1.
kanımca behçet necatigil'in en iyi şiiridir:
çarmıh
trenler, gemiler, yıldızlar…
paramı yollara yatırmak isterdim,
yaşamak uzak şehirlerde… nerde?
ev kirası, elektrik, su parası
kasabı, bakkalı, terzisi…
birini kaparım, biri açılır
masraf kapıları masal kapısı
trenler, gemiler, yıldızlar...
ömrümü yollarda geçirmek isterdim,
bölüşülür evlerde.
aslan payı bana diyen diyene:
bir baba, bir anne, bir kardeş
dünyanın bedbahtı bensiz.
halalardan, amcalardan, dayılardan sesleniş:
bize de!
eşlerde, çocuklarda o üzgün, kırık bakış:
yalnız bizim ol!
akşamlara kadar çalışırız,
bazan gecelerce.
trenlerde, gemilerde, uzaklarda
yalnız yaşamak… nerde?
savrulmuş paralar, bölüşülmüş ömürler,
ne olmuşsa bize olmuş, ara yerde.
(yeni şiirler, 1954 [varlık yayınları])
çarmıh
trenler, gemiler, yıldızlar…
paramı yollara yatırmak isterdim,
yaşamak uzak şehirlerde… nerde?
ev kirası, elektrik, su parası
kasabı, bakkalı, terzisi…
birini kaparım, biri açılır
masraf kapıları masal kapısı
trenler, gemiler, yıldızlar...
ömrümü yollarda geçirmek isterdim,
bölüşülür evlerde.
aslan payı bana diyen diyene:
bir baba, bir anne, bir kardeş
dünyanın bedbahtı bensiz.
halalardan, amcalardan, dayılardan sesleniş:
bize de!
eşlerde, çocuklarda o üzgün, kırık bakış:
yalnız bizim ol!
akşamlara kadar çalışırız,
bazan gecelerce.
trenlerde, gemilerde, uzaklarda
yalnız yaşamak… nerde?
savrulmuş paralar, bölüşülmüş ömürler,
ne olmuşsa bize olmuş, ara yerde.
(yeni şiirler, 1954 [varlık yayınları])
devamını gör...
2.
farsça: dört çivi
çar- dört
mıh- çivi
çar- dört
mıh- çivi
devamını gör...
3.
son isa bükücü.
devamını gör...
4.
eski zamanlarda adi suçlardan suçlu bulunan kişileri cezalandırmak amacıyla kullanılan, küçük t harfine benzer çapraz bir şekilde birbirine tutturulmuş iki tahtadan oluşan düzenek.
suçlu kişi, çarmıha gerilmeden önce kırbaçlanırdı. daha sonra boynuna, işlediği suça ilişkin bilgi veren bir levha asılarak, çarmıha gerileceği yere kadar kendi çarmıhını sırtında taşıması sağlanırdı.
suçlu kişinin kolları iki yana doğru açılır ve kişi el bilekleri ile ayaklarından çarmıha çivilenirdi. kan kaybı kişiyi öldürecek düzeyde olmazdı. kişi, vücudunun ağırlığını kolları ile taşıyamadığı için göğüs kafesinin çökmesi sonucu boğularak ölürdü. eğer suçluya "iyilik yapmak" ve onu hemen öldürmek istenirse, bacak kemikleri kırılarak ölüm çabuklaştırılırdı çünkü bu kemikler kırıldığında vücudun çökmesi daha kısa sürerdi.
bu cezalandırma yöntemi aslında son derece aşağılayıcı bir yöntem olarak kabul edilirdi. çarmıha gerilen kişi tamamen çıplak olurdu. adi suçlar ve devlete isyan edenler için uygulandığından, zaten çarmıha gerilenler halkın gözünden düşmüş kişilerdi. hz. isa'yı cezalandırmak amacıyla böyle bir yöntem de, onu halkın gözünde küçük düşürmek için özellikle seçilmişti. *
aslında hristiyanların, bu cezalandırma şeklinin kişiye yönelik aşağılayıcı içeriği nedeniyle, çarmıh mevzusunu utanç verici olarak kabul ettiği ve çarmıha gerilmeyi temsil eden haç sembolünün birkaç yüzyıl boyunca pek de ortalıkta görünmediği söylenir.
suçlu kişi, çarmıha gerilmeden önce kırbaçlanırdı. daha sonra boynuna, işlediği suça ilişkin bilgi veren bir levha asılarak, çarmıha gerileceği yere kadar kendi çarmıhını sırtında taşıması sağlanırdı.
suçlu kişinin kolları iki yana doğru açılır ve kişi el bilekleri ile ayaklarından çarmıha çivilenirdi. kan kaybı kişiyi öldürecek düzeyde olmazdı. kişi, vücudunun ağırlığını kolları ile taşıyamadığı için göğüs kafesinin çökmesi sonucu boğularak ölürdü. eğer suçluya "iyilik yapmak" ve onu hemen öldürmek istenirse, bacak kemikleri kırılarak ölüm çabuklaştırılırdı çünkü bu kemikler kırıldığında vücudun çökmesi daha kısa sürerdi.
bu cezalandırma yöntemi aslında son derece aşağılayıcı bir yöntem olarak kabul edilirdi. çarmıha gerilen kişi tamamen çıplak olurdu. adi suçlar ve devlete isyan edenler için uygulandığından, zaten çarmıha gerilenler halkın gözünden düşmüş kişilerdi. hz. isa'yı cezalandırmak amacıyla böyle bir yöntem de, onu halkın gözünde küçük düşürmek için özellikle seçilmişti. *
aslında hristiyanların, bu cezalandırma şeklinin kişiye yönelik aşağılayıcı içeriği nedeniyle, çarmıh mevzusunu utanç verici olarak kabul ettiği ve çarmıha gerilmeyi temsil eden haç sembolünün birkaç yüzyıl boyunca pek de ortalıkta görünmediği söylenir.
devamını gör...
5.
6.
7.
devamını gör...
8.
çarmıh, farsça çehar(dört) ve mıh(büyük çivi) sözcüklerinin birleşiminden oluşan, antik çağ'da özellikle roma imparatorluğu tarafından romalı(latin) olmayan barbarlara siyasi sebeplerden dolayı uygulanmış vahşi bir cezalandırma yöntemiydi. çarmıh, "dört çivi" demek olup birbiri üzerine çapraz konmuş iki tahtadan oluşan darağacıdır yani. hz. isa'nın m.s. 33'te romalılar tarafından çarmıha gerilmesinin sebebi antik yunan'daki pharmakos(günah keçisi) ile bağlantılı olarak insanlığın günahlarını sırtlayıp kendini haçta feda etmesi masalı değil tam tersine kendisinin yahudilerin kıralı olduğunu iddia etmesi ve roma'nın siyasi bütünlüğünü bölmesiydi yani isa'nın olayı dini değil aksine siyasidir. isa'nın gerildiği çarmıh üzerinde yahudilerin kralı nasıralı isa anlamına gelen iesus nazarenus rex iudaeorum'un kısaltması olan inri yazar.
islam'a göre isa'nın çarmıha gerilmeyip allah tarafından gökyüzüne yükseltilmesinin sebebi, tevrat'a göre çarmıh gibi darağacında infaz edilmiş kişinin lanetli sayılmasındandır.* mantıken* dine göre peygamber ya da mesih olduğu iddia edilen kişi, lanetli olamaz.
islam'a göre isa'nın çarmıha gerilmeyip allah tarafından gökyüzüne yükseltilmesinin sebebi, tevrat'a göre çarmıh gibi darağacında infaz edilmiş kişinin lanetli sayılmasındandır.* mantıken* dine göre peygamber ya da mesih olduğu iddia edilen kişi, lanetli olamaz.
devamını gör...
9.
10.
antik donemde 1 cok seye derlerdi.
yani asmak, kaziga oturtmak falan hepsi carmiha germek diye geciyor.
mesela kuran'da da, "cross" var. firavun carmiha geriyor falan.
ama burda bahsi gecen carmih, haça germek degildir. kaziga oturtmak, asmak gibi farkli anlamlar verir.
yani asmak, kaziga oturtmak falan hepsi carmiha germek diye geciyor.
mesela kuran'da da, "cross" var. firavun carmiha geriyor falan.
ama burda bahsi gecen carmih, haça germek degildir. kaziga oturtmak, asmak gibi farkli anlamlar verir.
devamını gör...
11.
haksızlığımdan çarmıha gersinler beni.
çünkü acı boyum' aştı, taştı bendinden.
bülbülün kanlı dilinden dersinler beni.
çünkü baktığım aynalar şaştı kendinden.
çünkü acı boyum' aştı, taştı bendinden.
bülbülün kanlı dilinden dersinler beni.
çünkü baktığım aynalar şaştı kendinden.
devamını gör...
12.
arkadaş zekai özger'in hüzün mevsimi şiirinde muhteşem bir metafor olarak kullandığı cezalandırma şeklidir;
geceyi çarmıha geriyorum kimseler tapmıyor
hüznümü ölçeğe vuruyorum yüreğine sığmıyor
her şey ne kadar olabilir meraklanıyorum
yüzüme dokundukça tırnaklarım kanıyor
yalnızlığımı hüznümle yoğuran gece
öyle basitsin ki sen bütün şiirlerin içinde
biliyorum. biliyorum bunu da biliyorum
gökteki yıldızlar kadar dizeler yazılsa da
kendime kendimden başka kendim yok
ne utancımı kuşanan bir sevgi
ne çirkinliğimi öpen bir kız
yalnızlığımdan yalnızlığım yalnız
geceyi çarmıha geriyorum kimseler tapmıyor
hüznümü ölçeğe vuruyorum yüreğine sığmıyor
her şey ne kadar olabilir meraklanıyorum
yüzüme dokundukça tırnaklarım kanıyor
yalnızlığımı hüznümle yoğuran gece
öyle basitsin ki sen bütün şiirlerin içinde
biliyorum. biliyorum bunu da biliyorum
gökteki yıldızlar kadar dizeler yazılsa da
kendime kendimden başka kendim yok
ne utancımı kuşanan bir sevgi
ne çirkinliğimi öpen bir kız
yalnızlığımdan yalnızlığım yalnız
devamını gör...