e-kitap okumak

tabiki bir kitabın size werdiği o koku hoş duygu tutku yaşanmışlıklar yok ...
kitapı alır sayfalarını karıştırırsınız
bazen sizi anlatan cümleleri fosforlu kalemle çizer araya güzel kitap ayraçları yerleştirirsiniz
elinizde grurla tutarsınız
akşam kahwenizi alır kanepenizde bir yandan kitabınızı okur bir yandan kim bilir nerelere gidersiniz ws
bir çok şey yazılabilir kitapla ilgili
o hissettiklerinizi karşılamaz ama birçok kitabı küçük bir uygulama ile cebinizde elinizde taşırsınız kitaplığınızda belki o kadar kitap sığmayabilir yada bir sürü kitap a sadece bir tık uzakta olmanın awantajını yaşarsınız tabiki bazı kitaplarında malesef piyasada bulamama sebebide war tabiki fiyatlarda etkili malesef bende ara sıra e kitap dan uararlanıyorum ama okurken çok fazla heyecan duyamıyorum ister istemez...

benim kitap kokusu, sayfa çevirme hazzı, illa elimde tutacağım, kütüphanemde duracak gibi fantezilerim olmadığından kolaylıkla alışabildiğim hatta çok daha rahat bulduğum bir olaydır. çünkü benim için önemli olan olabildiğince çok kitap okumak, istediğim kitabı istediğim zaman okuyabilmekti. ayrıca öğrenci olduğumdan istediğim her kitabı kolaylıkla alamıyordum, malum kitap fiyatları... d&r'ın türkiye'ye getirdiği ve türkçe dil desteği olan kobo e-readerımla bu yola baş koydum. yukarıda birkaç kişi telefonundan okuduğunu söylemiş e-kitapları ancak çok yakındır hepsinin gözlerinin bozulması. e-kitap okunacaksa mutlaka bir e-reader (elektronik kitap okuyucu) edinilmeli. sektörün başını çeken kobo ve kindle gibi markaların yanında ülkemizde bir çok alternatif marka da yerini almaya başladı.
şu an her ne kadar ilk bakışta pahalı gelse de ömürlük aletler bunlar ve sahip olduğu teknoloji dolayısıyla hakkını veriyor. hem evinizde yer kaplamıyor hem kağıt israfını önlüyor hem de kolayca binlerce kitabı yanınızda taşıyabiliyorsunuz. ayrıca sunduğu teknolojiyle göz yormayıp, aydınlatma özelliğiyle de geceleri ışıksız okumanıza yardımcı oluyor. yazı boyutunu, stilini istediğiniz gibi ayarlayabiliyorsunuz üstelik.
şuradan e-reader ve normal kitap karşılaştırmasıyla diğer teknik özellikleri ve size sunduğu kolaylıkları daha detaylı öğrenebilirsiniz.
benim asıl değinmek istediğim nokta türkiye'deki e-kitap sektörünün çok zayıf olması. çoğu yayınevi yan gözle bile bakmıyor bu tür olaylara, her ne kadar etik olmasa da biz okuyucuları farklı yollara teşvik ediyor. acilen e-kitap bilinci geliştirilmeli.

kitap okuma süremi yarı yarıya düşürür. biraz fazla ekrana baksam gözlerim eriyecekmiş gibi hissederim . bu nedenle normal kitaplarımla devam ediyorum .

kitap okumanın her türlüsü güzel elbette ama ben karton kapaklardan yanayım. okuduğum kitap, kitaplığımda dursun isterim.

beceremediğim garabet durum. bir türlü yapamıyorum, dikkatim dağılıyor, cümleler kafamda toplanmıyor

kitap kokusunu almadan okunmaz arkadaş

deneyimlemek için nook'ta okumalık sevgili arsız ölüm kitabını aradığımdır. (bkz: latife tekin)

okunan e-kitap için şu ana kadar hiç ağaç kesilmemiştir.

"kitap kokusu" fantezisinin aksine gayet kolay ve pratik olan kitap okuma stili.
binlerce kitabı yanınızda taşıyabilirsiniz, herhangi bir ham made-basım-dağıtım maliyeti olmadığından daha uygun fiyatlıdır. herhangi bir aydınlatmaya ihtiyacı yoktur ki zifiri karanlıkta bile okuyabilirsiniz. parlaklığını-rengini keyfinize göre değiştirebilirsiniz...

ışıksız ortamda da kolaylıkla okunabildiğinden akşam uyumadan e-kitap okumayı tercih ederim. kobo markasının bir e-kitabı var bende ve ışık vs ayarlarını yapınca rahatsızlık vermiyor. 500 sayfalık bir kitap elinizde rahatsızlık verebilecekken bu çok daha hafif. en favori özelliği de bence, istediğiniz kitabı saniyeler içerisinde alabilmeniz, kargo derdi yok. tabii ki her kitabın e-kitabı olmayabilir, seçenekler daha sınırlı.

çok uzun zamandır basılı kitap okumadım. e-kitapların birçok avantajı var; en önemlisi, binlerce kitabı her gittiğiniz yere yanınızda götürebilirsiniz. ıslanmaz, kaybolmaz, yırtılmaz, solmaz, ödünç verince geri gelecek mi diye düşündürtmez, yer kaplamaz vs. diğer önemli avantajı ise üzerine istediğiniz kadar not alabilir veya önemli gördüğünüz yeri vurgulayabilir veya bunlar üzerinde kolayca değişikliğe gidebilirsiniz. basılı kitapta bunu çok sınırlı bir biçimde yapabilirsiniz. kitaba dokunacaksın, kokusunu alacaksın gibi masumca romantikliğin bende hiçbir karşılığı yoktur.

2016 yılında aldığım kobo glo hd modeli e-kitap okuyucumla halen ara sıra yapmayı sürdürdüğüm eylem.

özellikle sık seyahat ettiğim ve ülke dışında geçirdiğim zamanlarda kobo'nun türkçe kitap arşivini sık sık kullandım. siz de türkçe yayınlara erişmek istiyorsanız tavsiye edebilirim. bu arada başka bir e-kitap okuyucu kullanmadığımı da not etmeliyim. bununla birlikte zorunda kalmadıkça korsan kitap okumayı tercih etmediğim için kitaba yatırdığım paradan çok da tasarruf ettiğimi söyleyemem.

son olarak bu cihazı edindikten sonra iyice anladım ki ben de o kitap kokusunu seven, fiziksel bir kütüphaneyi şu dünyadaki pek az şeye değişecek olan, sayfaların pürüzlü yüzeyini parmaklarımla hissetmek isteyen bir basılı kitap fetişistiymişim. dolayısıyla kullanımı keyifli olsa da ancak basılı olarak erişemediğim kitapları okumak için veya bir yere giderken yanımda kitap taşıyamayacağım durumlarda kullanıyorum. yine de bir e-kitap okuyucu aldığım için hiç pişman olmadım.

dipnot: biz romantikleri de seviniz efendim. bizler ki binlerce yıl sonrasını anlatan bir asimov romanında, gazete hışırtısı betimlendiğini okuyunca yüzünde bir gülümseme görebileceğiniz insanlarız. bizi hor görmeyiniz.

bu e-kitap olayini sevmiyorum, sevemiyorum. asla ciltli bir kitabi okumak kadar zevk vermiyor. begendigin cumlelerin altini cizemiyorsun mesela, yanina yoresine not ilistiremiyorsun, sayfayi evirip cevirip yipratamiyorsun, okunmusluk gostergesi katamiyorsun, okumanin verdigi o manevi doygunlugu hissedemiyorsun. dosyalar zamanla elektronik alette unutulabiliyor ama kitap kutuphanede bir sekilde varligini hatirlatiyor. gozun ilistikce, hosuna giden her bir cumlesi aklinin ucundan geciyor... birde kitap kokusu denilen bir sey var onu da hissetmek insani ayri bir mutlu ediyor galiba.

lise ve üniversitede kitaba para yetiştiremediğim zamanlarda online bulup telefonuma indirmek sureti ile yaptığım eylem.
hatta türkçesini bulamadığım kitapları ingilizce okumaya çalışırken bi baktım ingilizce öğrenmişim.

sizi bilmem sevgili yazarlar lakin bana hep itici gelmekte illaki o kağıda deyicem, kitabı büküp cevircem, kaldığım sayfaları kıvırıcam... bu gibi durumlarda kendimi cağın gerisinde kalmış gibi hissediyorum ama ne biliyim her şeyin orjinali daha cok hoşuma gidiyor.

çok uzun bir zaman önce amazon kindle paper white 2 almıştım. şimdiki teknolojiye kıyasla hesap makinası kalabilecek düzeyde, fakat yanımda 750 tane kitap taşımam ve her istediğim yerde açıp okumam bir başka. gözleri de yormuyor ayrıca.

reel kitaptan aldığım hazzı alamasam da mali durumum ve kitap fiyatları nedeniyle yapmak zorunda olduğum eylemdir. sayfa sayfa gezip bedava epub kitap bulmaya çalışmak falan da ayrı bi lezzet tabi meraklısına(!)

benim için büyük challenge doğrusu.

e-kitap okumayı tercih etmiyorum . gözlerim bunun için müsait değil. en doğrusu normal sayfası olan normal kitap okumadır.

denemek istiyorum fakat cihazlar çok pahalı gerçi kitaplar da pahalı :(.