bağıran insana karşı yapılabilecekler

el ve baş çarpma pozisyonu* şeklinde ayarlarinken, çömelerek* göz hizasından kurtulmaktır. zaten o sıra iyice siniri bozulur ya kahkaha atar ya ortamı terk eder.

ağzına çarpacaksın. öyle konuşarak, susarak hiç uğraşamam. böyleleri bundan anlıyor çünkü.

elinizin, yan cephesiyle (serçe parmağınızın dışında kalan ince taraf) boynunun yanına bir darbe indirin.
3-4 saat bağıramayacak, sonra da halden anlayacak ve sizden uzak duracaktır.

not : şiddet kötü bir şey.

söylenene değil de ses tonuna odaklanmak direk işin hilesi ve kaçışıdır.
değil ise sakin sakin açıklasın bağırma diyen..

kırmak-kırılmak
bağırmak-bağırtmak
vb

düşerim. *
youtube.com/shorts/mkGz2PAp...

ben de böyle düşerim *

bağırılabilir.

bağıran insan, ister istemez damarına bastığınız için bağırıyordur. yapabiliyorsanız (içten bir şekilde ya da yalancıktan) siz de ona bağırabilirsiniz. bazen davranış diline ihtiyaç duyular etkileşim halindeyken. bağırmak vb. şeyler iletişim öğeleri olmasalar da etkileşim öğeleridirler ve iletişimin mümkün olmadığı fizyolojik-psikolojik koşullar birlikte bizi etkileşime zorlar. biz de "hayvansı" tavırlar sergileriz.
nefsi müdafa kurallarını çiğnemediğiniz sürece, * size bağıran birine siz de bağırabilirsiniz. çünkü tartışan kişiler, her ne koşullarda olursa olsunlar, damarlarına basılmış gibi hissetmenek için, birbirlerini tanımaya ( yani zamana) ihtiyaç duyacaklardır.

bana soracak olursanız, kurallar esnetilebilir/esnetilmelidir ve hatta ara kurallar bile tanımlanmalıdır. kişilerin tabiatları ve yaşam koşulları göz önüne alındığında : sakin ya da asker (hararetli) tabiatlı kişilere göre belirlenmiş -kati- kurallar, insanların bol bol kavga etmelerine sebep olacaktır.