1.
kim young-ha'nın bir katilin güncesi isimli etkileyici romanında geçen, zamana ve kadere bağlı bir tehlikedir.
romanın anlatıcısı ve bir seri katil olan byıonğsu alzheimer'a yakalanınca çok yüklü bir hayat sigortası yaptırmaya karar verdiğinde kırklı yaşlarında olan sigortacı kadın onu kendi için de biraz para ayırması konusunda uyarır. çünkü insan çok uzun yaşama riskine karşı da tedarikli ve tedbirli olmalıdır.
bu paragraftan sonra bu konuyu düşündüm. ölmek gibi bir planım olmadığı ve büyük ihtimalle de ölmeyi asla başaramayacağım için bu uyarı benim de kulağıma küpe oldu. çok yaşamak güzel bir şey değil, bunu zaten biliyordum. ölümsüzlükten korkumsa vampirle görüşme filmi ve ölüm bir varmış bir yokmuş kitabından sonra başlamıştı çoktan.
çok uzun yaşarsa insan yavaş yavaş tüm sevdiklerinin ve tanıdıklarının ölümüne şahit olacaktır. bu travmatik anlara alışmak belki mümkün olur her bir ölümle ama her bir ölümden sonra biraz daha tenhalaşmak alışılabilir bir şey değildir sanki.
böyle yalnızlıklara düşen bir insan bir de aldığı yaşlarla birlikte sırtına yüklenen zorlukları taşımak zorunda kalınca hayat -eğer buna hala hayat diyebilirsek- çekilmez bir hale gelecektir.
işte böyle anlar için insan kıyıya köşeye bir miktar para ayırmalıdır. kefen parası gibi bir miktardan bahsediyor değilim. ölmeyi beklerken ve ölüm godot'ya öykünürken rahat yaşamayı sağlayacak bir meblağ akıllıca bir birikim olacaktır.
kendine ait bir evde, yeterli miktarda bir para ile ve bu paranın sağlayacağı avantajlarla ölümü bekleyen insan zamanı geldiğinde ölümle de baş edebilir. belki kazanabileceği bir savaş olmaz bu ama yine de direnmeden teslim olmayacak kadar bir güç kalacaktır bedeninde.
çok uzun yaşamak bir risktir ve eğer bu riski almazsak ya da bu riske karşı tedbirli olmazsak hayat çekilmez olur, ki zaten çekilmezdir.
romanın anlatıcısı ve bir seri katil olan byıonğsu alzheimer'a yakalanınca çok yüklü bir hayat sigortası yaptırmaya karar verdiğinde kırklı yaşlarında olan sigortacı kadın onu kendi için de biraz para ayırması konusunda uyarır. çünkü insan çok uzun yaşama riskine karşı da tedarikli ve tedbirli olmalıdır.
bu paragraftan sonra bu konuyu düşündüm. ölmek gibi bir planım olmadığı ve büyük ihtimalle de ölmeyi asla başaramayacağım için bu uyarı benim de kulağıma küpe oldu. çok yaşamak güzel bir şey değil, bunu zaten biliyordum. ölümsüzlükten korkumsa vampirle görüşme filmi ve ölüm bir varmış bir yokmuş kitabından sonra başlamıştı çoktan.
çok uzun yaşarsa insan yavaş yavaş tüm sevdiklerinin ve tanıdıklarının ölümüne şahit olacaktır. bu travmatik anlara alışmak belki mümkün olur her bir ölümle ama her bir ölümden sonra biraz daha tenhalaşmak alışılabilir bir şey değildir sanki.
böyle yalnızlıklara düşen bir insan bir de aldığı yaşlarla birlikte sırtına yüklenen zorlukları taşımak zorunda kalınca hayat -eğer buna hala hayat diyebilirsek- çekilmez bir hale gelecektir.
işte böyle anlar için insan kıyıya köşeye bir miktar para ayırmalıdır. kefen parası gibi bir miktardan bahsediyor değilim. ölmeyi beklerken ve ölüm godot'ya öykünürken rahat yaşamayı sağlayacak bir meblağ akıllıca bir birikim olacaktır.
kendine ait bir evde, yeterli miktarda bir para ile ve bu paranın sağlayacağı avantajlarla ölümü bekleyen insan zamanı geldiğinde ölümle de baş edebilir. belki kazanabileceği bir savaş olmaz bu ama yine de direnmeden teslim olmayacak kadar bir güç kalacaktır bedeninde.
çok uzun yaşamak bir risktir ve eğer bu riski almazsak ya da bu riske karşı tedbirli olmazsak hayat çekilmez olur, ki zaten çekilmezdir.
devamını gör...
2.
bebeklikteki gibi bez bağlanma dönemine girilebilecek riskli bir hayat dönemi. bir de tanıdığın herkesin dünya değiştirmesi ve yalnızlıktan sıkılma söz konusu.
devamını gör...