evrime inanmayan insan

sen inansan da inanmasan da evrim var kardeşim diyeceğim zat-ı muhteremdir. dünya düzcülerden beter bu kasa zira.

yer çekimine inanmayan bir insan da camdan atlayabilir mesela önünde bir engel yok bu inancı için. bilimin güzel tarafı da bu işte değişken paradigmalar sayesinde ilerliyor ve bu sayede biz de doğayı daha iyi tanıyıp hayatımızı bu şekilde kolaylaştırıyoruz. öyle ya da böyle bilim sizin inancınızdan bağımsız ilerlemeye devam edecek olay bu kadar basit.

bilimin işleyişini tam kavrayamamış insandır. evrim; bir inanç sistemi değil, bilimsel bir teoridir. dolayısıyla inanmak- inanmamak gibi ifadelerin kullanımını yanlış buluyorum. bilimsel bir teori zamanla çürütülür ya da zamanla geliştirilir. bu bilim insanlarının işi. dolayısıyla konuya dini perspektifle yaklaşmamakta fayda var kanaatimce. yapmayın.

evrim yoktur .zaman değişir alışkanlıklar ,ihtiyaçlar ve yaşam biçimi değişir biz sadece ayak uydururuz.

bilim tanımlarının inanmaya ihtiyacı yoktur zaten. kişisel tercih olarak buna inanmayabilir. ama bilimin senin inancına da ihtiyacı yoktur. hasta olursunuz iyileşmek için dua edersiniz mesela, bazen o dua işe yarar ve iyileşirsiniz.iyileşmenizin sebebi dua değildir ama siz ona inanırsınız ki bu da çok önemlidir iyileşeceğinize inanmak önemlidir. bir de diğer yol var antibiyotik alırsınız, ama antibiyotiğin sizi iyi edeceğine inanmanız gerekmez, o işini yapar. ya da yer çekimi, yer çekimine inanmayabilirsiniz ama siz inanmıyorsunuz sizi yerde tutmaktan geri durmaz.

evrim gibi bir kanuna hâlâ inanmıyorsa net cahildir. ama bu tip bir insanı cahillikle suçlayan kişi de cahildir. mesela bakın ben cahilim.

sadece evrime değil, bilimsel olan tüm bilgilere ve sonuçlarına inanmayan insandır. yaşama ve düşünme şeklini dogmatik inanç sistemi belirler..

bağımsız fikirlere ve özgür iradeye karşı daima şiddet ve nefret ile yaklaşırlar. hatta size "moğdem moymundon gölduk, öteküsü moymunlar nödon önson olmodu?" diye sorular sorabilir ve derin bir paradoks içinde çırpınmanızı izleyebilirler.

bir yerde okumuştum. yabancı bir ülkede anne ve babası bilim insanı olan 3 yaşındaki bir çocuğa maymun alınıyor. ebeveynlerin bunu yapmasında ki amaç bilimsel bir deney. bu deneyde maymunun çocuğa adapte olması bekleniyor. ilginçtir ki bir süre sonra ebeveynleri tehlikenin farkına varıyor çünkü aslında onların istediği şeyin tam tersi gerçekleşiyor. çocuk maymun gibi davranmaya başlıyor. şimdi bunun evrimle ilgisi şu : insan düşünebilen ve öğrenebilen bir varlık peki hayvanlar, onlar sadece doğada hayatta kalma iç güdüsü ile hareket ederler. düşünemezler zaten bizi hayvanlardan ayıran en önemli özellik bu. bilimin doğruluğuna bu kadar inan arkadaşlar bilimde inanç sadece tez oluşturma asamasında vardır. ona da inanç değil var sayım denir. sonra, bu varsayımların yanlışlanabilir olması gerekir ki; bilim oluşabilsin. yanlışlanabilen bir şeye ise inanıp güvenemezsin. bilim inanç ile değil şüphe ile ilerler. yani yarın çıkıp bilim sana evrim diye bir şey yoktur derse mecbur ona da inanmak zorundasın.
denizi yarmak, taştan su çıkarmaya gelince de inanmıyorsanız lütfen açın bir kuran-ı kerim'in mealini okuyun bari. yıllar öncesinden indirilmiş denilen bir kitap daha yeni keşfedilen bilimsel bilgilerden bahsediyorsa kusura bakma kardeşim ben inanan olmayı tercih ediyorum. zira senin sevgili son teknolojiye sahip biliminin yeni keşfettiği şeyi kitapta hiç bir teknoloji olmayan bir çağda ele almış. demek ki bazı şeyleri bilimden bile asırlar önce keşfeden var.

yahu din mi bu neyine inanmıyorsun?

inanç mı evrim? koronanın evrimleştiğini gördük daha ne?

evrimin içeriğinin türkiyede kasıtlı şekilde değiştirildiğini*, içinin boşaltıldığını ve her şeyde olduğu gibi islama karşıt yeni bir dinmiş gibi algılatılmaya çalışıldığını, halbuki elma ile armut kadar birbirinden farklı konular olduğunu henüz anlamayacak kadar az kitap okumuş insandır.
evrimi sadece maymundan gelmek olarak anlıyorsa liseyi henüz bitirmemiş bir çömez olduğu düşünülen bir bilgi eksiği tufanıdır kendileri.
hele hele inanç sebebiyle bu yanılgıya düşmüşse kendisine nacizane tavsiyem hz ademin topraktan ne şekilde yaratıldığını anlatan zibilyon tane ayet'i okumalarıdır. zira orada toprağın suyla harmanlanarak oluşan çamurun belirli bir sıcaklıkta belirli bir süre tutulduğunu anlatan bunca ayet vardır.
esasında evrim de buna benzer şeyler söyler.

yer çekimi teorisine de inanmayabilir ama balkondan atlarsa karpuz gibi patlayacağını belirtmek isterim. zira gerçekler inanıp inanmamanızla ilgilenmez.

lütfen bu konuya karpuzları karıştırmayın

bilimi reddeden, cahil, genelde musluman oluyor bunlar, kitap okumamis, dini ne derse gozu kapali inan ve "maymunlar neden hâla maymun?" diyen kisi.

olabilir. ben nasıl ki insan olmasam kaya olmak isterdim, bu insanlar da öyle. ama unuttukları şu ki kayaların evrime de evrimi bilmeye de ihtiyacı yok ve bir kayanın cehaleti kendisinden sonraki çakıl taşlarını etkilemez.

kutsal kitaptaki hikayeler hoşuna gidiyor olabilir..

ama kıbrıs savaşında uçağı sarıklıların tuttuğuna inanıyorsun

inanmasanız da maalesef evrilmeye devam ediyorsunuz. çünkü bu bir inanç meselesi değil.

ortada yeterince bilimsel kanıt var zaten. hangi kafayla yazıldığını hala çözemediğim kitapların dediği şeye mi inanacağım?

konu bu cahilce yaklaşımın ardından şu üst düzey soruyla son bulur. "benim atalarım maymun mu yani?"