birinin dizinde uyumak

hiç yaşanmamış durumların var olduğunu çoğu zaman farketmezsiniz. konumlandıracak bir cümle, izah edecebileceğiniz bir durumunuz olmaz. içi boş, anlamsız olduğunu bilirsiniz sadece.

bu başlıkta onlardan biri. tanımsız, anlamsız.

saçlarımla oynarsa daha çok hoşuma gider... yaşayamadık.

benim için şu sıralar su içmek kadar elzem olan şey.. saçlarımla oynanamasını çok severim *, benim için özel birinin dizine yatıp, saçlarımla oynamasına o kadar ihtiyacım var ki... dünyanın en huzurlu uykusu olur benim için.. bu hissi kelimelerle ifade edemem.. dizine yatayım, saçımla oynasın, uyuyakalayım yeter. konuşmasına da gerek yok.. ya güçlü kadın olayım diye diye pehlivan oldum, bunu yapacak insan yok çevremde. hepsi alıştılar beni güçlü görmeye, ne olursa olsun yıkılmazım ya. beton mübarek!

tatlı-sert gerçeklere verilebilecek örneklerdendir.

en huzurlu uykudur en son ne zaman uyuduğumu düşündüm annemin kucağında bir yolculuk sırasındaydı keşke bir daha güzel yollara gidebilsekde kucağına başımı koysam, derin bir uykuya dalsam yine.

hayatımda bir defa tadabildim. sabaha karşı, iskele de kafamız güzel öylece dizine uzandım. sezen aksu fondaydı. saçımla pardon "kelimle" oynamaya başladı. o his fırtınasını size tarif edemem. sanırım huzur dedikleri şey buydu. benim gibi meriç xs max hüngür hüngür ağlamaya başladı. ağlıyordum ama neye ağladığımı bile bilmiyordum. hiç bozmadı kendini devam et dedi. sakinleşince sıkı sıkı sarıldım ve teşekkür ederim. her şeyin en güzelini hak ediyorsun be adam deyip, en hassas noktamdan yani boynumdan öptü. o gün onunla son mutlu günümüzdü. 2 gün sonra hayatımızı değiştirecek o kara gün yaşandı. aşık mıydım bilmiyorum ama çok seviyordum. çok güzel bir potansiyelimiz vardı. karakter ve fizik olarak hasretini çektiğim kadın tipiydi. uzun boy, düzgün bacaklar, beyaz ten, kısa saç ve o harika köprücük kemikleri.... atarlı, güçlü, gözü kara ve ne istediğini hemen hemen bilen bir kadındı. o kara güne rağmen hala unutamadım daha doğrusu eskisi kadar hislerim yoğun olmasa bile yediğimiz "naneler" aklıma düştükçe içim buruluyor. hayat işte ne diye bilirim. ömrün uzun olsun en güzel "yaram".

annem aklıma gelmedi ama anne ile aranda olan sevgiye benzer bir his uyandırmıştı bende. bebek gibi hissetmiştim, sonra zaten uyuyakalmışım.

verdiği hissiyatı çok merak ettiğim eylem. uyumak da uyutmak da olabilir. eğer ben uyuyacaksam seviyorsam ve güveniyorsam saçımla da oynatabilirim. parmakları saçımın arasında kaybolursa karışmam. *

diğer olasılıkta yani benim dizime biri yattığında büyük ihtimalle -incelemekten-konuşmadan duramam sanırım. * belki uyuyana sesim ninni gibi gelir. *

sevdiğin güvendiğin birinin dizinde uyumak dünyanın en güzel ve huzur verici şeylerinden

teslimiyetin ve güvenin en olmuş halidir.

vay vay haha haha. yok daha neler.
düşüyor mu böyle.
maalesef efendim bizim gibi rahatına düşkünler için sıkıntı. uyumak değildir o bir şeyler başlaması için ortam hazırlamaktır. romantizm kasma .
yastık olacak yumuşak zemin uyku için.

edit. yani poposunda uyumak daha mantıklı geldi şimdi bana.

ya tiktok ta bunla ilgili iğrenç bir espri izlemiştim, şimdi bulamıyorum. hatun sevgilisinin bacağına
( dizine doğru) "alt" yazdı, herif ,ne yapıyorsun yavrum falan dedi.
- alt yazılı dizi izliyorum dedi.................................. offfffffffffffffff offfffffffffff

uyu uyu nereye kadar?
biz uyanmanın peşindeyiz.

akıllara leyla ile mecnun dosto'dan 'hanımefendi dizimde oynar mısınız?' repliğini getiren başlık. görece romantiktir ama sıcak da olabilir.

birinin değil, onun dizinde uyumak, göğsünde uyumak, onun yanında uyumak, onun varlığını bile bile uyumak. huzur, güven, arzu, sıcaklık. birlikte uyudugumuz geceleri hatırlıyorum, nasıl sımsıkı sarıldığımızı, uyandığımda ilk gördüğüm yüzünü, elimdeki elini, kokusunu. yine öyle çok istiyorum.

sarılıp uyumak
birinin dizinde uyumak
saçını okşatarak uyumak

bu ve benzer aktiviteler artık sektör olmalıdır.
yıl 2022.
çalışan insanın stres boyutu, geçmişe nazaran bambaşka noktalara ulaşmış halde.
insanlar için bu bir ihtiyaç.
şimdi evlilikler ya da ilişkilere dair şöyle bir iddia gelebilir, "neden evinde yapmıyor?"
insan bazen evdeki ya da hayatındaki insanla da gerilebiliyor ya hani (sizin muhteşem ilişkileriniz hariç)
bu durumda arası kötü olan insanla bunları yapmasının manası yok.
bu sebeple, bu tarz yerler açılmalı.
ama ülkede her şeyin olduğu gibi bunun da "içini boşaltırız" kesin.
(bkz: masaj salonları)

tüm dünyanın rahatlamak için kullandığı ortam, bizde fuhuş yuvası.
buna dikkat ederek uygulanabilir.

bir gün sevgilim olursa en çok yapmayı istediğim şeylerden biri
üzgün

bence olay herhangi biri değil bu kadar basit olsa manası da kalmaz zaten fakat ayaklarınızın sizi götürdüğü kişiden bahsediyorsak ruhu hafifletiyor desem yalan olmaz.

okuyunca ihtiyaç hasıl olmuştur.
aşk olsun yani.
olan var, olmayan var.

bi kere bi arkadaşımın dizine uzandığımda kafan çok ağır demişti* bugüne kadar aldığım en saçma eleştiriydi.