kimine göre doyumsuzluk, kimine göre ise kendini bulma, kendinle barışma. eğer bu değişimler çok nadir veya bir defalık ise kendini bulma oluyor sanırım. dinlediğim müziklerden izlediğim dizilere, okuduğum kitaplardan giyime, yaşama, dine bakış açısından ideolojik değişimlere kadar çok geniş bir alanı kapsar. en azından benim içimde olduğum süreç böyle. gerçi kötü yerlere varabiliyormuş bazen işi sonu ama şöyle bir şey var, sonunu düşünen kahraman olamaz. zaten kahraman olmaya falan da çalıştığını sanmıyorum ben değişim içerisinde olan insanın.
devamını gör...
"siz bir de kırk yaşından sonrasını bir görün" dedirtendir... otuz yaş sonrası, günümüz insanının ortalama ömrü ile kıyaslandığında çok da fazla değildir ancak iş kırkı yavaştan geçmeye başlayınca, seksen küsürlük bir ömrün yarılanmasını düşündürtür. insana durmadan felsefe yaptırır, hayat konusunda daha bir "large" duruma getirtir ve tabii zevkler de etkilenir...
devamını gör...
çünkü çocuktuk mahalle maçları,saklambac oyuncaklar arkadaşlar ile saatlerce koşuşturma ve dahası. yaş ilerledikçe sorumluluklar dağ gibi arttıkça haliyle 30 yaşına geldiğiniz zaman ister istemez değişiklikler oluyor.
devamını gör...
okuduğunuz kitap türünden, arkadaşlarınızdan yediğiniz yemeğe kadar değişkenlik gösterebilen durumdur. yaş aldıkça insanın bakış açısı, damak tadı, tahammül seviyesi de değişiyor.
devamını gör...
hayatta aşağı yukarı her şeyi tecrübe etmiş olan kişinin, artık ne istediğini bilme yada bulma durumudur.
devamını gör...
çoğu insanın başına gelecek durumdur. kendimde gözlemlediğim ilk değişim, bilgisayar oyunlarından alınan zevkin azalması, eğlenmek için gerçek hayatta var olan aktiviteler arayışına girmek. eskiden anne baba ile geçirilen vakit sıkıcı olurken artık daha bi kıymetli geliyor sanki.
devamını gör...
bamya ne iyy derken bamya yemeye başlamak ve hatta aşık olmak gibi.
devamını gör...
değişmeyen tek şey değişimdir sözünün ispatıdır bir nevi. eskiden aile ile seyahate çıktığımda en sevmediğim aktivite yürümek, müze gezmekti. şimdi ise tam bir 180 derece dönüş ile en sevdiğim aktiviteler haline geldi.

şimdi bir yere gittiğimde sabah çıkıp bütün şehri akşama kadar geziyorum, ister patagonya olsun ister hatay bu hiç değişmiyor. tarihini okurum, müzesine giderim, kütüphaneye kapatır kendimi geçmişini araştırırım.

şikayetçi de değilim bundan, mahalle baskısına da bağlamıyorum bunu ailemden de çevremden de 10 yılı aşkın süredir uzakta, tek başıma yaşıyorum. ne tetikledi bunu derseniz, bir ara istanbul hasretim o kadar büyümüştü ki kendimi şehrin geçmişini arşivlerden tararken bulmuştum. çok da hoşuma gitmişti bu aktivite.

eskiden olsa van için, antep için, hatay için "of ne sıkıcı şehirler" derdim. şimdi ise gidip karış karış gezmek isterim.
devamını gör...
daha çok zamanım olduğu için, bilemediğim durumdur. eğer sözlük konumunu korursa 30 olduğumda gelir ne hissettiğimi yazarım.
devamını gör...
10.
tarihi yorumlarken 10’larca farklı bakış açısını ‘nihayet’ edinmenize de olanak sağlar. öyle de bir güzellik yapar.
devamını gör...
11.
değişir, değişmelidir. ama bazı zevkleri bazı yaşlar kaldırmıyor işte, en azından fiziki olarak. 50 sinden sonra dağlara trekkinge gitmeyin abi, gençken yapın şu işleri. 60 yaşına gelince resim yapmaya başlamayın, gençken başlayın ki 60a gelince daha az zaman ve enerji ayırarak daha güzel resimler yapabilesiniz. bir de sanat işleri pahalı işler, emekli maaşıyla zor :)
devamını gör...
her insanda olmasa da birçok insanda gerçekleşen durum.

bu nedenledir ki çok genç yaşlarda evlenmek, dövme yaptırmak, meslek seçimi gibi tüm hayatınızı etkileyecek olan, kalıcı ya da yarı kalıcı işlerden mümkün olduğunca uzak durmanız gerekir. zira günün birinde aceleyle verdiğiniz birçok karar başınıza dert olacaktır. "büyük sözü dinle" lafının çıkış noktası da burasıdır.
devamını gör...
bir gün önceki benle bir gün sonraki ben bile aynı konuda farklı düşünürken, 30 yaşta güzel kafalar diliyorum kendime, canım kendim.
devamını gör...
ne 30 yaşı, 20 yaşımdan sonra değişti benim zevklerim.
devamını gör...
kendimi gerçekten tanıdığım bir dönem: zevklerim-hobilerim, kitap ve müzik türü vb. farklı seçimlerle daha yalın, pozitif ve daha ben odaklı... ve en önemlisi elalem-herkesin fikrini kendi yaşantımdan uzak tutmak..
devamını gör...
9 yıl sonra yazabileceğim şeydir.
devamını gör...
doğru görünmekle birlikte eksik bir önermedir. yaşadıkça deneyim kazandıkça okudukça öğrendikçe izledikçe gezdikçe zaten sürekli değişir ve dönüşürsünüz. 30'lu yaşlarda sadece farkındalığınız artar. hayata hazırlık bitmiş artık gerçek hayatın içinde aktif bir bireysinizdir. kendinizle ilgili içgörü kazanmışsınızdır.
devamını gör...
artık gençlik yaşlarının , 20 li yaşlarının sona ermesiyle gerçekleşmesi bir hayli normal olan durum.
devamını gör...
"değişmeyen tek şey değişimin kendisidir."
herakleitos
devamını gör...
başta müzik ve giyim tarzı.

insan dinlemeyi öğrendikçe daha gürültüsüz müzikler, egosu küçüldükçe daha bol giysileri tercih ediyor sanırım.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"30 yaşından sonra insanın zevklerinin değişmesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim