zorunlu askerlik

türkiyenin kanayan yarasıdır kimse kusura bakmasın. sen bir insanı en üretken döneminde al toplumdan kısıtla 6 ay tuvalet temizliği yaptır ot yoldur ağaca selam versin sonra askerlik yaptım. 3 tane mermi atmakla kimse asker olmaz. bakın suriyede saha da gördünüz istediğiniz kadar eriniz piyadeniz olsun güçlü teknoloji sayesinde (rusya karşısında) nasıl bir tabur askeri kaybettik. yazıktır günahtır o kadar para harcanıyor 6 ay bu insanlara.

hiçbir anlamı yoktur. zorunlu olmaktan çıkıp sadece meslek olmalıdır. geri hizmette çalışmaktan başka bir şey yapmazlar, 6 ayda kaç kere silah görüyor bu insanlar, boşa geçen zamandır.

gerekli olan bir eylemdir böylece insanlar düzenli bir hayata geçiş yapar, sorunlarla mücadele etmenin başka yolllarını bulurlar ve hepsinden ziyade çanakkale'de az buz bile olmayan, sadece hoşaf ve kuru ekmekle savaşan adamın halini de anlar.

"sen fatih'in istanbul'u fethettiği yaştasın" sözünü bizim insanlar çok mu ciddiye alıyor acaba?
20 yaşında bir genci uretken saymak nasıl bir eylemdir.
üreteceğim diyorsa buyursun okusun devlet zaten okuyana ses etmiyor, okumayana gelmen lazım diyor!

t: 21. yüzyılın en saçma uygulamalarından biridir.
bir insanın hayatından vakit çalmak, devletin giderini arttırmak gibi hiçbir işe yaramayan özellikleri vardır. üstüne üstlük yalnızca parası olmayanlar için zorunludur. nereden tutsan elinde kalan bir sistem maalesef. disiplin misiplin öğrenilecek yer de ailedir, sabahın beşinde sizi bağırarak uyandıran birinin telkinlerinin olduğu yer değildir.
gündeme getirilirse bir süre sonra kaldırılabileceğini düşünüyorum. neden diye sorarsanız, vatan-millet-sakarya üçgeninde kendinden geçip bedelli yapmak için kredi çeken insanlar kaynıyor etrafta. bir iki zırlama olur türk milleti savaşçıdır, vatani görevdir kaldırılamaz hashtagleri açılır göstermelik. sonra unutulup gider.

her türk erkeğinin başının belası.

hayatınızı yarıda kesip, dondurup belirli bir süreliğine gitmek zorunda kaldığınız, gitmemişseniz her yerde karşınıza çıkan kanuni zorunluluk.

ayrıca, sözümona hayatı öğrettiği iddia edilen yer. hayır, hayatı öğrettiği falan yok. sadece ömür eritici şeyleri bile susup kabullenecek rezil bir hâle getiriyordur olsa olsa.

yetersiz gördüğüm askerlik tipidir.

isviçre gibi, belli bir yaşa kadar sürekli olmalıdır. her yıl birkaç hafta (en azından sadece atış ve yanaşık düzen eğitimleri) olması gerekendir.

her türk gencinin yapması gerçekten de önemli olan görev. ben 18 ay yaptım, çok fazla. en fazla 6 ay olmalıdır.

insanın hayatında birşeyler başarabilmesi için gereken sabırın öğrenildiği yerdir, gerisinde verilen eğitim youtube dan da öğrenilebilir.

(bkz: çok da şaapmayın şey siz)

eskiden vatani görevdi, şimdi parayla yapılabilen görevdir. paraya dönüşebilen görevdir, para bulaştığı için kutsallığını sorgulayanlar vardır.

olmalıdır. hele ki bizim gibi ızdıraplı ve sürekli savaş riski olan coğrafyalarda mutlaka olmalıdır. ama önemli olan şey gerçekten askerlik olmalıdır. maalesef bizde hiçbir askeri tecrübe edinemiyor insanlar bu yüzden şu anki haliyle hiçbir işlevi yok.

vicdani ret kabul etmeyendir. parayı verip iki hafta gidiyorsun, para vermezsen altı ay.

olmamalıdır. kimse yapmak istemediği bir şey için zorlanmamalı. isteyen varsa gönüllü olarak yapabilsin tabii ama herkese bunu dayatmak çok gereksiz.

saçmalıktır.

zorunlu olan her şey saçmalıktır. ben gidip bilmem kaç ay patates soymak tuvalet temizlemek istemiyorum. vatan millet sakarya muhabbetleriyle gaza gelmiyorum.
eee ben neden zorunlu askerlik yapmak zorundayım anlamıyorum.

her türk erkeğinin kabusu, anksiyete sebebi. severek gidenler için dahi sorun oluşturur ve stres yaratır.

yarısı taksim'de yarısı keşan'da 5.5 ay güle oynaya terhis belgemi aldım. o yüzden geniş geniş konuşabilirim. malesef zorunlu olduğundan, bir şekilde aradan bir an önce çıkartın. ister bedelli ister 5.5 ay. ister çürük. ne isterseniz. ama en yakın zamanda olsun. daha tahammül edilebilecek bir yaşta.

yurtdışına fıyışma yada vicdani retçiliği gerçekten önermiyorum. keza şu ret kısmı özellikle adamın burnundan getiriyorlar. bir ömür karşınıza çıkarırlar. alabiliyorsanız çürük. anında alın hiç düşünmeyin. yurt dışı hayal oldu malumunuz.

öncelikle gitmemiş dostlar, şunu bilin, hiçbir haltı yok askerliğin. gidiyorsun hapishanede 5.5 ay seni, ülkede ne kadar geri zekalı varsa, onlarla bir araya getiriyorlar. kabaca olay bu.

sistemde bir açık varsa benim gibiler açığı bulur. olayım bu. gider gitmez açıkları bir bir tespit ettim. ve usta birliğine geçer geçmez, spor yapamaz, silah tutamaz, nöbet tutamaz, evci izinleri, 15 günlük gribe bağlı sağlık raporları. sömürmediğim açığı kalmadı. taksim'de içe içe askerlik yaptım. çok da iyi yaptım.

yasal yaptım hocam. hukuken yaptım. siz de yapın. teşekküler.

erkeklere zorunlu olduğu halde kadınların daha çok muhabbetini yaptığı askerlik türüdür. sanırsın askere bunlar gidiyor ya da bedelli parasını bunlar ödüyor.

okul bittikten sonra iş hayatına başlamadan gidilmesi gereken bir yermiş, malesef yaşayarak yanıldık.

artık kalkması gereken askerlik türü.zenginler para verip yapmayabiliyor demekki o kadar gerekli değil.zaten günümüzde 6 ay eğitim almış biri çok bir işe yaramaz diye düşünüyorum ne gibi bir tecrübe kazanıyorlar ki.üstelik gençlerin işe girmesini de zorlaştırıyor.

yaşadık kardeşim o mevzunun da kralını yaşadık.

para verdiğin halde zorunlu olandır.

milliyetçilik bir yana;
yaradılışınızda spora yatkınlık ve disipline adaptasyon var ve aileye karşı aidiyetiniz yoksa çok mutlu olacağınız yerdir.

aksi halde cehennem azabı gibi gelir.