gençlerin canını oldukça sıkan bir durum, zaten ülkede yeteri kadar zorluklarla gençliğimizin baharında mücadele ederken, bir de bu tip insanların çıkıp, ''vay efendim bu yaşına kadar neden evlenmedin?'' ''vay sen neden dinsizsin neden alkol içiyorsun cima yapıyorsun ?'' gibi apptal saptal sorularına maruz bırakılmak, manevi açıdan gerçekten tüketiyor bizi.
size ne ulan size ne ? hem ateistim hem alkol kullanıyorum, ama sizin gibi tüm hayatımı başkaların hayatına müdahale etmeye adamıyorum. yeter be bıktık arkadaş, gerçekten koca içi boş boomerlar bu insanlar.
devamını gör...
eğer kendinden, yaşadığın hayatın doğruluğundan eminsen, dış mihraklarin bu yaklaşımlarını da önemsemez, doğru olduğuna inandığın hayatı yaşamaya devam edersin.
bunu yapamıyorsan, ' elalem ne der ' kafasının hakim olduğu klasik türk tipi bir insan modelisindir ki , bunun farkına vardığın an, gidişatı değiştirecek olan da yine sensin.
devamını gör...
yaşlı zihniyetin cahilce,karanlık komplekslerinin, yaşam karşısında yenilmiş bireysel istençlerinin kendisiyle aynı acıyı çekmesi için genç ve özgürlüğünün, kendini gerçekleştirmenin peşinde koşan taze bilinçleri kendi cehennemlerine çekme çabasıdır. eski nesillerin yaşlıları toksiktir ve onların her hareketi öyle olacaktır. büyüklerinize saygı duymayın, onları ve yaşam tarzlarını ezip geçin. böylece kendiniz olabilirsiniz ancak.
devamını gör...
ben yapamadım evlat sen böyle yap demenin nasihat halidir.
devamını gör...
siz şanslısınız bizim zamanımızda onlar yoktu o yüzden değerini bilin.
devamını gör...
bir insan zaten fikir almak istiyorsa gelir size danışır demek istiyorum hepsine. bu hayatta benim öğrendiğim en önemli şeylerden biri de budur. biri gelip bana fikrimi sormadıkça hayatıyla ilgili yorum yapmam. ben bu yaşta bu algıya ulaşmışken anlamıyorum 40-50 yaşında insanlar neden böyle davranıyor.
devamını gör...
(bkz: saçını kestir)
artık bıktım bunu duymaktan.
devamını gör...
evet arkadaşlar 20 yaşındaki bir insanın karakteri oturmamıştır.tam kendini bulma evreleridir.bu evrede yanlış kişiyle evlenip çocukta yapabilir,orusp*da olabilir,yeni bi okul da okuyabilir,iş hayatına da atılabilir.hiçbir şey yapmayıp evde de takilabilir.yani herkes tarafından kullanılmaya yanlış yollara sapma yaslaridir.bugün a dediğini yarın b diyebilir.kafan karışık ortalarda gezebilirsin.eger hayatın boyunca sevgi gormemişsen erkeklere de kapılıp yanlış yola da dusebilirsin. o tik toka çok gülüyoruz mesela kendini orda da bulabilirsin.yani genç yaşta yanlış yapmak olgun olup birseylerin farkında olarak yanlış yapmaktan bence daha iyidir. düzelme kendine gelme durumun daha olasıdır.neyse türkiye'de gençler çok fazla yanlış yola sapiyor.bunun sebebi ekonomik durum,aile baskısı,popüler olma sevdası,zengin koca bulma umudu,olamdigin gibi görünme hevesi,beden gösterme yarışı ,en güzel ben giyindim konsepti ve daha fazlası.
devamını gör...
(bkz: gerontokrasi)'dir.
devamını gör...
yaş ilerleyince kendimde de olacağını bildiğimden takılmadığım ve idare ettiğim durumdur. onlar bizim neler nelerimizi hoş görüyorlar.
devamını gör...
ggenellikle benden daha tecrübeli ve bakış açısı geniş olduğunu düşündüğüm kişileri dinlerim ama eğer illa kendi bildiğimi yapacaksam onu yaparım.ama bazen insanı delirttikleri doğru
devamını gör...
iyilik adı altında aslında bir çeşit kontrolcülük yarışıdır.
"ennn doğrusunu ben bilirim çocuğum, bak bana yaşıtlarım beni sinmiyor* pek ama senden yaşça büyük olduğum için sen beni bir şey sin tamam mı yavrum çünkü bu kırılgan egomu başka türlü nasıl besleyebilirim değil mi çocuğum.."
denilmez de "iyiliğini düşünüyoruz evladım." derler. yersen. *

benden yaşça büyük ama son derece cahil, mantıksal düşünemeyen, tamamen yetiştiği kültürün ve çevrenin düşünce yapısıyla hareket eden ve bu sürdürdüğü eylemleri bir kez olsun "neden yapıyorum bunları?" diye kendi içinde muhakeme etmeyi becerememiş bir insanın benim hayatıma müdahale etmesini nasıl doğru bulabilirim?
bu kriterlerin tam zıttı bir tabloyla da karşılaşsak yine de bir insanın diğer bir insanın hayatına bu kadar karışması ne kadar doğrudur?

bazı insanlar ne olursa olsun asla söz dinlemez ve burunlarının dikine giderler. siz uzaktan bakıp başına gelebilecek hataları az çok tahmin edersiniz ve "tüh ya yazık olacak." dersiniz içinizden. uyarmak istersiniz. uzaktan bir süre izlersiniz.
baktınız baktınız "size göre" çoook yanlış yollarda o zaman çeker kenara konuşursunuz. ama şu dille değil "sen ne biçim bi insansın! vayy sen şöyle aptal böyle mal bir insansın! sen yoldan çıkmışsın puuu sana be!!" gibi gibi yargılayıcı ve hakaretvari cümlelerle hiç bir yere varamazsınız.
açık olun gerisi gelir, almak isteyen alır istemeyen almaz.
"bak evladım seni bir süredir inceliyorum ve şöyle şöyle davranışlarını görüyorum. bak bu hallerin ileride sana şöyle sorunlar çıkartabilir çünkü şu sebepten dolayı..." vs vs.
saf iyi niyetle birinin iyi olması, güvende olması istense aşağı yukarı böyle bir konuşma geçebilir ama bu ikazların bu dürtmelerin bu müdahaleci tavrın altında yatan niyet ego tatmininden başka bir şey değil.
devamını gör...
genellikle sülaleden çıkar böyle müdahale eden kişiler, her ne kadar kulak asmam denilse de* "acaba onları dinlemem lazım mıydı, acaba yanlış mı yapıyorum" düşüncesi kafama giriyor, bu hayat kendi kararlarımızı verebilmemiz için bile çok darlıyor bizleri.
devamını gör...
yengeç sepeti sendromu birazda.
devamını gör...
gençlerin her istediğini yapma soytarılığından sebep ortaya çıkma durumu da olabilir. ergenler nasihat sevmez genelde. ''uff yaaa ben büyüdüm bana karışmayın artık yhaaa'' cı k-popçuların, iyi niyetli bir nasihatten de anlayacağını zannetmiyorum.
devamını gör...
yoktur. ama ediyorlar tabi ki. insanlar ben merkezcidir. kendi bildiğinin en iyisi olduğunu düşünür. özellikle cahil insanlar ama cahil olduklarının farkında olamayan insanlar böyledir. en klişe yöntem olarak herkesin aynı şekilde yaşaması gerektiğini düşünürler, aman elalem ne der diye söylerler. şunu da eklemek isterim. gerçekten bilgili ve tecrübeli büyüklerden faydalanmak da bir meziyettir. onlar yol göstericidirler. sana doğruyu öğretirler. kararı sen verirsin. hastalıklı ebeveynlere gelecek olursak, çocuğu küçücükten itibaren sorunlu bir birey olarak yetiştirirler ve gelecekteki mesleğine kadar karışırlar. zorlarlar. bunlar da ayrı vakalar. çocuk sahibi olmanın belli şartları olması gerektiğine inanan biriyim. çok basit düzey de. emin olun onu bile aşamayacak inanılmaz derecede anormal insanlar çocuk sahibi olup o çocukların da hayatlarını karartıyorlar.
devamını gör...
bazıları cidden cılkını çıkarıyor. kendi yaşadığı travmaları ben de yaşamak zorunda mıyım? örnek vereyim birine "ben normal doğumdan korkuyorum" diyorum. başlıyor hemen "bizim zamanımızda şöyleydi böyleydi, bilmem kaç tane doğurdum 3 gün sancı çektim şimdikiler rahatına düşkün" diye. senin sezaryen şansın olmadı diye benim niye olmasın?
devamını gör...
kendi gençliklerini istedikleri gibi yaşayamamış olmaktan kaynaklanır.
devamını gör...
çoğunlukla kendi yaşayamadıkları hayatın başkaları tarafından yaşanıldığını görmeleri, mevcut durumlarını değiştirecek zamanlarının ve düşünsel yeterliliklerinin olmaması sonucu aşağılık kompleksine girerek diğerlerine engel olma davranışına girmeleri. uzun yıllar boyunca aynı rutin ve bakış açısı içerisinde sürdürülen yaşamın doyum alınacak düzeyde olmasa dahi konforlu ve güvenli gelmesi. kedinin uzanamadığı ciğere mundar demesi olayı.
devamını gör...
hayat; deneyimlerin, başarıların, yenilen kazıkların birleşmesi ile oluşup şekillenir. yaşlı insanlar aslında gençlere denenmiş şeylerin sonuçlarını anlatmak istiyorlar. gençler ise illa kendimiz deneyeceğiz diyorlar. olay bundan ibaret.
çocuğa "yola çıkma araba ezer" diyorum, "sen bana karışamazsın, ben özgürüm" diyor.
tamam yavrum, özgürsün. istediğin gibi çık asfalta.
ama kamyonun biri senin fotokopini asfalta çıkarınca "ömür boyu "keşke büyüklerimi dinleseydim de sakat kalmasaydım" diye ağlama.
sana bedava verilen nasihatlere kıymet ver. nasihat denen şey yeri geldiğinde milyon lira kıymetinde olabilir fakat, genelde bedavaya verilir. aklı olan alır, boş beyinliler de "hayat benim hayatım. kimse müdahale edemez" diye çok bilmişlik yapıp her seferinde duvara toslar. yine de akıllanmazlar.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yaşlıların gençlerin hayatına müdahale etme merakı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim