ikili ilişkilerde sık yapılan hatalar

partnerin birey olduğu gerçeğinin unutulması sonucunda kıskançlık denilen dipsiz kuyuya düşmektir. akabinde öz saygı yitirilir.

güvenmek, hayatının ana karakteri yapmak ve herşeyini anlatmak yapılan en büyük hataların başında gelir. en önemlisi de herşeye sizin izin veriyor oluşunuzdur. ardından beklenti içine girdikçe acı çekmek kaçınılmaz hal alır. kimse anlamayacak, kimse yeteri kadar sevmeyecek, istediğimiz gibi olmayacak. olduğu gibi kabul etmedikten sonra o ilişki değil ancak izlediğiniz bir film sahnesinin ozentiligidir. hayatı film gibi yasayip, duygusal triplerden çıkamayıp karşısındaki kişiyi ona ait bir malmış gibi sahiplendikten sonra ego tatmini için herşeyi yapanlar içlerinde bulunduğu durumu hala ilişki sanıyor olabilirler ki 20li yaşlarda bu neredeyse normal sayilir. biran önce kendinize gelmezseniz şirinler köyüne gidebiliriz beraber.

çok fazla hata vardır. küçük bir liste yapayım :

1) hayır diyememek.

2) kısa sürede samimi olmak.

3) sırlarını açmak.

4) kendinden ödün vermek.


tanım: ikili ilişkilerde yapılan en büyük hataları paylaştığımız başlıktır.

susmak 3.bir kişi gelinceye kadar.ve bu ikili ilişkiler iknanın en basit olduğu anlardan biri orda hallettin hallettin yoksa 3.şahıs gelirse unut o işi.

sevdiğimiz insanı değiştirmeye çalışmak. gerek karakter gerek dış görünüş gerekse sosyal alanına müdahale gibi düşünelim. ama sadece düşünelim. bir ihtimal söyleyebiliriz ki bu bile onu rahatsız edebilir. çok değiştirmeye çalışmayalım nasıl sevdiysek öyle kalsın.

üçüncü kişilerden etkilenmek.

insanı belki de en yanıltanı "ben bu kadını/adamı çözdüm" mantalitesi veya yaklaşımı olan hatalardır.

herkes özeldir, aksi sanılsa da kimse kimseye benzememektedir.

ikili ilişkiye başlamak. hatadır, telafisi olmayan hatadır.

birlikte olduğun kişinin, birlikte olma sebebi olan huylarını değiştirmeye çalışmak. bir nevi işi ciddiye bindirememe hali.

gözünün içine bakmamak.
odadaki garip nesnelere bakmak.

hızlı sevmek, hemen bırakmak. sonuç: iki kırık kalp.

bir kadın ve bir erkek arasındaki özel manadaki ilişkiden bahsediyorsak, naçizane görüşüm beklentiler hatanın ilk adımıdır. -ilişkinizde beklentiler oluşturup bunun sürekli karşılanmasını istemek bencilliktir ve kendinizden soğutucu davranışlardandır. beklentiler mümkün olduğunca az yahut makul seviyede tutulmalıdır.
-kişilerin özel alanları ve kendilerine ayıracak vakitlerinin olmaması. her an yanayana olmak, her yere beraber gitmek. sürekli telefon ile iletişimde olmak.
her insan kendiyle başbaşa kalmak ister, arkadaşlarıyla olmak ister. sınırlarınıza saygılı olun.
-sevmek demek desteğini yanında yokken dahi hissetmek, hissettirebilmek demektir.
-kendinize verdiğiniz değeri yanınızdaki insanın varoluşuna bağlamak. o olmazsa eksik olduğunuzu düşünmek.
hayır siz ve yanınızdaki insan da gayet tek başınıza değerlisiniz ama emek verdiğiniz ilişkinizde sizin fedakarlıklarınızla çok değerli hale gelebilir, bu da madalyonun öteki yüzüdür.
-kendi derdinize düşüp, yanınızdaki insanın sıkıntısı anlayamadan üzerine fazlaca gitmek. geri çekilmek ezikçe yahut onursuzca bir davranış değildir. aksine yanınızdaki ile duygusal olarak sıkı bir bağ kurduğunuzun kanıtıdır ve o sıkıntılı anda kendi derdinizi unutup onun derdiyle meşgul olmanız ciddi bir sevgi ve saygı göstergesidir.
-hayatın içerisinde tahammül sınırları çok daralıyor, çiftler bunun bilincinde olup birbirlerini zorlamamalılar ve inatlaşmamalılar. anlamsız inatlaşmalarla bir şey ispat etmiş olmuyorsunuz, kendinizden soğutursunuz. daha ziyade birbirlerini rahatlatacak şekilde davranmalılar ki zaten yanınızdaki insanın psikolojisin iyi olması sizinde iyi olmanız anlamına gelmektedir.

sürç-i lisan ettiysek affola...

dürüst olmamaları.

yanlış anlaşılmalar. bunun sonucunda kafada kurulan saçma sapan senaryolar. pişmanlıkla sonuçlanır dikkat edilmesi gerekir.

paranoyak olmak

aileleri işin içine katılmaması gereken noktada katmak.

"eğer beni sevse bir şeyler yapardı diye düşündü adam,
eğer beni sevse bir şeyler yapardı diye düşündü kadın."

aslında kısa ve öz; iletişime geçmek yerine karşı tarafın bir şey yapmasını istiyoruz, bekliyoruz.

her ilişki için geçerli bu: karşındaki insanın saygı duyulması gereken bambaşka bir dünya olduğunu unutmak.

saygı alanının kalmaması. ilişki bile olsa insanların kendi başına zaman geçirmek için kendi alanları olmalı. yoksa mutlaka arıza çıkartıyor.

anlayışsızlık.