması
başlık "abdulseyidbincabbar" tarafından 08.12.2020 01:34 tarihinde açılmıştır.
1.
yaşlı meclisinde bolca bulunmuş biri olarak; dışarda bankta oturan, milleti masum bakışlarla süzen, bayramda acaba bir yakını şeker getiriyor mudur diye düşündüğümüz erkek yaşlıların, aslında o bakışları : 'acaba old man seviyor mudur?, ' 'ulan gençliğimiz kaçtı ömrümüzde kaçmadan son bi gol atar mıyız?', 'şekerim çıktı desem o nadide elleriyle bana dokunur mu?' ' koynuma girse cennetlik olur' gibi düşünceleri ifa etmektedir.
siz siz olun yaşlı erkek görürseniz yanından geçerken eğilin sıkıntı olmasın.
siz siz olun yaşlı erkek görürseniz yanından geçerken eğilin sıkıntı olmasın.
devamını gör...
2.
70 yaşında camiden çıkmış dedelerin baştan ayağa sapık gözlerle süzüp "maşallah yavrum" dedikten sonra babacan babacan gülmelerini, kucaklarına oturttukları küçücük çocukların orasını burasını sıkıştırmalarını, toplu taşımada yanıma oturup eliyle koluyla bacağıyla temas etmeye çalışmalarını gördükten sonra %100 katıldığım başlıktır.
devamını gör...
3.
halihazırda yaşlı olarak nitelendirilen insanların, "masum" sayılabilmesi için geçerli hiçbir sebep olmadığından, doğal olarak doğru bir önerme.
insanların karakteristik özelliklerinin temeli yetişme ortamında ve özellikle hayatın ilk yıllarında atılmakta olup sonradan değiştirilmesi bazı istisnai durumlar haricinde pek mümkün değildir.
doğal olarak, gençlik ve yetişkinliğinde karakteri bozuk olan bir insan yaşlılığında da aynı karakteristik bozuklukları gayet beklenen bir şekilde sergileyecektir.
insanların karakteristik özelliklerinin temeli yetişme ortamında ve özellikle hayatın ilk yıllarında atılmakta olup sonradan değiştirilmesi bazı istisnai durumlar haricinde pek mümkün değildir.
doğal olarak, gençlik ve yetişkinliğinde karakteri bozuk olan bir insan yaşlılığında da aynı karakteristik bozuklukları gayet beklenen bir şekilde sergileyecektir.
devamını gör...
4.
bunu tam şu an anlayabildiğimizi düşünüyorum. ben genç biri olarak evdeyim fakat onlar dışarıda çok klişe olacak ama cidden sıkıldım bundan. evden çıkıp yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek, arkadaşlarla buluşmak gibi bütün aktivitelerim bu virüs yüzünden bitti. bu yaşadığımız durum yaşlı kesimin umrunda değil hepsi dışarıda. bazen acımasız olup ölmelerini isteyecek kadar sinirleniyorum.*
devamını gör...
5.
doğu toplumlarının kaderidir çünkü bu topraklarda niteliğe değil niceliğe önem verilir. bi insanın saygıyı hak etmesi için ihtiyar olması yeterlidir bu tırt toplumların basit hayatta kalma mekanizmalarındandır. batı toplumu böyle değildir zaten bu yüzden gelişmiştir. el kadar çocuğun bile özel alanına benliğine saygı vardır.
devamını gör...
6.
"yedisinde ne ise yetmişinde de o'dur" sözünü akıllara getirir.
devamını gör...
7.
eşimin bir hafta önce vefat eden dedesinin karşıt örnek olarak sunulacağı yargı.
babaanne ile dedenin eşine az rastlanır türden bir aşk hikayesi var. askerdeyken okuma yazma bilmeyen hanımına mektup gönderiyor. mektupta dede korkut hikayeleri, masallar, maniler, menkıbeler yazılı. aşkını ise mektubun sonuna ufacık bir şifreli mesajla koymuş. 3 tane çizgi. "seni seviyorum. seni özlüyorum. seni bekliyorum." bu aşk temizdir arkadaşlar. bu insanlar temizdir. inanmamak sizin seçiminiz.
rahmetli'nin cemiyetçiliği de bir başka. kendisi tam bir fakir babası. kira almadığı öğrencilerden, işsiz kalınca cebine parasını koyduğu tanımadığı insanlara kadar pek çok hayrını dinledim. çocuklarını okutmuş, iş güç sahibi yapmış. bu adam işçi arkadaşlar. öyle zengin de değil. 20 tane evinin birinden almadığı kira karşılığında ünvan ve takdir satın alan tüccar zihniyetli sevap tefecileriyle karıştırmayın.
ölmesine 3 gün kala artık yarı komadayken, eşi gelip elini tuttuğunda hasta yatağında yana kayıp yanına uzansın diye yer açmaya çalışmış garibanım benim. ten ölüyor da aşk ölmüyor, o an farkında değil ki artık can tenden gitmede... bir insan bundan daha güzel bir refleks kazanabilir mi? oğulları, kızları elini tuttuğunda değil, hanımı elini tuttuğunda hastane yatağında yer açmaya çalışmış. muhtemelen de vücudunu kımıldatabildiği son şey buydu.
ben kendisini tanıdığımda sağlığı zaten kötüydü. bana anlatılanlardan tanıdım dedeyi. çok az şeye de ben şahit oldum.
babaanne dede uzansın diye onunla aynı kanepede oturmazdı. ama birbirlerini öyle sevmişler ki, dede sık sık eliyle yanındaki boş yerin üstüne dokunup babaanneye "gel yanıma, uzakta durma" diye işaret ederdi. buna ben de şahit oldum. ne çok sevmişler birbirlerini... oysa el ele tutuşmazlar, çoluk çocuğun yanında samimiyete girmezlerdi. ama yine de öyle güzel hitap ederlerdi ki birbirlerine, insan anlardı o sevgiyi.
sonra babaanneyi mezar taşına sarılıp ağıt yakarken de gördük. ölüm haktır ama iyi ölüm yoktur dostlar. hepten üzülmesin diye eşime belli etmedim ama içim dağlandı. neyse ki çok ketumumdur. çaktırmam hislerimi.
neyse...
sapık olan sapıktır. yaşa başa bakmaz. gençliğinde potansiyel tecavüzcü olan insanların bir de rehabilitasyondan geçmedikleri ya da toplum baskısından çekinmedikleri bir yerde, müdahale edilmeden geçirdikleri 30 - 40 yılda değişmesini bekleyemezsiniz.
kanun ne işe yarar? kanuna uymayacak olan kanundan korkmuyor, uyacak olan da zaten kötülüğü kendine konduramadığı için kanuna ihtiyaç duymuyorsa, biz burada neyi konuşuyoruz?
ya insan ilkesiz ve haliyle asalaktır yahut insan dünya yanmasın diye kendi canını acıtır. arası yok bunun.
babaanne ile dedenin eşine az rastlanır türden bir aşk hikayesi var. askerdeyken okuma yazma bilmeyen hanımına mektup gönderiyor. mektupta dede korkut hikayeleri, masallar, maniler, menkıbeler yazılı. aşkını ise mektubun sonuna ufacık bir şifreli mesajla koymuş. 3 tane çizgi. "seni seviyorum. seni özlüyorum. seni bekliyorum." bu aşk temizdir arkadaşlar. bu insanlar temizdir. inanmamak sizin seçiminiz.
rahmetli'nin cemiyetçiliği de bir başka. kendisi tam bir fakir babası. kira almadığı öğrencilerden, işsiz kalınca cebine parasını koyduğu tanımadığı insanlara kadar pek çok hayrını dinledim. çocuklarını okutmuş, iş güç sahibi yapmış. bu adam işçi arkadaşlar. öyle zengin de değil. 20 tane evinin birinden almadığı kira karşılığında ünvan ve takdir satın alan tüccar zihniyetli sevap tefecileriyle karıştırmayın.
ölmesine 3 gün kala artık yarı komadayken, eşi gelip elini tuttuğunda hasta yatağında yana kayıp yanına uzansın diye yer açmaya çalışmış garibanım benim. ten ölüyor da aşk ölmüyor, o an farkında değil ki artık can tenden gitmede... bir insan bundan daha güzel bir refleks kazanabilir mi? oğulları, kızları elini tuttuğunda değil, hanımı elini tuttuğunda hastane yatağında yer açmaya çalışmış. muhtemelen de vücudunu kımıldatabildiği son şey buydu.
ben kendisini tanıdığımda sağlığı zaten kötüydü. bana anlatılanlardan tanıdım dedeyi. çok az şeye de ben şahit oldum.
babaanne dede uzansın diye onunla aynı kanepede oturmazdı. ama birbirlerini öyle sevmişler ki, dede sık sık eliyle yanındaki boş yerin üstüne dokunup babaanneye "gel yanıma, uzakta durma" diye işaret ederdi. buna ben de şahit oldum. ne çok sevmişler birbirlerini... oysa el ele tutuşmazlar, çoluk çocuğun yanında samimiyete girmezlerdi. ama yine de öyle güzel hitap ederlerdi ki birbirlerine, insan anlardı o sevgiyi.
sonra babaanneyi mezar taşına sarılıp ağıt yakarken de gördük. ölüm haktır ama iyi ölüm yoktur dostlar. hepten üzülmesin diye eşime belli etmedim ama içim dağlandı. neyse ki çok ketumumdur. çaktırmam hislerimi.
neyse...
sapık olan sapıktır. yaşa başa bakmaz. gençliğinde potansiyel tecavüzcü olan insanların bir de rehabilitasyondan geçmedikleri ya da toplum baskısından çekinmedikleri bir yerde, müdahale edilmeden geçirdikleri 30 - 40 yılda değişmesini bekleyemezsiniz.
kanun ne işe yarar? kanuna uymayacak olan kanundan korkmuyor, uyacak olan da zaten kötülüğü kendine konduramadığı için kanuna ihtiyaç duymuyorsa, biz burada neyi konuşuyoruz?
ya insan ilkesiz ve haliyle asalaktır yahut insan dünya yanmasın diye kendi canını acıtır. arası yok bunun.
devamını gör...
8.
umberto eco'nun umberto umberto adlı karakterini okuduğumda yaşlılığın da yetişkinlikten pek bir farkının olmadığını düşünmüştüm. elbet manevi olarak farklılık olur ama abartmaya gerek yok.
devamını gör...
9.
zaten niye masum olsunlar ki bebek mi bunlar. kafalarının komple çalışmayı durdurmuş olması lazım masum olmaları için benim gözümde. tamam üzülüyoruz duygusallaşiyoruz onları görünce çünkü güç hareket ediyorlar, sürekli hastalar , genellikle eşlerini-arkadaşlarını kaybetmiş oluyorlar, belki kisa ömürleri kaldı diye vb. ama masumluk ayrı, acıma duygusu ayrı.
devamını gör...
10.
11.
12.
yaşlılardan nefret eden biri olarak katıldığım önerme.
bunlar her şeyin inanılmaz kolay olduğu bir zaman diliminde yaşamış, ona rağmen büyük çoğunluğu hiçbir şey yapamamıştır. sonrasını biliyorsunuz zaten, iki tane kuşağın hayatını mahvettiler.
arada iyileri de vardır tabi ama ekseriyetle hiçbirine saygım yok.
bunlar her şeyin inanılmaz kolay olduğu bir zaman diliminde yaşamış, ona rağmen büyük çoğunluğu hiçbir şey yapamamıştır. sonrasını biliyorsunuz zaten, iki tane kuşağın hayatını mahvettiler.
arada iyileri de vardır tabi ama ekseriyetle hiçbirine saygım yok.
devamını gör...
13.
genelleme yapmak istemiyorum. tabi ki hepsi değil ama günümüzde çoğu ya niyetini farklı yönlere çevirmiş ya aile içi ortalığı karıştırıyor ya da kendi her şeye karışıyor. masum sayılabileceklerde arada kullanılıyor nasılsa yaşlı diye aklına girip kaç yaşında adama neler söylüyorlar.
devamını gör...
14.
heralde yani feleğin çemberinden geçmiş gelmiş, biz gidiyoruz onlar dönüyor. açın gözünüzü yaşlılar tehlikelidir dikkat edin.
devamını gör...
15.
evet bazilarinin masum gorunusleri altinda bagnaz 1 cehalet, 1 canilik duygusu var. ama yine de yuzleri bebek gibi diye kiyamiyosun. 1 amcam vardi 70 yasinda, ordan biliyorum.
devamını gör...
16.
o 70-75 yaşındaki adam 50 yıl önce 20-25 yaşlarında bir faşistti ve çatır çatır insan öldürüyordu.
örnek: haluk kırcı.
örnek: haluk kırcı.
devamını gör...
17.
değiller tabi ki.
tiktok her gece kafasından aşağı sular boşaltan yaşlı amcalarla dolu.
masum değilsiniz hiçbiriniz.
e gözleri yeni açıldı tabi. onlar da istiyor ünlü olayım. hatun kaldırayım.
tiktok her gece kafasından aşağı sular boşaltan yaşlı amcalarla dolu.
masum değilsiniz hiçbiriniz.
e gözleri yeni açıldı tabi. onlar da istiyor ünlü olayım. hatun kaldırayım.
devamını gör...
18.
(bkz: nymphomaniac)
devamını gör...
19.
yaprak dökümü- cevriye hanım'a bakarak anlayabileceğimiz hadisedir.
devamını gör...
20.
yadsınamaz acı bir gerçektir. iyi olanlarını hariç tutarım fakat yaşlıların çoğu sahtekardır. nereden biliyorsunuz ilgili yaşlının gençliğinde bir çakal olmadığını? hiçbir şey göründüğü gibi değildir. saygı, yaşla değil davranışladır.
devamını gör...