481.
482.
483.
484.
485.
486.
487.
488.
489.
490.

"... altıyla beşin toplamında bile elde bir kalırken, senin bu sevdada elinde ne kaldı?sen payı paydasından küçük.
sen dört işlemin yutan elemanı.
sen çarpın tablosunda yönünü şaşırmış x. sen bir bilsen. biz sana ne değerler verdik de sen eşitliğin sağına hep değersiz olarak geçtin. ben ise x’in yanına ilişmiş herhangi bir sayı.
ve sen her defasında x’i yalnız bırakmak için beni benimle sadeleştirdin. eline ne geçti diyorum. x’i yalnız bırakabildin mi bari? "
devamını gör...
491.
492.
493.
494.
495.
496.
497.

"sen de artık herkes gibisin!"
nazım hikmet'in dizelerinden dökülen bu nacizane cümleyi ilk defa tüm kalbimle söylüyorum. hem biraz üzüldüm hem de allah'a bin kere şükrettim. teşekkürler rabbim.
niçin üzüldüm?
tüm gözyaşlara, üzüntüye, verilen zamana, kalpteki güzel duygulara, fedakarlığa rağmen bitiş yaşanmıştı. olabilir tabi. 600 yıllık osmanlı bile çöktü, bu mu bitmeyecekti, bitti de. bitmişti bitmesine rağmen ama kalbimde güzel bir anıydı, ne zaman olursa olsun işi vs düşer yardım ederdim.
ama şimdi herkesti, bi o kadar yabancıydı... bir zamanlar tüm varlığıyla seratonin salgılanan birinin bu kadar gözden düşmesi ne acı... ben onun adına üzüldüm.
kayıtsızlık bu sevgi zerresi bile barındırmayan...
birkaç fotoğrafımız vardı, özlesem arayamayacaktım hem onun hem benim iyiliğim için. onlara bakar, özlemimi giderirdim. şimdi o güzel fotoğrafları hissizlikle yok edeceğim.
...
neden mi mutluyum?
ya bu daha uzun sürse ve kalbimdeki bu güzel duygular koca bir hiçe dönüşseydi ya da hayatımda geri dönüşü olmayan şeylere yol açsaydı, işte bu daha kötü.
sevgim, değer bilmeyen birinde yok olmaktan kurtuldu, bu çok güzel bir şey yazar arkadaşlar.:)
şimdi işte arabesk ruhumdan, hülyalı hallerimden, umutsuz, mutsuz zamanlardan kurtuldum.
şununla sonlandırmak istiyorum.
'sevginiz, değeriniz, ve siz varlığınızla her zaman çok ama çok değerlisiniz!'
devamını gör...
498.
499.
500.