21.
geceyarısına kadar ergenle matematik çalışmaktır.
zamanında aklıma girmeyen ters orantıyı bile öğrendim, kaldı bir havuz problemleri.
zamanında aklıma girmeyen ters orantıyı bile öğrendim, kaldı bir havuz problemleri.
devamını gör...
22.
ergenimin ara tatil için bisiklet sürmek, gezmek, arkadaşlarıyla takılmak gibi planları varken, 2 gün önce halı saha maçında ayak bileği burkulduğundan dolayı evden çıkamaz hale geldi. haliyle bayağı üzgün, canı yanıyor, evde topallayarak yürüyor, "allahtan okul zamanı olmadı yoksa böyle asla okula gitmem." diyor. insanların gözünden nasıl göründüğünü çok önemsiyor. imaj, ergenler için her şeymiş, her sözüyle bana bunu hatırlatıyor. bazen öyle mahzun duruyor ki gözlerinden içindeki o masum erkek çocuğunu görüyorum. hastalık psikolojisini idare etmesi güç ama benim ergenim de güçlü bir çocuk, üstesinden gelecek inşallah, ona güvenim tam, iyi ki var.*
devamını gör...
23.
24.
ergen bir kardeşten biliyorum, allah onlara sabır versin annesidir.
devamını gör...
25.
bugün abimle konuştum ve iliklerime kadar yine ergen anneliği duygusunu tattım. gücüm yetse terlikle ağzına vurup, duvardan duvara atarım. bu yüzden ileride çocuk sahibi olmayacağım. (bkz: oğlan dayıya çeker)
devamını gör...
26.
yeni telefon aldıktan bir hafta sonra bisikletten düştüğü için telefonunun ekranı kırılan oğlum, elini yere vura vura ağladı, bu hali beni çok şaşırttı, "yavrum evladım telefon neymiş yahu, hiçbir şey senden daha değerli değil" desem de bir türlü ikna olmadı, "bırak anne yaa kolum kırılsaydı da telefona bir şey olmasıydı" dedi. bazen bu aşırı tepkileri beni korkutuyor ama neyse ki ergenlik sonsuza kadar sürmeyecek diyerekten kendimi sakinleştiriyorum. *
devamını gör...
27.
iki hafta önce halı saha maçında sol ayak bileğini burktuğu ve yeni yeni topallamadan yürümeye başladığı halde dün akşam tüm ısrarlarıma rağmen yine bir halı saha maçında oynayıp bu sefer de sağ ayak bileğini burkup gelen ergenime rabbimden akıl, fikir, sağlık ve selamet; bana da bol bol sabır ve metanet vermesini diliyorum.
devamını gör...
28.
erken ergen annesi olmam ile listelere girdiğim hede. her pazartesi toplaşıp göz yaşları ve ainir harpler arasında birbirimizi avutmayı öneriyorum
devamını gör...
29.
çile.
ya bol giyerler ya dar,
ya hiç özenmezler,
ya boya küpüne batarlar,
ya hiç bir şey almazlar,
ya on tane çantayı birden alırlar.
her dakika sürpriz dolu bir hayat.
ya bol giyerler ya dar,
ya hiç özenmezler,
ya boya küpüne batarlar,
ya hiç bir şey almazlar,
ya on tane çantayı birden alırlar.
her dakika sürpriz dolu bir hayat.
devamını gör...
30.
her an her şeye hazırlıklı olmaktır. her şeyi beklemektir. temel sevgi, güven ve iletişimi devam ettirmeye uğraşmaktır. bir çocuk olur, bir genç olur, bir yetişkin olur. en kötüsü 30 yaşında sorumsuz bencil birey gibi davranmasıdır. fiziksel gelişim kelime haznesi ve manipülasyon açısından 30'dur, sorumluluk ve empati açısından 5'dir. "benim çocuğum yapmaz" saflığını geçeli çok olmuştur. "o kadarını da yapmaz artık" bile demeye korkar insan çünkü daha fazlasını yapar. 16 yaşındaki kızım bütün ezberlerimi bozdu. şimdilerde sinirlerimin dayanıklılığını test ediyor. dün kredi kartımla 3 bin liralık alış veriş yapmış. ölür müsün öldürür müsün. sakinleşmeye çalışıyorum. 2 saat sonra dananın kuyruğu kopacak.
devamını gör...
31.
(bkz: bundan bize ne olması)
devamını gör...
32.
ergen annesi olmak, sabah yağmurda* okula bisikletle giden çocuğunun okula gidince yazacağı "okula vardım sorun yok anne." mesajını heyecanla bekleyip mesaj atmayınca "gidebildin mi?" diye mesaj atmak ve ondan gelecek cevabı heyecanla beklemektir. eskiden olsa "niye bana mesaj atmadın?" diye sitem ederdim ama artık etmiyorum. alıştım galiba tribal durumlarına... ben yumuşadıkça, oğlum da yumuşuyor, "mesaj atmayı unuttum anne ya kusura bakma bayağı ıslandım toparlanıyordum." yazması bile beni mutlu etmeye yetti, neyse canı sağ olsun da gerisi önemli değil...
devamını gör...
33.
sürekli bir şeyleri* kaybetse bile ona kızamamaktır. nakit para yanında hep olur ama şimdi tüm arkadaşlarında kredi kartı var ve artık kıyafet vs. alışverişlerine de arkadaşlarıyla gittiği için ben de kendi kredi kartlarımdan birini oğluma* vermiştim. geçenlerde arkadaşlarıyla yıldız parkına gitmek için evden çıktı, onlar durağa gelene kadar bir şeyler yiyeyim diye bir pastaneye gitmiş, ödemeyi yapıp çıktıktan ve arkadaşlarıyla metrobüse bindikten sonra kredi kartının olmadığını fark etmiş. panik halde beni aradı. "anne ben kredi kartını kaybettim." dedi. "sorun yok, hemen bankayı arayıp iptal ediyorum." dedim. sonra onu arayıp "iptal ettim, sorun yok zaten hiçbir işlem yapılmamış şuan." dedim. "olsun sen bana bir daha kredi kartı falan verme, her şeyi kaybediyorum zaten." dedi. "saçmalama, geçen gün baban da kredi kartını kaybetti, hemen moral bozmak yok, ben yenisi için talimat verdim, yenisi gelecek ve yine sana vereceğim ama bu sefer daha dikkatli olacaksın." dedim. biraz mahcup bir şekilde "tamam." dedi. öyle birkaç olumsuz şey yaşayıp hemen "ben beceriksizim, yapamam, edemem." kafasına girmene izin verecek değilim oğlum kusura bakma. bunu yapan anneler var ama ben, onlardan biri değilim...
devamını gör...
34.
ona göndermeli videolar atmak demektir.* benim en son gönderdiğim video da şuydu: buradan. adam, resmen benim iç sesim gibi. bundan daha güzel ifade edilemezdi gerçekten.*
devamını gör...
35.
ergenlige girmis 1 cocugun annesi olmaktir. bunu da romantize etmeyin lan. evet.
devamını gör...