eski sevgiliyi özlemek

özlem gibi elinizde olmayan duyguları yönlendirebilecek kadar android değilseniz yapacak bir şey yoktur bir zaman sonra kabuk bağlıyor.

hiç kimse unutmaz kimseyi. sadece hatırladığında ona verdiği manayı değiştirir zamanla. eskiden katlanılmaz olan şeyler artık katlanılabilir haldeyse bunun sebebi ona verilen değerin, anlamın değişmesinden dolayıdır. mana değiştikçe beklentiler düşer. özlemek komik olmaya başlar. özlerseniz birini bunu unutmayın. her özlenen, yeni birini özlüyor.

eskiden sevgiliniz olan kişiye duyduğunuz özlemdir. tarif edilemeyecek bir duygudur özlem o yüzden tanımı yoktur. herkes kendince sevdiği insanı özler farklıdır yani. sevdiğin insanın fotoğraflarını ezberlemektir özlem. ses kayıtlarını ezbere bilmektir özlem. onunla olduğunuz sokakları görünce boğazının düğümlenmesidir. kelimelerini özlemektir. mimiklerini özlemektir. rüyanızda görmek istemektir. rüyanızda görünce üzülmektir. ona çok kızıp aynı zamanda kızamamaktır. onu özleten her şeyden kaçmaya çalışıp kaçamamaktır. insanların sizi anlamamasıdır özlemek. kaç ay kaç gün geçti özleme artık laflarını işitmektir. işittiğiniz laflardan dolayı çekinip bir yerlere özleminizi kusmaktır özlemek. onun adını duyduğunuz zaman kalbinizin bass drum gibi atmasıdır özlemek. aziz nesin diyor ya hani "bazen insan öyle bir özlenir ki özlenen bilse yokluğundan utanır" aynen durum öyle işte. özlemek garip mevzu tanımı bile yok. tanımı olsa onun tersini yapmaya çalışırız özlemi yok etmeye çalışırız garip duygu maalesef. binlerce şairin hissettiği binlerce aşığın hissettiği boktan ama tatlı bir duygu özlemek. bazen insanın içine gelir özlem duygusu içinize böyle 5-6 kilo portakal oturur ağırlık çöker. gelin buraya tanım girin rahatlayın anonimsiniz rahatlarsınız belki. çünkü özlemek eski sevgiliyi özlemek çözümü olmayan boktan bir durumdur.

özlenen kendisi midir yoksa sevişmeler midir bu da bir ayrım. elbette 2. seçenek de ilkini kapsar.

genelde ilişkide hata yapan tarafın sonradan düştüğü kuyu.

arkadaşlar, siz eski sevgilinizi özlemiyorsunuz.

eski günlerin, güzel olanlarını özlüyorsunuz.

kişiden bağımsız.

alternatif bulamamaktan kaynaklanan bir sanrıdır. zamana bırakın. yenisini bulunca geçer.

sizi biraz ağlatayım o zaman.

buradan

gidin bir sevişin geçer.

birini özlemek onu hala seviyor olmak demek değilmiş. özlemek acıkmak gibi bir şey değil.

özleyecek olsam ayrılmazdım. ohhh iyi ki yok. yirmilik dişimi ozlerim de onu özlemem.*

hangisini diye düşünenler olduğuna eminim.

yapmayın efenim. kendinize saygısızlık. %90 başka bir ilişkisi vardır ve mutluluğun dibini sıyırmaktadır ekmeğin köşesi ile. bu sebeple bir kez daha düşününüz bu durumda, o şahsı özlemek bu dünyada tek olan bünyenize küfür değil midir?

(bkz: zeigarnik etkisi)

yoksa özlenmez, hatırlanmaz bile.

hüzün ve mutluluk getiren anılardir ,
kişiler değil...

eskiyi şöyle bir hatırlayıp güzel anılarda tebessüm ederken bulunca insan kendini özlem duygusuna kapılıyor. geçmiş güzel güne olan bu özlem; çok kişi tarafından o anda yanımızda olan kişiye, eski sevgiliye duyulan bir özlem sanılmaktadır. eski sevgiliye değil de eski sevgiye ve o sevginin yaşandığı güzel anılara duyulan özlemdir doğrusu.

buradaki kilit nokta hangi eski sevgili? bazıları var allah'ın cezası gibi.

bir tanesi allah ile konuşuyordu mesela. ama allah için tatlı kızdı. tabi allah ile sohbet koyulaşınca hastaneye kaldırdılar. bunu özlemedim hiç.

bir tanesi vardı duvarda afiş görse sökerdi. evlenme teklifi de etmişti ama kabul etmedim. bizden erkek almak kolay mı? (bkz: swh) bunu da özlemedim.

bir tanesi vardı sigarayı bırakmış kafası 24 saat güzeldi. tatlı kızdı, evlilik istemeseydi. bak bu kız eğlenceliydi. ama o da insanın işine çok karışıyordu ya. bunun muhabbetini severdim bak.

bir tanesi vardı. ooo o da bana kalsın ne meraklı çıktınız sizde be.

büyük konuşmak istemem ama bu tarz şeyler bana hep saçma gelmiştir. yani öyle veya böyle bir şekilde ayrıldınız,iki taraf da şuan farklı durumlarda olmuş oluyor. seviyorsun ama bir şekilde anlaşamadınız ,hadi 1-2-3 ay özle ama sonrası bence takıntı haline geliyor. bakın unutun demiyorum,zaten zamanla unutuyorsunuz,hatırlasanız da o eski duygular olmuyor, ama onu hatırlamak,sürekli sosyal medyada hesaplarını takip etmek,gece gündüz onu düşünmek kimi gizli numaradan falan arıyor, falan bence takıntı ve bir yerden sonra da tacize giriyor.

ayrılan taraf sen olsan da eğer hatalıysan başına gelen durumdur. hele hayatında yeni biri varsa daha da özlersin eski kişiyi. ister istemez kafanda bir kıyaslama oluyor… daha da özlüyorsun öyle olunca. o olsa şöyle derdi, o olsa bunu yapardı vs… uzar gider sözlük.

sen nasılsın canım?
elin, yüzün, havan bıraktığım gibi mi?
korkunç özlemişim seni. ahmed arif