orijinal adı: the remains of the day
yazar: kazuo ishiguro
yayım tarihi: 1989
japon asıllı ingiliz yazar kazuo ıshiguro' nun mesleğine körü körüne bağlı, yaşamını, aşkını, duygularını arka plana atmış sadece işini düşünen ingiliz beyefendisi bir uşağı konu alan romanıdır.
yazar: kazuo ishiguro
yayım tarihi: 1989
japon asıllı ingiliz yazar kazuo ıshiguro' nun mesleğine körü körüne bağlı, yaşamını, aşkını, duygularını arka plana atmış sadece işini düşünen ingiliz beyefendisi bir uşağı konu alan romanıdır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "bedthebed" tarafından 09.01.2021 12:25 tarihinde açılmıştır.
1.
kazuo ıshıguro romanıdır.
zamanı doldurmak için bir şeylerle uğraşmak insanoğlunun toplumsal hafızasına kazınmış bir meşgale. gün boyu uğraşıp didindikten sonra, yapmamız gerekenleri yaptıktan, kendimize ait an parçalarını biriktirdikten sonra yorgun bir mutlulukla yatağa girdiğimiz anda aklımızda olan tek şey günden kalanlardır. bir muhasebe defterine döner zihnimiz ve hesaplaşma başlar.
bunu daha büyük ölçekte yaptığımız zaman hesaplaşma da büyür ödeyeceğimiz bedeller de. uzun bir yaşamı ortaya döküp olumlu ve olumsuz yanlarını ayıklamak en az o yaşam kadar uzun ve meşakkatli olacaktır.
bekçi mürteza’yı ilk olarak okuma fırsatını bulmadan izlemek durumunda kalmıştım. belki 10 belki 11 yaşında idim. o zamanlar vazife aşkı diye bilinen şimdi ise işkoliklik diye adlandırılıp anlamı bozulan o takıntının ne menem bir şey olduğunu bekçi mürteza ile anlamıştım.
günden kalanlar’daki stevens’ı da vazife aşkı ile yanıp tutuşan ve işini vakar içinde yapmak için ter döken bir başkahya. biz kitap boyu kendimizi onun yerine koyarak hikayesini, onun için günden kalanları takip ediyoruz.
ishiguro’nun her kitabı gibi bu kitap da gerçeğe farklı bir bakış açısı getirirken içimizdeki merhamet duygusunu okşuyor. büyüksün ishiguro!
zamanı doldurmak için bir şeylerle uğraşmak insanoğlunun toplumsal hafızasına kazınmış bir meşgale. gün boyu uğraşıp didindikten sonra, yapmamız gerekenleri yaptıktan, kendimize ait an parçalarını biriktirdikten sonra yorgun bir mutlulukla yatağa girdiğimiz anda aklımızda olan tek şey günden kalanlardır. bir muhasebe defterine döner zihnimiz ve hesaplaşma başlar.
bunu daha büyük ölçekte yaptığımız zaman hesaplaşma da büyür ödeyeceğimiz bedeller de. uzun bir yaşamı ortaya döküp olumlu ve olumsuz yanlarını ayıklamak en az o yaşam kadar uzun ve meşakkatli olacaktır.
bekçi mürteza’yı ilk olarak okuma fırsatını bulmadan izlemek durumunda kalmıştım. belki 10 belki 11 yaşında idim. o zamanlar vazife aşkı diye bilinen şimdi ise işkoliklik diye adlandırılıp anlamı bozulan o takıntının ne menem bir şey olduğunu bekçi mürteza ile anlamıştım.
günden kalanlar’daki stevens’ı da vazife aşkı ile yanıp tutuşan ve işini vakar içinde yapmak için ter döken bir başkahya. biz kitap boyu kendimizi onun yerine koyarak hikayesini, onun için günden kalanları takip ediyoruz.
ishiguro’nun her kitabı gibi bu kitap da gerçeğe farklı bir bakış açısı getirirken içimizdeki merhamet duygusunu okşuyor. büyüksün ishiguro!
devamını gör...
2.
orijinal ismi (bkz: the remains of the day) olan, aynı zamanda (bkz: anthony hopkins) ile (bkz: emma thompson)'ın baş rolleri paylaştığı 1993 yapımlı bir filmi bulunmaktadır.
okumaya başlamakla bitirmenin arası çok kısa olan bu eser, bizi bir kavramın (bkz: vakur olma) etrafında dolaştırarak, bir ömrün herhangi olguya adanması konusunda uzunca düşündürtüyor.
okumaya başlamakla bitirmenin arası çok kısa olan bu eser, bizi bir kavramın (bkz: vakur olma) etrafında dolaştırarak, bir ömrün herhangi olguya adanması konusunda uzunca düşündürtüyor.
devamını gör...