#araştırma-inceleme
yazar: murat bardakçı
yayım yılı: 2015
tarihçi ve yazar murat bardakçı'nın, türk tarihinin önemli şahsiyetlerinden biri olan enver paşa'nın yaşamını bilgi ve belgeler ışığında ayrıntılı olarak aktardığı biyografik eserdir.
yayım yılı: 2015
tarihçi ve yazar murat bardakçı'nın, türk tarihinin önemli şahsiyetlerinden biri olan enver paşa'nın yaşamını bilgi ve belgeler ışığında ayrıntılı olarak aktardığı biyografik eserdir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "gören kör" tarafından 05.09.2021 12:38 tarihinde açılmıştır.
1.

murat bardakçı'nın 2015 yılında iş bankası kültür yayınları tarafından yayınlanan kitabıdır. kendisinin önsözdeki ifadesiyle "enver paşa'nın burada ilk defa yayınlanan özel evrakına ve birinci derece kaynaklara dayanan bu kitap, bir enver paşa biyografisi değil, enver'in 1918'in 1 kasım gecesi türkiyeyi terketmesi ile başlayan hayatını 1922'nin 4 ağustos'unda orta asya'nın ücra bir tepesinde noktalamasına kadar devam eden gurbetinin hikayesidir."
tarihi şahsiyetleri, kendi içi boş ideallerinin büyük kahramanları olarak aslen olmadıkları bir role sokmak ya da tam tersi, kendi kof fikirlerine aykırı olduğu için yerin dibine sokmak sanırım bizim milli hastalığımız.
enver paşa da maalesef bu hasta zihniyetten fazlasıyla nasibini almıştır. kimine göre türkçülük idealinin yılmaz temsilcisi, kimine göre faşist bir komutan ve siyasetçidir. bu kitap sayesinde bu iki ucun da gerçekleri yansıtmadığı görülecektir.
bana göre kitabın en zengin yanı, muhteva ettiği belgeler. bu belgelerin daha önce hiç yayınlanmamış olanlarını, murat bardakçı bizzat enver paşa'nın torunları aslı enver erdoğan ve osman mayatepek'ten almış. diğer etkileyici bölüm ise kitabın sonunda bulunan, ilk kez yayınlanan enver paşa'nın kara kalem çizimlerinin bulunduğu kısım. aşağıda bu bölümden bir kare paylaşıyorum:

enver paşanın naciye sultan'a olan tutkusu ise mektuplarından açıkça belli oluyor. enver paşa hangi koşulda olursa olsun, bazen yazacak kağıt bulamasa bile bir şekilde, neredeyse günü gününe bu mektupları göndermeye gayret etmiş. bir mektubunda,naciye sultan'a mektupları tertipli bir şekilde saklamasını tembihliyor. yani enver paşa bu mektupların ileride tarihi birer belge niteliğinde kullanılcağının farkında. kiminde kendini methettiği, kiminde faaliyetlerini anlattığı, kiminde ise naciyesine özlemini belirttiği bu mektupları edebi olarak da okunmaya değer nitelikte görüyorum.
25 temmuz 1922'de satılmış kışlağında yazdığı şu dramatik satırlar naciye sultan'a bir gün sonra yazacağı son mektuptan bir önceki mektubudur:

enver paşa'nın orta asya macerası daha çok bir turancılık, türkçülük idealini gerçekleştirme faaliyeti olarak görülür ve bir kesim tarafından fanatikçe methedilir. ancak ne belgelerde, ne kendi beyanlarında böyle bir sonuca ulaşılmadığı görülmektedir. enver paşa, turan ve turanistan ifadelerini birkaç kere kullanıyor, o da sadece coğrafi bir terim olarak. böyle bir idealden bahsetmek bir yana bilakis bu fikrin yanlışlığından bizzat bahsediyor.
enver'in türkmenistan yolculuğu bana göre tamamen kişisel çıkarlara dayalı bir kahramanlık öyküsü yazma girişimidir.
sonuç olarak ,yakın tarihimizde yer etmiş, ancak 3 kişinin yaşayabileceği maceralarla dolu hayatı 41 seneye sığdırmış böyle büyük bir şahsiyet hakkında araştırma yapmak isteyenler için iyi bir eser olduğunu düşünüyorum.
devamını gör...
