1.
1917'ye kadar görevini kaybetmiş bir organın kalıntısı olarak düşünülen hede. sonraları tıp geliştikçe anlamı çözülebilmiştir.
devamını gör...
2.
omurgalı canlıların beyin içinde yer alan serçe parmağın ucu büyüklüğündeki bir bezdir. uykuyu ve mevsimsel fotoperiyotları yoluna koyan melatonini salgılar. diğer ismi pineal bez olarak bilinir.
devamını gör...
3.
3. göz.
devamını gör...
4.
beynimizde melatonin kimyasalının salgılayan bölümdür.
devamını gör...
5.
eski çağlardan beri fiziksel ve ruhsal dünyaların birbirine bağlanmasında görevli olduğu düşünülen bir organ.
devamını gör...
6.
en gizemli organlarımızdan birisidir.işlevsiz bir kalıntı olduğu düşünülmüş başlarda. sonradan bazı hayvanlarda çıkarılınca mevsime bağlı üreme döngüleri kaybolmuş insanda da üreme üzerine etkileri olduğu düşünülüyor.ayrıca bağışıklığı arttırma,uykuyu uyarma,ruhsal durumu düzeltme,yaşamı uzatma gibi etkilerinin olduğu çalışmalar da var.
devamını gör...
7.
epifiz bezi,oldukça hassas bir ayara sahip biyolojik saat ve karanlıkta melatonin salgılayan rudimente bir yapıdır.17. yy'da rene descartes tarafından 'ruhun beden ile birleştiği nokta' olarak tanımlansa da aslında binlerce yıldır bu küçük bezin varlığından haberdarız.galen,epifizin 'beyinde düşüncenin akışını düzenleyen bir kapakçık' fonksiyonu yaptığını öne sürmüştür.uzunca bir süredir de meditasyon,trans,hipnoz gibi bireyin kendinden geçtiği durumların sebebi olarak epifizin uyarılması sorumlu tutuluyor.
fonksiyonel açıdan bakıldığında ise melatonin salgılanma miktarı ile ergenliğe geçiş zamanlaması arasında direkt ilişki olduğu görülür. örneğin kuzey ülkelerinde günler daha karanlık olmakta,bu nedenle daha çok melatonin salgılanıp ergenliğe daha geç girilmektedir.
karanlıkta artan melatonin'e sadece biyolojik değil, ruhsal anlamlar da yüklenir ve bu bağlamda geceleri ruh bağının daha güçlü olduğu söylenir.
fakat bu küçük bezden sadece melatonin salgılanmaz. 'ruh molekülü' adı verilen ve doğada çeşitli bitkilerden de elde edilebilen ünlü halüsinojen molekül 'dimetiltriptamin' de sabaha doğru,rüyaların görüldüğü uyku evresinde salgılanır. dmt mistik açıdan da oldukça anlamlıdır. doğumda ve ölüm anlarında maksimum düzeyde salgılandığı için bu küçük moleküle 'ruhun bedene girip çıkmasını salgılayan hormon' denildiği gibi bazı araştırmacılar tarafından 'iki ayrı dünyaya yani iki zıt âleme kapı açan bir molekül' olduğu da ifade edilir.çay veya tütsü formunda kullanılırsa kişi zamanın izini yitirir,yani zaman algısı değişir.
dolayısıyla epifiz bezi ruhun yuvası, düşünce kası, üçüncü göz, sezgi gözü, horus'un gözü,kutsal kase, unicorn boynuzu, merkür'ün asası gibi birçok topluluk tarafından verilen birçok isme sahip oldukça ünlü fakat hâlâ daha gizemini ısrarla koruyan muhteşem bir organcıktır.
fonksiyonel açıdan bakıldığında ise melatonin salgılanma miktarı ile ergenliğe geçiş zamanlaması arasında direkt ilişki olduğu görülür. örneğin kuzey ülkelerinde günler daha karanlık olmakta,bu nedenle daha çok melatonin salgılanıp ergenliğe daha geç girilmektedir.
karanlıkta artan melatonin'e sadece biyolojik değil, ruhsal anlamlar da yüklenir ve bu bağlamda geceleri ruh bağının daha güçlü olduğu söylenir.
fakat bu küçük bezden sadece melatonin salgılanmaz. 'ruh molekülü' adı verilen ve doğada çeşitli bitkilerden de elde edilebilen ünlü halüsinojen molekül 'dimetiltriptamin' de sabaha doğru,rüyaların görüldüğü uyku evresinde salgılanır. dmt mistik açıdan da oldukça anlamlıdır. doğumda ve ölüm anlarında maksimum düzeyde salgılandığı için bu küçük moleküle 'ruhun bedene girip çıkmasını salgılayan hormon' denildiği gibi bazı araştırmacılar tarafından 'iki ayrı dünyaya yani iki zıt âleme kapı açan bir molekül' olduğu da ifade edilir.çay veya tütsü formunda kullanılırsa kişi zamanın izini yitirir,yani zaman algısı değişir.
dolayısıyla epifiz bezi ruhun yuvası, düşünce kası, üçüncü göz, sezgi gözü, horus'un gözü,kutsal kase, unicorn boynuzu, merkür'ün asası gibi birçok topluluk tarafından verilen birçok isme sahip oldukça ünlü fakat hâlâ daha gizemini ısrarla koruyan muhteşem bir organcıktır.
devamını gör...
8.
antik dönemlerden 3. göz olarak bilinen ve çarpıcı öyküsü ile günümüze gelen işlevi seratonin ve melatonin salgılamak olan beyinde bulunan bir bezdir. epifiz hakkında şehir efsaneleri yaygındır. bunlardan en meşhuru eskiden daha gelişmiş bir organ olduğu, zamanla etkisinin azaldığıdır. antik zamanlarda geleceği gösteren, gözün görmediğini haber veren bir güç gibi anlatılırken nedendir bilinmez bu tür uhrevi güçlerini bugün pek göremediğimiz epifiz bezinin ingilizce karşılığı pineal gland'dır.
devamını gör...
9.
üçüncü göz ve kalp gözünün işlevinin gerçekleştiği yer olduğuna inanılan, beyinde yer alan küçük bir endokrin iç salgı bezi.
devamını gör...
10.
melatonin hormonu salgılar. işlevi aksarsa uyku bozulur.
devamını gör...