esenyurt

diyarbakır ilimiz, orta ve doğu afrika, afganistan ile suriye ülkelerinin karışımı olan, normal istanbullu'nun hiç gitmediği, ülkemizin en büyük ilçelerinden birisi.

turkish texas dedikleri.
bu tanım bana komik geliyor.
esenyurtlu kovboylar filan:))))

kovboylar silahlarını sana dogrultmadıkları surece ciciler, evet.
bana da yapmazlar zaten oyle sey;)

hergün gittiğim semt.

#3231721 avcılar'a küçükçekmece'ye göre daha yakındır. dolayısıyla marmaray küçükçekmece istasyonundan ulaşmak daha zor olan ve avcılar metrobüse ulaşıp oradan gitmenin daha kolay olduğu istanbul ilçesi.

söz konusu yazar toplu taşıma olarak sadece marmaray bildiği için öyle demiş galiba.

istanbul'un batısında yer alan ilçe. nüfusu kalabalık olup her çeşit insanın yaşadığı daha doğrusu yaşamaya çalıştığı olaylı ilçe.

marmaray yokken metro+metrobüs ile gidilirdi ya da otobüsle de gidilirdi marmaray ile şöyle gidilir bakırköyde in 146ya bin tabelada in.

(bkz: esencılıs)

hani akşam haberlerinde 18. yy vahşi batısındaymışçasına mevzular dönüyor ya, hah işte orası!

(bkz: tabela)
(bkz: depo)
(bkz: balık yolu)

(bkz: kars vegas)

yaklaşık 10 yıldır yaşadığım bir yerdi, sonradan şehir değiştirsem de arada bir ailemi görmeye geliyorum.
bugün de geldim, gelmez olaydım.

esenyurt'un içerisine girdiğimde nelerle karşılaşabileceğimi biliyorum artık.

arapların tacizi
bir kenarda paçavralarıyla halay çeken o örgüt kitle
bir diğer tarafta daha tam örgütlenmemiş ama örgütlenmeye yakın liseli ergenlerin olduğu ve böğürerek küfür eden grup
bir diğer tarafta kavga falan olur genelde, bu kavgalara mutlaka başka birileri de karışır ve üç kavga konusu aynı yerde döner
her yerde karşıma çıkan arapça tabelalar

bunlar sadece bir günün sabahında karşılaştığım şeyler.
akşam belli bir saatten sonrasını anlatmak bile istemiyorum.

bu arada yaklaşık üç yıl önce abimle esenyurt meydandayken abimin bacaklarının fotoğrafını çeken bir arap vardı mesela.
abim bacak kıllarını aldığı için ve o zamanlar saçları uzun olduğu için olabileceğini düşünüyorum.
korkunç bir şey, resmen kafayı sıyırmış kesimlerin toplandığı yer.
- fotoğrafı çekerken bunu gizli gizli bile yapmamıştı.

ve evet,bunlar sayesinde ben de kafayı sıyırdım sayılabilir.

kanka burası olmasa da olurmuş. ben niye buradayım lan

bir ara bir bina vardı yapımı 5-6 sene sürdü ya hahahahaha

istanbul’un kalbi.

tam şu an sokak ta birileri kavga halindeyken bir şeylerden bahsedesim geldi.
kaç yıldır istanbuldayım ve istanbul'un da en boktan semtlerinde bulunmuş, yaşamış biri olarak esenyurt nefretimin içimde kalmasını istemedim.

efendim nerde kansız var buraya toplanmış, her gün daha da şaşırıyorum ne tür manyaklar var diye.
ırkçılığı anlamsız mı buluyorsunuz, ama onlar da insan diye mi düşünüyorsunuz...
ya lütfen şu meydana bir gelin de hangi döl israflarının ne tür hareketlerde bulunabileceklerini görün diyorum efenim.
çok değil bak, üç saat kadar meydanda boş boş otururken bile bu delilerin insanlık dışı hareketlerinden sonra hâlâ hümanizm fikrini savunup savunmayacağınızı merak ediyorum.
ki savunabiliyorsanız da öncelikle sizi, sonra tahammül seviyenizi tebrik ederim.
çünkü en sakin insanı bile çileden çıkartabilecek bir yer olduğunu kendim yaşayarak gördüm.

e nedir bu kadar nefret beslediğim şey?
esenyurt'a dair her şey kısacası.
mekanları, arapça tabelaları, insanları, her köşede gördüğüm ve 40 metre öteden ne bok oldukları belli olan canlılar.
bunlar esnaf olabiliyor, komşum olabiliyor, herkes olabiliyor. yeri geldiğinde 13 yaşındaki bir çocuk dahi olabiliyor.

ki çocuklara olan korkumu da tetikleyen bir yerdir sağ olsun. 13 yaşındaki çocuğun başka bir çocuğu taciz ettiğini de, zamanında 15 yaşlarındaki bir çocuk tarafından tacize uğradığımı da, aynı kişinin kendi kız kardeşine olan iğrenç tavrını da gördüm ne yazık ki zamanında.
ki bu çocukların ailelerine girdiğimde tecavüz birlikteliğinden başlayıp binbir türlü şeyle karşılaşacağımı da biliyorum çünkü bu aileler bir zamanlar yakın olduğum , her akşam çay içmeye gittiğim insanlardı.

esenyurt'un farkı bu insanları diğer yerlerden çok daha fazla içerisinde barındırması.
o kadar çok içerisinde barındırıyor ki doğru olan anormal kalıyor.

her gün dışarıya çıkarken bile 2 saat düşünmem gereken bir yer benim gözümde.
olay kadın olmamda falan değil, erkek olsaydım da 2 saat değil de bir saat düşünürdüm.
çünkü diyorum ya, şu silktiğimin semtinde her şeyi gördüm. benim başıma gelmese de yakınlarımın başına geldiğine çok fazla tanık oldum, daha fazla tanık olacağımı da biliyorum.

onun dışında maceralı, ekşın dolu bir yer.
her an kendinizi bir çatışmanın ortasında bulabilirsiniz, şanslıysanız çatışmaya girişmeden direkt öldürülebilirsiniz.
daha da şanslıysanız sadece uğradığınız tacizlerle geri dönebilirsiniz.

öyle garip , film gibi bir yer.
trajikomik.

istanbul’un batısında, hızlıca büyüyen ve betonlaşan bir ilçe. gökdelenler, siteler, kalabalık caddeler ve sürekli inşaat gürültüsü ile tanınıyor. kiralar nispeten uygun, çeşitlilik fazla. göçmen nüfusu yoğun, bu yüzden kültürel bir karışım var. bazıları için ulaşımı sıkıntılı, bazıları için fırsat dolu bir yer. özetle kaotik, hızlı değişen, hayatın ve şehrin karmaşasını aynı anda yaşatan bir ilçe. (bkz: esencılıs)