başlığın devamı ... ve sonuçları olacaktır.

almanca hocama obez dediğim için okul bahçesine 20 tane ağaç dikme işini verdiler yapmazsam disiplinlik olacaktım ve yaptım sonra da hocadan özür diledim ama kendilerinin obez olduğu gerçeğini değiştirmez.

ama hocanın yaptığı iyiliği 21 yaşını geçince anladım.
devamını gör...
büyük bir saygısızlık yapmadım, konuştuğum gerekçesiyle çok cetvel yedim ama. birde hocanın saçma sapan bir tepkisine güldüğüm için sinirlendi. o daha çok sinirlendi ben daha çok güldüm... bana kafayı takmıştı oysa çok örnek bir öğrenciydim!
devamını gör...
aslında saygısızlık değildi ama saklayamadığım için ona dönüşmüştü. -_- yoksa öğretmeni sevsem de sevmesem de bu tarz itici durumlara girmem.

lise 1-2'de haftada tek saatlik bir ders vardı. (adını hatırlamıyorum.) öğretmenimizin genel ruh hâli sinirliydi ve kız olsak dahi bağırmaktan veya ele vurmaktan çekinmiyordu.
bir ara bu ders öncesi teneffüste arkadaşlarımdan biri sakız dağıtmıştı. (normalde alır cebime koyar okul çıkışında çiğnerdim.) o an çiğneyesim geldi ve çiğnedim. teneffüs çaldı, öğretmen girdi, sakız hâlâ ağzımda. zaten sessiz çiğnediğim için çokta sıkıntı olmadı ama ders başladıktan 10-15 dk sonra ben orta sıranın en önünde otururken gel sen unut sakızı, biraz şişir ve kitaptan kafanı kaldırırken öğretmenle göz göze gel. göz göze geldiğimiz an gözlerimi şaşkınlıktan baya açıp dondum. içimden "allah kahretmesin, okulda ilk kez çiğneyesim geldi ve onda da hemen yakalandım. sctıkkk." derken öğretmen de gülerek "gördüm seni, gel gel." dedi güler ama kızar tonda. göz göze gelme olayıyla domatese bağlamasaydım bunda bağlardım. ben onun yanına gitmeden ilk çöpe uğradım sonra gittim. anlasın bile isteye bir niyetim yoktu yani. "özür dilerim." dedim mahcup bir sesle. öğretmen "yaklaş." dedi. yaklaştım, "ben size dersimde sakız çiğnemek yok demedim mi?" derken ben kısık tonda "dediniz." demiştim. elime çocuğa vurur gibi vurmuştu ve "yerine geç." demişti. sınıf gülmüştü ama ben ağrıtacak şekilde vurmuş gibi üzgün ve modsuzdum.
tek ders olmasına rağmen çalışkan ve bu tarz olaylara girmeyecek biri olduğumu biliyordu. ve sinirli olsa bile güler hâli aklı başında ve çalışkan bir öğrencinin hatasını görmekten zevk duymasıydı. tek ders diye kimse önemsemezdi ama biz öndekiler dersi işlerdik onunla. öğretmenle bazen şakalaşma şeklinde uğraşırdık. (arada şakacı modunda olurdu.) ödeşmek onu memnun etti sanırım. (:
önemli olan bunlar değil tabi, bile isteye olmasa da yanlıştı sonuçta. bir de ben genelde kurallara saygı duyan biriyim pek çiğneme olayına girmeyince ilk olayımda patlak verdim böyle. sonra bir daha hiç yeltenmedim zaten. saklama olayına girmek benim neyime? bir de hem çiğne hem de patlatma olayında denk gel bu daha çok rezillikti, bilerek saygısızlık yapanlar gibi görünüyordum resmen ama allah'tan az çok beni tanıyan bir öğretmene denk gelmiştim de abartmadı.
sınıf, öğretmenin verdiği tepkiyle şoka girmişti "oha lan ne demek asra sakız çiğniyor? hem de bu derste mi yapmaz o." vs. diye fısıltılar dönerken ayağa kalktığımda kesilmişti. sessiz, sakin ve akıllı olunca kimse beklemiyordu. ve öğretmen elime vurup beni yerime yollarken sınıfta sinsice gülenler vardı. ben de onlara şeytanca bir gülüş göndermiştim. "bu sizinki daha fena olacak o yüzden sıkıntı yok." gülüşümdü.
dersin devamında öğretmenin yüzüne bakamaz hâldeydim. çok utanç içindeydim resmen. ve bu tarz davranışların yapılması o öğretmene olan prestiji etkiliyor sınıf içinde. kendisi tepki vermeseydi azıtırlardı. o yüzden içimden"keşke sert vursaydı, amacım bu değildi." diye düşünüp ağlamaklı olmuştum. sonra "madem öyle oldu, sen harekete geçeceksin. saygısızlığa gerçekten yeltenmiş olanlara göz açtırmayacaksın. adamın sağladığı saygınlığı koruyacaksın." demiştim kendime. ve elimden geleni yapmıştım yani, bu sınıf arkadaşlarımı tehdit etmeme neden olmuştu ama umrumda değildi. (onları sevmezken önümde açık vermelerini ben söylemedim. en önde oturmama rağmen çoğu öğrencinin ne halt yediğini bilirdim çünkü gözlemci olmak bunu gerektirir.)
olay korkudan değildi gerçekten haksız olduğumu bildiğimden ılımlıydım yoksa korku salan öğretmenlerle bazen zıtlaşabiliyordum ama saygı içinde tabi ki. birini de şikayet etmiş ve ettirtmiştim. girdiği başka sınıflarda da aynı şeyleri yaptığını duymuştum ve bu elimi güçlendirmişti.(bariz haksızlığa hiç gelemem ve notlarla tehdit veya baskı olaylarına.) öğretmenler dışında müdür yardımcılarıyla da aram iyiydi. çevre oluşturma derdine düşmeden hep çevrem olurdu. bu değişik bir şey.
başka olayım da yok...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çocukken öğretmenlerimize yaptığımız saygısızlıklar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim