hastane, banka, komşu akraba evi, mezarlık, alışveriş merkezi, düğün salonu, arkadaş toplaşmaları. çağırmayın beni.
devamını gör...
(bkz: hipodrom)
devamını gör...
hastanedir.
devamını gör...
topluca sevinç ve üzüntü duyulan yerlere gitmeyi sevmem. düğün, cenaze, doğum günleri, yas evleri. düğünlerin neşesi sahte, cenazeler kasvetli, doğum günleri lüzumsuz, yas evlerinde olmam fazlalıkmışım gibi hissettirir.

kişisel olarak hastane, postane, banka, devlet dairelerindeki işlerimi hep ertelerim.

alışveriş merkezlerinde filan başım ağrır. kalabalık yerler beni boğar.

kilise ve cami ziyaretlerinden hoşlanır, birahane meyhanelerden çıkmayasım gelir.
devamını gör...
ben gitmeyi komple sevmiyorum. yani o eylemi. ayaklarım geri geri gider hep. evcilim ben. azcık yüz bulsam işe de gitmemdi. evden tıkır tıkır bilgisayar başında ooh mis.
devamını gör...
kendimden gitmeyi sevmiyorum. giden de kalan da kendim olunca sıkıntı oluyor..
devamını gör...
özellikle cenazeye gitmeyi hiç sevmiyorum.
devamını gör...
eğer kendi kendime kafa izni yapmayacaksam, bir yerlere gitmeyi sevmiyorum.
devamını gör...
yürüyerek gidilen her yer. yürümeyi seviyorum ama başlıbaşına ayrı bir iş olarak. bir ulaşım şekli olarak asla.
devamını gör...
akraba evi, cenaze evi.
devamını gör...
birçokları gibi cenaze, taziye ve kabir ziyaretleridir.

sosyal becerilerim allaha şükür kuvvetli. kasvetli, kederli bir ruh halini neşelendirmek, ortamdaki stresi bertaraf etme konusu uzmanlık alanım.

ama cenaze öyle bir yer ki, orada yapılacak şey dertli insanla birlikte dertlenip acısını paylaşmak.
işte orada mavi ekran veriyorum.
ne diyeceğimi, nasıl davranacağımı, elimi ayağımı nereye koyacağımı bilemiyorum.

bir elim paltonun altında pantalonumun arka cebinde, bir elimle sakalımı sıvazlarken "dert etme, allah sevdiği kulunu erkenden yanına alır" şeklinde bir cümle kurmuşluğum vakidir.

susup oturmayı deniyorum o da olmuyor. kayıtsızlık, umursamazlık etmiş gibi hissediyor ve tırnak yemeye başlıyorum.
fıtrat böyle bir şey olsa gerek. bir taraftan veren allah bir taraftan vermemiş.

ölüm hak. istesek de istemesek de her zaman cenazelere gidiyoruz.
devamını gör...
aspava tarzi kebapçılar.
starbucks tarzi kahveciler.
avm 'deki mağazalar,özellikle bijutericiler.( ex sevgililerden illallah geldi.)
devamını gör...
ev disinda her yer.
devamını gör...
beşiktaş da kadıköy de bitmiş bence şuan tek keyif aldığım yerler; nişantaşı-yeniköy-suadiye
devamını gör...
akraba ziyareti..
devamını gör...
akraba düğünü. nefret ya. geçen hafta iki kuzenim aynı güne nikah yaptı. aynı akrabalara iki kere maruz kaldım eve geldiğimde kafamı söküp atabilmeyi hayal ettim valla.
devamını gör...
oynamalı ve alkollü düğünler. sevmiyorum,gitmek istemiyorum.
devamını gör...
hastane, karakol, adliye gibi yerlerdir.
devamını gör...
gürültülü yerler efendim. geçen arkadaşlarla bir yere yemeğe gittik. kafam şişti. mekan o kadar kalabalık ki. insan kalabalığı çatal kaşık bulaşık sesleri. çocuk bağırışları. ya yemek sessiz sakin yerde yenir. başım ağrıdı valla.
devamını gör...
son dakika yapılan planların geçtiği her yer.

yapmaktan ya da normalde bulunmaktan keyif aldığım ortamlar bile son dakika yapılan planlara dahil edildiyse benim için cehennem oluyor.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yazarların gitmeyi sevmediği yerler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim