felsefe yapmak ölmeyi öğrenmektir
başlık "gelmiş bulundum" tarafından 05.04.2023 05:44 tarihinde açılmıştır.
1.
38 yaşında yargıçlıktan emekli olan ve yaşamının geri kalanını (21 yıl) okuyup yazarak geçiren montaigne'nin sözüymüş. saul frampton'un montaigne'in kedisi adlı kitabından öğrendim.
montaigne insanlığın en vicdanlı ve en aydınlık filozoflarından biri kuşkusuz. başka canlılara saygı duymanın onun düşüncesinde ne kadar önemli olduğunu denemeler'ini okuyanlar anımsayacaktır. ancak bunun yanında, filozofun ölüm üzerine çok düşündüğünde kuşku yok. bunda ölüme çok yaklaştığı bir attan düşme kazasının de etkisi vardır. ölümü neredeyse deneyimlediği o olayda bilinci gayet açıkken bir yolculuğa çıkmaya hazır gibidir. ve süreç hiç de korkunç değildir.
yazara göre her insan dinlerin cennet-cehennem masallarına kaptırmadan, ömrünün bir döneminde ölüm olgusunu derince düşünmelidir. ölüm sorununu iç dünyasında çözmeyen bir kimsenin yaşamda mutluluk ve erdeme ulaşması zor olsa gerektir. kendini kandırmadan, sınırlı ve her an aniden bitebilecek bir yaşam süresini en iyi biçimde yaşamak başta kendimize ve en yakınlarımıza karşı borcumuzdur. onun ulaştığı sonuç; şu dünyadan ayrılırken de, neden daha çok yaşamadığımıza hayıflanmadan, bizden sonra yaşayacaklara öfke ve kıskançlık duymadan bayrağı başkalarına teslim etmek sorumluluğudur .
montaigne'nin ölüm konusunda ulaştığı sonuç epikuros'un yüzyıllar önce söylediğidir neredeyse. ne demişti büyük düşünür: “ölümden çılgına korkmaya gerek yok; zira biz hayatta iken ölüm yok, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz.” yan iki bilincin aynı anda aynı yerde bulunması fikridir bizi ürküten. bu inanç da, temelde çocukluktan itibaren zihnimize dinler tarafından yerleştirilir. insanları avucunda tutmak için korkuyu besleyen dinler için ölüm en büyük geçim kapısıdır.
bu arada demokritos ve epikuros felsefesinin ardıllarından ve geç dönem antik çağ filozoflarından lucretius'un sözünü de unutmamak gerek; "çok uzun yaşamakla kazanılacak yeni bir zevk yoktur."
montaigne insanlığın en vicdanlı ve en aydınlık filozoflarından biri kuşkusuz. başka canlılara saygı duymanın onun düşüncesinde ne kadar önemli olduğunu denemeler'ini okuyanlar anımsayacaktır. ancak bunun yanında, filozofun ölüm üzerine çok düşündüğünde kuşku yok. bunda ölüme çok yaklaştığı bir attan düşme kazasının de etkisi vardır. ölümü neredeyse deneyimlediği o olayda bilinci gayet açıkken bir yolculuğa çıkmaya hazır gibidir. ve süreç hiç de korkunç değildir.
yazara göre her insan dinlerin cennet-cehennem masallarına kaptırmadan, ömrünün bir döneminde ölüm olgusunu derince düşünmelidir. ölüm sorununu iç dünyasında çözmeyen bir kimsenin yaşamda mutluluk ve erdeme ulaşması zor olsa gerektir. kendini kandırmadan, sınırlı ve her an aniden bitebilecek bir yaşam süresini en iyi biçimde yaşamak başta kendimize ve en yakınlarımıza karşı borcumuzdur. onun ulaştığı sonuç; şu dünyadan ayrılırken de, neden daha çok yaşamadığımıza hayıflanmadan, bizden sonra yaşayacaklara öfke ve kıskançlık duymadan bayrağı başkalarına teslim etmek sorumluluğudur .
montaigne'nin ölüm konusunda ulaştığı sonuç epikuros'un yüzyıllar önce söylediğidir neredeyse. ne demişti büyük düşünür: “ölümden çılgına korkmaya gerek yok; zira biz hayatta iken ölüm yok, ölüm geldiğinde ise artık biz yokuz.” yan iki bilincin aynı anda aynı yerde bulunması fikridir bizi ürküten. bu inanç da, temelde çocukluktan itibaren zihnimize dinler tarafından yerleştirilir. insanları avucunda tutmak için korkuyu besleyen dinler için ölüm en büyük geçim kapısıdır.
bu arada demokritos ve epikuros felsefesinin ardıllarından ve geç dönem antik çağ filozoflarından lucretius'un sözünü de unutmamak gerek; "çok uzun yaşamakla kazanılacak yeni bir zevk yoktur."
devamını gör...
2.
ilim isteyen ölülerini gömsün.
dedi şair.
ışığını kendi içinden gecirmedikce bu da mümkün olmayacak. dolan kap daha da dolmaz. bu yüzden ölü olanları gömün
diye buyurdu şair
devamını gör...
3.
montaigne söylediği için katılmazsam, sen ondan çok mu bileceksin bre gafil derler ama felsefenin ölmeyi öğrenmekten çok, yaşamın amacını bulma sanatı olduğu söylenebilir.
neden yaşıyoruz ne amaçla geldik ve bu hayattaki misyonumuz nedir.
biraz da inancı ve inanmayı kötülemek için girilmiş bir tanım karşılıyor bizi. islam filozoflarının hepsini yadsımak gibi geldi bana tabi bu benim kendi düşüncem.
neden yaşıyoruz ne amaçla geldik ve bu hayattaki misyonumuz nedir.
biraz da inancı ve inanmayı kötülemek için girilmiş bir tanım karşılıyor bizi. islam filozoflarının hepsini yadsımak gibi geldi bana tabi bu benim kendi düşüncem.
devamını gör...
4.
ölmeyi öğrenmek....
ne kadar da içi boş karadelik bir cümle.
ölmek öğreti midir ki öğrenesin.
ölmek neticedir.
öğreti olan yaşamaktır. yaşamayı öğrenmek marifettir.
ölmek bir sonuçtur. tavrı tarzı olmaz. nasıl öleceğini nasıl yaşadığın belirler..
montaigne bu sefer denemiş ama olmamış....
ne kadar da içi boş karadelik bir cümle.
ölmek öğreti midir ki öğrenesin.
ölmek neticedir.
öğreti olan yaşamaktır. yaşamayı öğrenmek marifettir.
ölmek bir sonuçtur. tavrı tarzı olmaz. nasıl öleceğini nasıl yaşadığın belirler..
montaigne bu sefer denemiş ama olmamış....
devamını gör...
5.
değildir. ölmek öğrenilmez yaşanır. felsefe yaşamı, dolayısıyla ölümü anlama daha ziyade anlamlandırma çabasıdır bence.
-peki insan bunu neden yapar?
-çünkü yapabilir :) yapabilirse, en azından düşünceleriyle ölümsüzlüğe ereceğini sanmaktadır belki. kim bilir?
-ben bilmem :)
-kim bilir?
-bilir kişi :d
-bilir mi?
-bilmem
...
-peki insan bunu neden yapar?
-çünkü yapabilir :) yapabilirse, en azından düşünceleriyle ölümsüzlüğe ereceğini sanmaktadır belki. kim bilir?
-ben bilmem :)
-kim bilir?
-bilir kişi :d
-bilir mi?
-bilmem
...
devamını gör...
6.
-neden öğrenmek istiyorsun bu kadar?
+merak ediyorum.
-peki öğrendiğinde ne yapacaksın?
+merakım geçecek.
+merak ediyorum.
-peki öğrendiğinde ne yapacaksın?
+merakım geçecek.
devamını gör...
7.
felsefe yapmak düşünmeyi öğrenmektir ve yaşam üzerine düşünen insan ölümü de düşünür. yaşayarak öğrenir her günün adım adım nasıl ölüme götürdüğünü.
devamını gör...