3 idiots

2009 yapımı hint filmi. karakter itibariyle bollywood filmlerine her zaman mesafeli yaklaşmışımdır, bana her zaman oldukça gülünç gelir, özenli bulmam bu yapımları. zaten sene de 10.000 civarında filmin çekildiği bir sektörde özen aramak da çok mantıklı olmaz.

ama bu yapım farklı, bu yapım çok farklı.. öyle inanılmaz bir kurgu, çarpıcı bir senaryo, şok edici bir final falan beklemeyin. bazı filmler sadece eğlenmek içindir, gülmek içindir, hoş vakit geçirmek içindir. eğer bunları istiyorsanız, kesinlikle kaçırılmaması gereken bir filmdir, filmimiz. arka planda, eğitim sistemine sert bir eleştiri, kapitalizme karşı sağlam bir duruş falan sergilese de asıl amacı bu değil, asıl amacı, dedim ya, eğlendirmek. yalnız en eğlenceli sahnelerden hemen sonra gösterdiği trajik sahnelerle, bir anda, gerekirse ağlatırım da demektedir.

aamir khan 'ın 60 'li yaşlarına merdiven dayadığına inanmak mümkün değil, filmde maksimum 30 gösteriyor zira. onun dışında, kötü karakterin olmadığı, sadece en uç olarak karaktersiz karakterlerin olduğu, müziklerinin enfes olduğu, uzunca bir film 3 idiots. yalnız filmin adının filmle çok uyumlu olmadığını, özellikle aamir khan 'ın oynadığı karakterin hiç de öyle aptal olmadığını söylemeden geçemeyeceğim..

filme damga vuran all izz well ise güzel bir hayat felsefesi olabilir bence..

3 saat olmasına karşın her 20-30 dk da bir giren danslı müzikal bölümleri ile değişik bir eğlence sunarak sıkıcılıktan uzaklaşmış, verdiği mesajlarla bir o kadar ciddi harika bir film. özellikle mühendislik okuyan gençlerin izlemesini tavsiye ediyorum.

tüm ortaokul-lise öğrencilerine izletildiğini düşündüğüm, eğitim sistemi üzerine eleştiri değerinde bir eserdir.. müzikal olması bence insanı pek rahatsız etmiyor, tam tersi insanı daha da etkiliyor.

filmdeki en sevdiğim sahne için: buradan.

bir mühendislik okulunda okuyan ve aynı odada kalan 3 yakın arkadaşı konu edinen aamir khan filmi.

bu adamın birçok filmi gibi 1'den fazla kez izlenmeye değer bir filmdir, benim görüşüme göre.

spoiler olarak en sevdiğim sahneyi koyuyorum:

her insan farklıdır. bakış açıları, hayal gücü, öğrenme kapasitesi gibi şeyler kişiden kişiye değişir. bunları gözardı ederek; öğrenmeyi değil ezberlemeyi dayatan, öğrencileri adeta hipodroma girmiş at gibi yarışa sokan eğitim sistemine belki de dünyadaki en iyi eleştiriyi getiren hint filmi.

eğitim sistemi müfredatını belirleyen kişilere, öğretmenlere ve çocuklarını başkalarıyla kıyasa sokan, başarı kriterini diplomadan ibaret gören, üzerlerinde en çok baskı kuran ebeveynlere ders niteliğinde izletilmeli.

filmin temel önermesi insanların hayatlarını, geleceklerini kendi başlarına belirleyebilecek güce sahip olmamalarıdır. insanoğlunun kaderi daha dünyaya gelmeden yaratıcıları tarafından belirlenmiştir. kişinin yiyeceği yemekten giyeceği kıyafete, seveceği insandan yapacağı mesleğe kadar her bir unsur dış etkenler tarafından oluşturulur. filmdeki karakterler bu sorunla kendi meşreplerince başa çıkmaya çalışırlar. filmde üzerinde durulan önemli bir değer olarak yarış atı teorisi söylenebilir. daha ana rahmine ulaşırken bile rakiplerini geride bırakman gerektiği anlatılır. büyüdükçe sınavlar ile okuldaki rakiplerini geçmeye çalışan insan iş ararken de diğer potansiyel çalışanları geçmeye çalışır. filmde bahsedilen bir diğer konu da kişinin mükemmele ulaşma dürtüsüdür. eğer kişi para, şan, şöhret peşinde koşmak yerine mükemmeli hedefler ise başarı da önünde sonunda kişiyi bulacaktır. 3 ıdiots, hindistan'da geçen yerel bir hikaye gibi gözükse de aslında dünyadaki birçok benzer ülkenin eğitim sistemini eleştirmektedir.

biraz önce izlediğim müthiş ötesi filmdir. o kadar film izledim fakat bu filmi nasıl kaçırmışım kendime kızıyorum. eğitim sisteminden ailelerin çocuklarına zorla istemediği bölümü okumasindan tutun ince ince mesajlar veren başyapıttir. all is well.

güzel film ama eski türk filmlerindeki emel sayın gibi araya yarım saat sarki-dans sokmasalar daha iyi olur. fakat hint filmlerinin de olmazsa olmazı bu yapacak bir şey yok.

filme karşı objektif olmak isterdim fakat neredeyse lise hayatımın her dönem sonunda bu filmi izlemeye mecbur bıraklıdığımdan ötürü. bu filmi kusmak üzereyim.

klasik hint filmlerden pek farkı yok bol dans ve şarkılı ayrıca yeterince uzun.

bollywood filmlerine karşı gereksiz bir ön yargım vardı. bu film ile onu kırmış oldum. konusu, şarkıları, oyunculuklar hepsi müthiş. eğitim sisteminin öğrenciler üzerinde yaptığı yıkıcı etkileri çok güzel gösteriyor.
give me some sunshine, çaresiz hissettiğimde ağlayarak dinlediğim bir şarkı oldu.
özellikle öğrencilerin izlemesini tavsiye ederim.

aamir khan'ı ve bollywood filmlerini sevmeye ve tanımaya başlamamın sebebi olan bir filmdir. çok şeyler ifade eden bir film olup benim için bir başyapıttır diyebilirim. hem trajikomik hem de eğitim sisteminin eksik ve yanlış yerlerini en doğru şekilde eleştiren güzide filmlerden birisi.

2009 yapımı başrollerinde amir khan'ın. olduğu komedi türünde bir hindistan filmidir.

üç arkadaşın üniversite yıllarında birbirleriyle ve profesörleri viru ve okuldaki diğer öğrencilerle aralarındaki iletişimi konu alan bir filmdir.

hindistan'ın eğitim sistemine ince bir gönderme vardır bu filmde. bir filmde amir khan olurda mesaj olmaz mı? mümkün mü?
bollywood'un en çok mesaj kaygısı güden yapımlarında parmağı olan kişidir kendileri.
bilindik bollywood garipliklerini içermeyen filmlerde hem oyuncu hem yönetmen hem yapımcı olarak katkısı olmuştur. filme dönelim hemen.

gişe hasılatı çok yüksek bir filmdir. kendi senesinde en yüksek gişe hasılatı alıp rekor kırmıştır.

üç arkadaş rancho chhanched, farhan qureshi ve raju rastogi'ın aile ilişkilerine ve aralarındaki dostluk arkadaşlığı konu alınmıştır. bu üç arkadaşın hayalleri de hayatları da beklentileri de birbirinden farklıdır.

döneminin en dikkat çeken filmlerinden biri olan film hindistan'ın en çok izlenen filmlerden biriyken amerika'da da ses getirmiş bir yapımdır.

amir khan'ın tüm filmlerini izlemiş bir insan olarak hepsinin teker teker bollywood filmlerinden ayrıldığını söyleyebilirim. ülkesinin sorunlarını oynadığı ve yönettiği filmlerde işaret etmiş ve dikkat çekmeye çalışmıştır.

bir hocamın önerisiyle izlemiştim. aamir khan'ı zaten çok severim ama izlediğim ilk filmi 3 idiots'du. bu 3 aptal arkadaş üniversite hocalarına meydan okuyordu adeta. eğitim sisteminin eleştirisi yapılıyordu. bazı yerleri de duygusal her ne kadar hoplamalı zıplamalı ve müzikli olsa da.

aamir khan'ın yelpazesinden eğitim sisteminin yanlışlarını görüyoruz. bu yanlışlar ülkemizde de hayli fazla. bence 3 idiots en iyi bolywood filmlerinin başında geliyor. oyunculuklar, konunun işleyişi, müzikler, danslar tek kelime ile harikulade. aamir lhan için söylenecek söz zaten yok.

emektar bilgisayarım klavyesi gururla sunar, sunmaya devam eder. bugün bu klavyeden yazdığım ikinci tanımdır. ayrıca baştan belirtmek isterim ki bu bir film tanımı haricinde bir de topluma dair yapacağım bir eleştiriden ibaret olacaktır. haydi başlayalım.

film, dizi tanımlarımı okuyanlar bileceklerdir ki çoğunlukla o içeriğe dair üstü kapalı bir yorumlama yaparım, o içeriğin bize sunmak istediğinden bahsederim, daha doğrusu benim anlayabildiklerimi. burada da öyle olacak.

bu filmde üniversitede, diğer öğrencilerden bağımsız olarak, diğer kişilerin haricinde birey olan şahsı görüyoruz. burada akıllara şey geliyor, gibi dizisinde yılmaz karakterinin ersoy'a karşı olan söylemi.



baş karakterimiz de adeta buradaki yılmaz'ın sözü doğrultusunda hayatını üniversitede, kendisini mutlu edecek şekilde yaşamak gayretinde olan biri, kendi bildiği gibi aşk yaşıyor, kendi bildiği gibi sınavlara hazırlanıyor, dersleri dinliyor vs. zaten filmin neticesinde de karakterin diğer insanlardan özgün olan halini ne şekilde değerlendirdiğini görüyoruz. neyse. film bu kadar işte, bitti, daha fazla abartılı şekilde uzatmaya gerek yok filmi. diğer bollywood filmlerinde görüldüğü üzere bunda da dans sahneleri vs var işte onun dışında yukarıda anlattığım gibi. ha bir de, bir de, bu filmde, film isminde de belirtildiği üzere "3 aptal" yani 3 arkadaşın birlikte olan hikayesi mevcut. özgün olan kişi de işte bu 3 arkadaştan biri.

şimdi gelelim bu gibi filmler ve bu gibi filmlerin topluma olan etki boyutuna. bu ve bu gibi filmler döneminde, yahut izlenildiği sıralarda insanlarda böyle bir "özgün olmalıyım", "farklı olmalıyım", "diğer insanlar gibi olmamalıyım" ve en önemlisi de "kendim olmalıyım" gibi sözleri söylettiriyor. evet bunlar çok çok güzel cümleler, hatta en güzeli de "kendim olmalıyım" bana göre. ama bunlar ne yazık ki pek eylem haline geçemiyor. insanlar yine npc gibi hayatlarına devam ediyorlar. bu ve bu gibi filmler yine bu bağlamda amacına ulaşamıyorlar. insan zaten film izlemeden, kitap okumadan kendisini bilip tanıyabilmeli, kendisini fark edebilmeli elbette, hadi fark edemedi, bu gibi etkenler ona yardımcı olur bir şekilde. ama yine her şey insanın kendisinde bitiyor, bir kitabın yahut bir filmin verdiği gazla bir anda hadi en özgün benim moduna geçiliyor fakat sonra ortada hiçbir şey yok.

bu gibi filmler biraz sizlere benlik katsın, toplumdan ayrı olma arzusu katsın, birey olma isteği katsın rica ediyorum. sayın aamir khan, mükemmel bir seyir zevki sağlayan film ortaya çıkarıyor, az biraz mesaj çıkartın da bari, diğer insanların aksine birey olun, kendinize dair karakterinizi oluşturun. bu toplum maalesef ki bu toplum zannediyorum ki kendini pek güncelleyemeyecek böyle giderse. bu kısa bir film tanımlaması ve bir miktar da serzeniş tanımıydı.

saygılarımla ve biraz da serzenişlerimle.

muhendislik fakültesinde okuyan 3 arkadasın maceralarını konu alan, cok cok gulduren, eglenceli, kimi zaman huzunlendiren, cok guzel bir sistem elestirisine sahip 2009 aamir khan filmi.

izlerken ranchoddas shamaldas chanchad karakteri neredeyse benim ruh ikizim olabilir dediğim film.

okullarda ve üniversitelerde verilen notların gereğinden fazla önemsenmesi, beyin göçü, bilgilerin sadece ezberci bir anlayışla sınavlarda değil, günlük hayatta da kullanılması gerektiği, akademisyenlerin de hata yapabileceği, sorgulamanın önemi vs. gibi birçok mesaj barındıran film.