post-truth denen ( hakikat sonrası) için derslerde anlatılmalık bir dönemdeyiz. hakikatin yeniden inşaası bu olsa gerek. her şeyi gerçeklik kopuk bir şekilde açıklayarak algılara oynuyorlar.
popüleritenin arattığı yerlere vasatların da yoğunlaşması normaldir. internete herkesin ulaşım sağlayabildiği bir yerde elitizmin oluşmasını beklemeyin. çalıştığı alanı hatim etmiş akademisyenlere bile öğütlerin verildiği, araştırmasının önerildiği bir küstahlık devrindeyiz. her şeye rağmen herkesin eğitilebilecğini unutmayalım.
kamusal ahlakı olmayan bir toplumun kalkıp bir çiftin bireysel kararlarını ahlaksızlık olarak nitelendirmesi sahtekarlıktan başka bir şey değildir. kimse sizinle aynı pencereden bakmak ya da sizin kasaba hayatınıza adapte olmak zorun değil. şehir yaşamına ayak uyduramayanlar tezek kokulu kırsallarına geri dönsünler.
türkiye'de binaların çirkin olması köyden kente yaşanan göçün yarattığı kültür erozyonuyla da bağlantılı bir durum. şehirleşmeyle birlikte kapitalistleşen köy insanının kar edebilmek adına sanattan uzak, tüketime tabi işler yapmasının bir sonucu. günümüz estetik anlayışı lükse kaçan ve masraflı , zanaat gerektiren işlerdir ve sermaye sahipleri masraftan kaçınma adına estetikten uzaklaşmaktadır. ne yazık ki istanbul'un talanı da bu durumla bağlantılıdır. masallar diyarı gibi bir şehri distopik bir dünyaya çevirdik.
türkiye'de şiir adına saygı duyulacak biriyken fikri dönüşümünün yarattığı vasatlığı yüzünden değerini kaybetmiş şahıs. şeriatçı, gerici, faşizme varan düşünceleriyle tüm şiirlerini çöpe atmıştır.
emile zola - meyhane
george orwel - papazın kızı
zülfü livaneli - son ada
ursula k. le guin - mülksüzler
hakan günday - kinyas ve kayra
nikolay çernişevski - nasıl yapmalı ?
montaine - denemeler
russell - aylaklığa övgü
zweig - dünün dünyası
makineleşmeyle birlikte sermayenin üretim araçlarını tekelleştirmesinin sonuçlarını anlamak isteyenlerin okuması gereken bir yazar. bireysel üretim modelinin yok olmasını, insanların doğaya ve kendisine yabancılaşmasını, her şeyin piyasa için olduğu bir dünyayı muhteşem bir dille ve imgelemle anlatan yazar. gazap üzümleri okuduğum zaman kapitalizmin insan üzerinde yarattığı çaresizliği ve çelişkiyi çok daha iyi anlayabilmiştim.
amerikan filmlerinden aktarılmış güzel bir reklam. kafeinin uyarıcı etkisi olabilir fakat psikolojik bir boyutu olduğunu inkar etmemek lazım. kafanda şartladığın şeyi yaşıyorsun. sabah uyandığınız zaman elma yerseniz de aynı etkiyi yapıyor. ayrıca vücut her sabah kafein istemeye başladığından dolayı da bir bağımlılık söz konusu oluyor.
benim için böyle bir kitap yok. fakat okudukça zevk aldığımı ve dünyaya bakış açımın değiştiğini fark ettim . bu durum kitap okuma hevesimi canlandırdı. ama bir kitap seçmem gerekirse (bkz: beyazdiş) kitabını söyleyebilirim.
bazı kitaplar yaşantının farklı dönemlerinde tekrar okunmalı diye düşünüyorum. meyhane ,mülksüzler ,sefiller ,beyaz diş ,bereketli topraklar üzerinde ,anayurt oteli ,ana ,nasıl yapmalı gibi kitaplar dönem dönem okunduğu vakit farklı bir gözlem elde edebiliyor insan. bilgi birikimi arttıkça bakış açınız da değişecektir.(bkz: )
normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz.
Daha detaylı bilgi için çerez ve
gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.
online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.