geceye bir fıkra bırak

#2242823


yazar geçen basligima laf atmıştı, domuz kini var bende hiçbir şeyi unutmam ona göre.

bi türk bi kürt bi de laz doğumhanenin kapısında bekliyormuş
hemşire elinde 3 bebekle çıkmış
demiş ki bi karışıklık oldu bebeklerinizi seçmeniz gerek
isim etiketleri kaybolmuş
türk gitmiş hemen kara olan bebeği almış
kürt demiş ki "hewal o çocuk benimdir, beyazlardan birini alırsın?"
türk de demiş ki
" ya laz olan denk gelirse"

kahvaltıya oturmuş aile...
ali can sormuş...
- baba, gece sizin odadan annemin iniltileri geliyordu?!
- kem...küm... annen biraz hastaydı oğlum.
- sen utanmıyor musun hasta bir kadını ...kmeye?

lise çağındaki bir çocuk okula kayıt olmak için gider.

müdür sorar, "oğlum adın ne?"

çocuk: memehmet yayayayakut

müdür: oğlum kekeme misin sen?

çocuk: hayır hocam, babam kekemeydi *

o palyaço benim demiş.

temelle dursun bir gün penguen bulmuş gezdiriyorlarmis. idris e ratslamislar. idris demiş. bu penguenle ne yapıyorsunuz oğlum hayvanat bahçesine götürünsene.
temel de demiş. hayvanat bahçesine götürdük şimdi sinemaya götürüyoruz.

"akıl hastanesinde bir hasta kendini tavana baş aşağı asarak "ben ampul oldum" diyor ve kimse de onu indiremiyormuş

konu baş hekime intikal ettirilmiş. başhekim; "gidin ona elektrik kesildi, artık bir işe yaramazsın, in oradan diye ikna edin" talimatı vermiş

bir süre sonra görevliler tekrar baş hekime gelmişler: efendim onu ikna ettik, inecek! fakat bu kez de etrafında toplananlar, ‘karanlıkta kalacağız’ diye indirmemize izin vermiyorlar"

bir gösteri yarışması yapılıyormuş;
birinci yarışmacı elide kılıçla sahneye çıkmış sahneye bir sinek salmışlar , adam elindeki kılıcı sallamış, uçan bir sineği ikiye bölmüş. seyirciye dönmüş: bendeniz epe ve flore de avrupa birincisiyim sineği ikiye böldüm efendim demiş. alkış kopmuş.
ikinci yarışmacı elinde kılıçla sahneye çıkmış, yine bir sineği sahneye salmışlar adam kılıcı sallamış , sineği dörde bölmüş. seyirciye dönmüş :bendeniz kılıçta dünya birincisiyim, sineği dörde böldüm demiş, daha büyük bir alkış kopmuş.
son yarışmacı elinde usturayla sahneye gelmiş, yine sahneye bir sinek salmışlar, adam usturasını sallamış, sineğe bişey olmamış. salonda bir sessizlik olmuş: adam sahneye dönmüş: bendeniz sünnetçi hıdır. sineği sünnet ettim efendim.....

memleketin birinde bir diktatör falcıya gider. falcı konsantre olarak gözlerini yumar ve konuşur;
—siz büyük bir caddeden üzeri açık bir araba ile geçerken, halkın yaptığı tezahüratı görüyorum…
diktatör her zamanki gibi pis pis sırıtır ve sorar;
─ peki halk memnun mu gözüküyor?
─ evet..
─ halk arabanın etrafında koşuşturuyor mu?
─ evet arabanın etrafında deliler gibi koşturuyorlar, polis yolu açmakta zorlanıyor.
─ insanlar bayrak, pankart taşıyorlar mı?
─ evet, her taraf bayrak, bir sürü de ümit ve güzel bir gelecekten söz eden pankart taşıyorlar.
─ sahi mi!? insanlar bağrışıp, neşe içinde, şarkı ve türkü de söylüyorlar mı?
─ evet, insanlar ümit dolu ve güzel bir gelecek vadeden cümleler sarf ederek bağırıyorlar, şarkılar, türküler söyleyip çılgınca eğleniyorlar, hoplayıp, zıplıyorlar sevinçten…
– peki, ben ne yapıyorum o sırada?
– bilmiyorum efendim! tabutun kapağı kapalı.

temel yolda senet bulmuş.
gitmiş ödemiş.

ülkelerin milli istihbarat teşkilatların katıldığı bir yarışma düzenlenmiş. mossad, kgb, cia bizden de mit. yarışma ormanda bir zebrayi en kısa sürede yakalama üzerine kurulu. mossad yarım saatte kgb bir saatte cia iki saatte yakalayıp getirmiş zebrayi. sıra bizim mit'e gelmiş. mit iki gün sonra bir tane fili yakalamış kulaklarında elektrik kablosu, dotunde cop, filin gozler mosmor halde tabi. aha getirdik zebrayi demişler. jüri de "ama bu fil" deyince fil yalvarır halde " abi ben vallahi zebrayim" demiş.

böyle yazınca komik olmuyor idare edin.

meryem annesine sordu:
"anneciğim nerede olduğunu bildiğimiz şey kayıp sayılır mı?"
annesi: "hayır yavrum" diye cevap verdi. meryem de: "iyi, o zaman senin yüzüğünü klozete düşürdüm."

kadının teki dilenirken hamile kalmış neden?
tanrı vermiş.

#3312934

reisin kakası gelmiş. *

1 gun temel'e sormuslar, temel, en sevdigin yemek nedir,
o da demis ki, yoo kofte seviyom. evet.

''dolar 3 lirayı geçerse yüzüme tükürün"
yiğit bulut..

sen çok farklısın.

dul bir kadının çok güzel bir kızı vardı,kıza herkes talipti, ancak annesi kızı için 500.000 tl mehir istiyordu,asla daha aşağı inmiyordu.
kıza aşık bir oğlan vardı, tüm gücüyle ancak 300.000 tl biriktirebilmişti.
babası durumu gördü,oğlana getir bakalım şu üçyüzbini, gidip kızı isteyelim dedi.oğlan umutsuzdu, kızın evine vardılar, baba kızın annesine; söyleyeceklerim bitmeden sözümü kesme dedi.
"kızını oğluma istiyorum,bu da mehir olarak 100.000 tl kadının suratı asıldı.
adam devam etti.seni de kendime istiyorum,bu da senin mehrin 100.000tl.
kızın annesinin yüzüne bir tebessüm yerleşti.allah mübarek kılsın, hayırlı olsun dedi. işlem tamamdı.
komşuları kadını sıkıştırdılar, hani beşyüzbinden bir kuruş inmem diyordun, diye.kadın dedi ki:
toptan satışla perakende satış fiyatı her zaman değişir.

oğlan da babasına sordu:
öteki yüzbini ne yaptın baba diye. babası cevapladı; onu da anana verdim, ikinci evliliğe razı olması için.

temel 1 bina yapmis, demisler binanin yapisi, temeli falan saglam mi, evet demis.

bina 1 aya yikilmis, demisler hani temeli saglamdi, o da demis ki, turp gibiyim masallah.

suan uydurdum, nasi ama. evet.

çocuğun biri çok laf sokuyormuş. bir gün annesi ve çocuk taksi çevirmişler. anne taksiciye: "benim oğlum çok laf sokar ne sorarsa sorsun asla cevap verme." demiş. taksici de "tamam." demiş.

neyse yola koyulmuşlar. çocuk başlamış: "senin annen doktor, baban mühendis olsa sen ne iş yapardın?" diye. taksiciden ses yok. çocuk tekrar: "annen şoför, baban pilot olsa ne iş yapardın?" taksiciden yine ses yok. çocuk böyle sormaya devam etmiş bir süre ve taksici en sonunda dayanamayıp sinirlenmiş ve çocuğa: "senin annen horozbu baban da pezeveng olsa sen ne iş yapardın?" diye sormuş.

çocuk da gayet sakin bir şekilde: taksi şoförü olurdum demiş.