bugün, henüz yeni evlenmiş sayılan akrabalarımın doğacak çocuğunun down sendromlu olacağını öğrendiğimden beri aklıma takılan sorunsal. gerçekten de bir anne veya baba olarak içinde sıkışıp kalabileceğiniz en zor vicdani ikilemlerden birisi de budur herhalde.

yine de dürüst bir cevap vermem gerekirse, sanırım o çocuğun dünyaya gelmesini istemezdim ve kürtaja başvururdum. bunun için taş kalpli ya da engelli düşmanı da olmayacağım. çünkü bu dünya onlar için doğru bir yer değil. engelliler için tasarlanmamış bir dünyada, hor görülecek, evlenemeyecek, sınıf arkadaşlarının ve toplumun kendisine çekinerek ve acıyarak baktığı bir çocuğu, bu dünyaya getirmek, ona yapabileceğimiz en büyük zalimliklerden biri olurdu herhalde. yine de bilmiyorum. belki de vicdanım el vermeyebilirdi.

siz böyle bir durumda ne yapardınız sayın yazarlar? düşüncelerinizi merak ettiğim başlıktır.
devamını gör...
ben istemezdim zaten doğurmak gibi bir özelliğim yok.
devamını gör...
bir kişiyle evlenmeden önce kesinlikle konuşulması gereken konudur. bana kalırsa kesinlikle kabul etmem diyebilirim
devamını gör...
bu bana göre benim karar verebileceğim bir durum değil. o çocuk adı üstünde çocuk diyoruz can bulduktan sonra benim doğursam mı doğurmasam mı diye düşünme hakkım da haddim de yoktur.bununla beraber tabi ki herkes sağlıklı bir çocuk dünyaya getirmek ister, kimse tersini düşünmez. ama dünyaya gelecek olan çocuğu doğurmamak resmen onun elinden yaşam hakkını almak demektir buna gerçekten hiçbirimizin hakkı yok bence.
devamını gör...
kesin yargıya varılabilecek bir konu değildir. hamileliğin ilk zamanlarında bir sürü test ile bunlar öğrenebiliyor, dolayısıyla siz istemezseniz eğer doğurmama kararı aldığınız sadece hücreler bütünü oluyor, bir çocuk değil yani. bomboş bir duyar ile, yaşam hakkı vs demeyin.

doğurduktan sonra özel ilgi gerektirir, sürekli sizden bir şeyler bekler. öğrenildiğinde, varsa partneriniz de , evet ilgileniriz gerekirse şehir değiştirir eğitim almasını sağlarız diyebiliyorsa ve imkan varsa neden doğurulamasın. ama sefil olacak çocuklar yaşam hakkı bahanesi ile doğurulmamalıdır.
devamını gör...
bu başa gelmeden anlaşılacak bir şey olmadığı gibi bugün verilen cevabın durumun gerçekleşmesi halinde yerinde yeller eseceği durumdur.
iki yıl önce ablama 27 haftalık bebeğinin muhtemelen doğum sırasında ya da atlatsa bile muhtemelen daha bir yaşını görmeden öleceği söylendiğinde o çocuğun seçme şansının olmaması beni sarsmıştı. çok öfkelenmiştim ama ablamın da seçim şansı yoktu. sanırım öfkem kader ya da uhrevi bir şeye karşıydı.
mistik tarafı çok kuvvetli olan biri sayılmam. ama geçtiğimiz kadir gecesi aynı zamanda anneler gününe bağlanan geceydi, biliyorsunuzdur. bebeğin morgdaki halini görmek istemiştim çünkü hatırda kalmadı gerektiğine inanıyordum, gözümün önünden gitmedi uzun süre. o gece rüyamda onu gördüm. bana teşekkür etti, neden bilmiyorum. sanırım bu işlerin doğrusu yanlışı yok arkadaşlar. bir şeyler oluveriyor ve rota yeniden belirleniyor
devamını gör...
edebiyat kasmaya gerek olmayan sorunsaldır.
empati yaparsanız şunu fark edersiniz; o çocuk büyüdüğünde yaşıtlarım koşuyor, eğleniyor ama beni dışlıyorlar diyecek. yüzü sizin aldığınız bir gofretle her ne kadar gülse de hep o burukluğu yaşayacak. ben bu yüzden kürtaja sadece bu amaçla olumlu bakıyorum.
siz birilerini sevindirip kendi egonuzu "insaniyet, vicdan, sevap" gibi kavramlarla coşturacaksınız ama hiçbir zaman o çocukları anlamayacaksınız.
devamını gör...
evet çok iyi yetiştirilmiş engelli çocuklar var ama onlar bile illa ki ayrımcılığa uğruyorlar ne yazık ki, bazen bir insan ötekileştiriyor bazen engelliler için uygun olmayan yollar ötekileştiriyor. bu sorumluluğu alamazdım ve doğurmazdım. henüz doğmamış bir canlının yaşam hakkından söz edilemeyeceğini de belirtmek isterim vicdanı olarak yaşam hakkı varmış gibi gelebilir ama biyolojik olarak yoktur. genelde realist hareket eden bir kişiyim.
devamını gör...
engelliyi bırak, normal çocuk bile getirilmemeli şu dünyaya.
devamını gör...
doğururdum diye cevap verdiğim başlıktır. evlat bu... insan hiç kendi canına kıyabilir mi?
çocuk yetiştirmek zaten başlı başına bir mücadele. engelli olabilir ancak o da bir insan ve temel hakkımız olan yaşama hakkına sahip. ömrü varsa bu dünya için yaşamalı sonuna kadar. her şeye herkese rağmen bu dünyada var olmaya ben de varım demeye hakkı var gücü yettiğince.
sağlık öyle bir şey ki... ne zaman sahip olacağımız ya da onu ne zaman ne şekilde yitirebileceğimiz hiç belli değil. sağlıklı gözüyle baktığınız yavrunuz da gün gelir o sağlığını kaybedebilir. çocuk yaşta kansere yakalanabilir ya da bir kazada uzvunu yitirebilir. bu dünyada hiç bir şeyin garantisi olmadığı gibi sağlıkla kucağınıza aldığınız bebeğinizin sağlıkla yaşayacağının da bir garantisi yok ne 3 yaşındayken ne de 30 yaşındayken.
yaşadığımız dünya giderek daha da kötüleşiyor. kabul... ancak engelli bireyler için farkındalık yaratmak bizim elimizde. onunda kendini gösterebileceği ortamlar yaratmak, güvende hissedebileceği konfor alanları oluşturmak, onun eğitimine önem vererek bu dünyada yaşayabilmesi için çabalamak... yani bir çocuk nasıl yetiştirilmesi gerekiyorsa aynı şeyleri uygulayarak yetiştirmek. aradaki minicik fark onun biraz daha özel olduğunu bilmek sadece. gerisini sevgi halleder...
devamını gör...
yazdıklarım ne bomboş bir duyar ne de edebiyat yapıyorum. tanımımın başında da belirttiğim gibi bunlar "benim fikirlerim". ben nasıl benden önce girilen farklı görüşlere sahip tanımlar için nasıl konuşmam gerektiğini biliyorsam herkes bunu becerebilmeli. evet seçim hakkı "varsa" (bana göre olmayan) hala dediklerimi savunuyor olurdum. fakat seçme şansı olunmayan bir durum için zaten yapacak bir şey yoktur. seçme şansının olup olmaması iki durumu birbirinden tamamen farklı hale getirmektedir.
devamını gör...
dünyaya bir birey getirmek başlı başına bencillik olmakla birlikte, o bireyin bir de yaşamını kısıtlayacak şekilde engellere sahip olarak yaşamasına izin vermek ayrıca bencilliktir. ebeveyn olarak kesinlikle bakardım bu konuda hiçbir sorun yok hatta böyle engelli bir bireyi evlat da edinebilirdim ama henüz doğmadan kürtaj yapılabileceği zamanlarda engelli olduğu belliyse dünyaya getirmezdim.
devamını gör...
şimdi bazı insanlar şöyle düşünüyor acı çekecek dünyaya getirmezdim. peki hiç düşündünüz mü o çocuk ölmek ister miydi? tamam ben kabul ediyorum. engelinden rahatsız olup ötenazi olmak isteyen çok insan var ama bir o kadar da engeliyle barışık olup çok güzel şeyler başaran engelliler de var. bir insanın hayatını (buradaki cenin oluyor) o daha her şeyden habersizken belki yaşama tutunmak isteyecekken sonlandırmak doğru değildir. ayrıca çocuğun bir engeli varsa genelde bu ilk aylarda belli olmaz ve yasal olan kürtaj zamanını çoktan geçmiş olursunuz. ceninin hak ehliyeti başlar. onun yaşamına son veremezsiniz.
devamını gör...
fizyolojik olarak mümkün değil zaten geçiniz.
devamını gör...
doğururdum deyip kendi vicdanımızı rahatlatıyoruz. ama o çocuk öyle doğduğu için bu evrene her gün küfür etmeyecek mi, beni neden doğurdun demeyecek mi? fikrini de alamazsın ki doğmadan. e fikri alınsa zaten artık doğmuş, geri gönderilmesi imkansız... ben doğururdum, ama hayat onu doğduğuna pişman ederdi...
devamını gör...
emin değilim ama nefes alması mümkün olan birinin elinden bu hakkı almak çok zor bir karar olsa gerek. ben bununla yaşayamazdım.
devamını gör...
doğurmazdım, çok açık ve net.

çocuğun bakış açısından zaten düşünmüyoruz olayı hiç, kendi açımızdan bakıyoruz hep. fakat gözden kaçırdığımız bir nokta var: sonsuza dek o çocuğun başında olmayacaksınız. erkenden ölebilir ve onu tek başına bırakabilirsiniz bu dünyada. hiç kimse ona sizden iyi bakmayacak, ona karşı sizin kadar sabırlı olmayacaktır, emin olun. elbette sağlam bir çocuğun başına da her şey gelebilir, engelli değilse bile sonradan olabilir. onun için bile geçerli bu durum. kaldı ki aynı durum sizin için de geçerli. hem engelli çocuğunuz var hem de diyelim ki bir kaza geçirip siz de engelli oldunuz sonradan. ikinize birden kim bakacak? 3. bir kişi mi? bunu gerçekten isteyecek birini bulabilecek misiniz ya da birilerini buna mecbur mu bırakacaksınız?

karışık işler bunlar. fazlasıyla detaylı ve iyi düşünmek lazım. bencilliği bir kenara bırakarak...
devamını gör...
istemem, yazık çocuğa. ben önce ölürsem ona kim benim gibi bakar? kim ona benim gibi sevgi gösterir? hiç kimse.

"zaten içinde çocuk sevgisi olan biri bu dünyaya böyle bir zamanda bile isteye çocuk getirmez." bu söz bana değil, tanıdığım 49 yaşında bir hanımefendiye aittir.
devamını gör...
büyük konuşmak istemem ama doğurmazdım.

engelli insana bakmak kadar zor bi şey yok şu hayatta
devamını gör...
ben istemezdim. hem bu ebeveynler için çok büyük bir sorumluluk hem de o çocuk için engelin durumuna göre çok büyük bir çile olabilir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"engelli bir çocuğu doğurmak ister miydiniz sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim