güven

zor istir. herkese guvenilmez.

duyulmaz, kazanılır.

prezervatif misali tek atımlık derler

güven tek kullanımlıktır dediler. evet gitti mi gelmez zor yani. ama güvenmeyin güven duyduysanız hazırlıklı olun hazırlığınızı yapın yani. deneyimli insanlar bilir bu işi.

#357804 bu neçe özgün ve yaratıcı bir tanımdır yiğidim! seni tanımak istiyorum beni bul.

güven saatlerce tek tek itinayla dizilen domino taşlarının ufacık bir müdahaleyle saniyeler içerisinde yıkılması gibi küçük bir hatada kaydedilebilecek telafisi zor bir histir. o yüzden siz siz olun uzun uğraşlar verip karşılıklı güvendiğiniz insanları minik hatalarla kaybetmek gibi acemilikler yapmayın. insanları üzmek kolaydır ama üzdükten sonra yaşanan vicdan azabının sönmesi çok uzun sürer.

soyadım.

tek kullanımlık tır.gitti mi geri kazanılması zor bir duygudur.

verilmesi, duyulması zor olandır.

senin güvenme potansiyelin ile karşındakinin verdiği güvenin bileşkesidir. ancak karşıdakinin verdiği güven çok ağır basar bu bileşkede.

çift ilişkilerine gelirsek, şöyle bir şey okumuştum: güven, bir fıçı şarap gibidir. bir fıçı pisliğe bir kepçe şarap eklerseniz, elinizde bir fıçı pislik olur. bir fıçı şaraba bir kepçe pislik eklerseniz, elinizde yine bir fıçı pislik olur. sonra temizlemeye çalış dur, ne fayda.

kaybının telafisi yoktur.

mâsûmiyetin, mazlûmiyetin rengi ve remzidir. o'nun kâtilleri, yalancılar, hîlebazlar ve düzenbazlardır. muhkem kasalarda hıfzedilen çok değerli bir mücevherât sandukası misâli üzerine titrenilir. kaybedilmesi ise ruhû çekilmiş, insânî sıcaklığı soğumuş bir ölü duygusuzluğuna mahkûmluk gibidir. herkesin elinden ve dilinden emin olduğu kişiye güvenilir. güvenebilmek için önce güvenilen bir kimse olmak gerekir. sen güvenilir ol ama akılsız olma, güveneceğini seçmesini bil. yine de güvendiğin dağa karlar yağdı ise üzülme; o senin aybın değildir. sen emin ol, emânete ehil ol; hâinin ahlâkı sana örnek değil, ibret olsun.

cok zor insa edilip cok kolay yikilir.

çıkar ilişkilerinde kullanılır.

dostuna yarasını gösterir gibi demiş ahmed arif.

güven budur işte.

kaç tane güven tanıdıysam hepsi mi şerefsiz olur..

vedat türkali'nin 2 ciltlik kitabı.

tek kullanımlıktır. kazanması zaman alır, kaybetmesi saniye sürmez.

çok hassas, kırılgan.
kazanılması zor, kaybedilmesi kolay olan, duygu.
*

eğer şanssız değilse bir insan, doğar doğmaz daha bu duyguyu tadar. minik elleri anneyle buluşur ve o aidiyet hissi başlar. sonra büyür, arkadaşlarına güvenir. sonra daha da büyür ve güvenmemeyi öğrenir.
sonra daha da büyür ve kime güveneceğine karar verememeyi öğrenir.
keyfinden değil be canım. yara almıştır. üzülmüştür, hesap yapmadan kitaplara yazmadan hesap makinesi dahi kullanmadan güvenmiştir.
ikiye ayrılır sonra kalbi.
yok yok. onu demeyecektim. ikiye ayrılır burada insanlar. ya güvenmemeyi seçer ya da boşverir.
boşverdi ama zannetme ki herkese yanaştı herkesi sevdi. sadece akışına bırakır işte. "bu sefer olur belki kim bilir" der. e olmaz.
temkinli vardı bir de hatırlarsan bir paragraf önce. işte o güvenmez gözlerini kısa kısa bakar güvenmek ister ama cesaret edemez. bak nasıl incinmişse nasıl üzülmüşse, bir daha da kendimi üzdürmem der kollarını bitiştirip çocuk gibi.
her şekilde hayatının hiçbir döneminde minicik ellerini tutan o anne güvenini bulamam diye düşünür.
bazen yanılır ama umarım yanıldığını anlar. işte çocuklar ben bunu bildiğim için kimseye "güven bana" demem. ben kimim de hayatın getireceklerini bileyim.
kendi yapacaklarımı dahi bilmem ben.
bak mesela eski sevgiliye göre ben nasıl hain nasıl kadir kıymet bilmezim. hiç dönüp de ben ne yaptım demeden yargıla beni. oh . daha hızlı yargıla.
sağa sola anlatır da, "ona güvenmiştim" der. o da sana güvenmişti ama sonunda onu güvenilmez birine dönüştürmeni de engelleyemedi.
hayat bazen veya genelde böyledir.
güven duymak isteyen, güven vermeyi bekleyen onca insan boş bir alanda amaçsızca dolanır.
artık güven bir semt adı bile değildir.
ama bir erkek ismidir.