gündem ile akış arasında yitip giden sessiz çığlıklar
başlık "relax" tarafından 01.03.2021 22:54 tarihinde açılmıştır.
1.
normal sözlük'ün akışında kaybolup giden yazar çığlıklarıdır.
kimi derdini anlatır, kimi arama butonunu kullanmadan direkt olarak saçma sapan başlıklar açar, kimi birbirine benzeyen fotoğraflar atar, kimi geleneksel olarak ağlak tavırlar içine girer...
sadece bir aydır gözlemlediğim sözlük ortamında keşfertiklerim bunlar.
kimi derdini anlatır, kimi arama butonunu kullanmadan direkt olarak saçma sapan başlıklar açar, kimi birbirine benzeyen fotoğraflar atar, kimi geleneksel olarak ağlak tavırlar içine girer...
sadece bir aydır gözlemlediğim sözlük ortamında keşfertiklerim bunlar.
devamını gör...
2.
görülme isteği cevapsız kalan kişilere uygulanan tarifenin sesleri.
buralarda dert anlatmak da saçma başlıklar açmak da millete sataşmak da hep aynı güdünün sonucu: fark edilme isteği.
bazıları sanıyor ki sadece fotoğraf atan, ses atan kişiler kendisini gösterme derdinde. hayır. aksine, bunu yapmayanların da istediği görülmek.
kimisi görülmek, duyulmak için "ben çok cool'um. hepiniz salaksınız" havalarında, kimisi yemeden içmeden milletin profilini didikleyip nick altlarında ona buna sataşarak fark edilme derdinde, kimisi tüm şimşekleri üzerine çekip hakkında -olumsuz bile olsa- sürekli konuşulsun da egosu tatmin olsun diye uğraşıyor. herkesten farklı davranmaya çalışıp sadece milleti eleştirenler bile bir şekilde "farkımda olunsun" ihtiyacı ile yazıyor. yoksa burada ne işleri var? gider günlük tutar hepsi. istisnası belki bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdadır ama geri kalanlara diyecek tek şey var: yok aslında birbirimizden farkımız.
bir de bu fark edilme isteği çok ahmakça bir şeymiş gibi sürekli eleştiri yağmuru var. aşırı derecede "heeey, sadece bana bakın! sadece ama sadece beni görün! dünyada bir ben varım böyle olan." şeklinde, hastalıklı ölçüde ya da "pick me" boyutunda değilse eğer, son derece insani bir istek olduğunu düşünüyorum. kim umursanmadığı, sallanmadığı, sözünün bir kıymetinin olmadığı yerde durmak ister ki?
buralarda dert anlatmak da saçma başlıklar açmak da millete sataşmak da hep aynı güdünün sonucu: fark edilme isteği.
bazıları sanıyor ki sadece fotoğraf atan, ses atan kişiler kendisini gösterme derdinde. hayır. aksine, bunu yapmayanların da istediği görülmek.
kimisi görülmek, duyulmak için "ben çok cool'um. hepiniz salaksınız" havalarında, kimisi yemeden içmeden milletin profilini didikleyip nick altlarında ona buna sataşarak fark edilme derdinde, kimisi tüm şimşekleri üzerine çekip hakkında -olumsuz bile olsa- sürekli konuşulsun da egosu tatmin olsun diye uğraşıyor. herkesten farklı davranmaya çalışıp sadece milleti eleştirenler bile bir şekilde "farkımda olunsun" ihtiyacı ile yazıyor. yoksa burada ne işleri var? gider günlük tutar hepsi. istisnası belki bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdadır ama geri kalanlara diyecek tek şey var: yok aslında birbirimizden farkımız.
bir de bu fark edilme isteği çok ahmakça bir şeymiş gibi sürekli eleştiri yağmuru var. aşırı derecede "heeey, sadece bana bakın! sadece ama sadece beni görün! dünyada bir ben varım böyle olan." şeklinde, hastalıklı ölçüde ya da "pick me" boyutunda değilse eğer, son derece insani bir istek olduğunu düşünüyorum. kim umursanmadığı, sallanmadığı, sözünün bir kıymetinin olmadığı yerde durmak ister ki?
devamını gör...