düğünlerin saçma oluşu

gençken saçma geliyordu şimdi öyle gelmiyor. ne var yani, hep beraber saatlerce eğlenilebilir.
para dediğini harcamazsan ne işe yarar.
pandemi bitsin başlasın düğünler inşallah.
ankaralılar'ın en sevdiğim özelliği düğün sevmeleri. davullar, zurnalar...
mahalleyi yıkmalarını bile özledim valla.

düğünün nasıl olduğuna bağlıdır. saçma sapan adetler abartılar, gereksiz harcamalar vs. falan var ise boş iştir, saçmadır.

düğün dediğimiz şey yıllardır görmediğin ve/veya sevmediğin akrabanı çağırmak ise eğer ben de karşıyım. ne gerek var milleti mi eglendircem? bide hiç bişey beğenmeyip bir sürü kulp bulacaklar her şeye. o paraya ne içilir ne gezilir var yaaa..
ama şöyle al sevdiğin arkadaşlarını, aileni sevdiklerini en eğlencelisinden yap düğününü kardeşim. bir kere evleniyosun. sen mutlusun, seni sevenler mutlu. işte burda 'millet evleniyor biz niye halay çekiyoruz yav ?' sorusu ortadan kalkıyor.
sevdiklerin olsun az olsun tatlı olsun. olmasın mı ?

gerçekten yani ne gerek var. tamam yine aramızda eğlenelim ama abartmayalım şu işi yaa*

düğün yapmadan nikahtan evlendim, hiç de eksikliğini hissetmedim. zaten düğünlere gitmekten hiç hoşlanmıyorum, çoğu insanın sırf düğün masraflarını karşılayamayacağını düşündüğü için evlenemediğini bilerek düğünler güzeldir, hoştur diyemem. allahtan pandemi oldu da o bahaneyle gençler, toplumun düğün baskısından uzak düğün masrafı olmadan evlenebildiler.

yine bir umut sarıkaya karikatürünü aklıma getiren başlık:

20 yaşındayım bir sürü düğüne gittim ama bu zamana kadar sadece jandarma kuzenimin düğününde eğlendim malum asker doluydu 20 senede 1 tane tutturdum.

(bkz: işte fazilet işte feraset işte başlık işte adam gibi adamlık)

her iki yönde fikir belirtmenin de yeterince bayat kaçtığı gereksiz bir tartışma konusu. üzülmeyin ve de tartışmayın. iki yolu da deneyebilirsiniz. ne de olsa hayatınızda "üç, bilemediniz dört defa evleneceksiniz"

saçmadır. elalem pistte oynar sana düğün borcu kalır.

köy düğünleri hariç de lan.

düğünden ziyade abartılan bir takım
geleneksel zorunluluklar. gelenekselleştirilmiş bir takım şeylerin insan üzerinden zorunlu hale getirilmesi.

saçma tabi iki kişi resmi şekilde sevişecekse ben niye seviniyorum yada ben sevişeceksem onlar niye seviniyor. empati kuramadığım bir olaydır düğün.

düğün masrafı yapacağıma balayına harcarım paramı diyenler

içeriği saçma evet bu doğru ama bu büyük büyük eğlenceler; güzel şenlikler. hep partilesek keşke. bazen gerçekten şeyma'lara özeniyorum..

saçmalıktan çok gereksiz bence. o kadar para verip ömrümde bir kere göreceğim akrabalarıma göbek attirmaktansa ülkemi gezerim daha iyi.

katiliyorum, çok saçma, evleniyorlar hadi toplanıp müzik calip oynayalım. bu nasıl bir saçmalık. mutlu bir gün değil o gün.

saçma..
bir sürü gergin ve süslü insan. uzun uzun süzmeler, yapmacık ayak üstü sohbetler. zorunlu gülümseme, tatlı su edebiyatı yapma. çok yakışmışlar maşallah..
saatlerce, kendini ait hissetmediğin bir ortama ayak uydurma çabaları. gelin ve damadın bu mutlu gününde, stresten kesik kesik soluk alışlarına şahit olmak. ortama ayak uydurmayı bilen allı pullu insanların sahne şovlarını izleyip kendini eksik hissetmek. halay çekerken küçük serçe parmağını kaybetmek. insanların suratlarını bakarsan ortamı anlamaya çalışırsan kafan yanar. ben çifte telli oynarken bile biraz sonra mutsuzluktan ağlayacakmış gibi boş boş etrafa bakan insanlar gördüm.
ben ne insanlar gördüm, o üstündeki elbise ne öyle.*
düğünü benim gibi görüyorsanız, yapmayın ama yapana da mani olmayın. bir arkadaşa bakıp çıkacağım diyerek girip çıkın tek tavsiyem bu.

düğünler absürdizm akımının en önemli temsilidir.

o kadar çok kınadım ve istemedim ki.... kesinlikle merdivenalti bir düğün salonunda döner ve üzümlü menü * eşliğinde evleneceğim.

düğünler erkeğin bakire bir kadınla evlendiğini ilan etmek için yapılan küçük törenlerdir.

daha önce evlenmiş bir kadın ikinci evliliğinde gelinlik de giymez genelde bu sebeple.

evet saçma. zaten ne anlamlı ki bu boktan dünyada?