bir garip ruh halidir. herkes ölür, en sevdiğin bile ölür de bir kendine yakıştıramazsın ölümü. ya ölenler? hangisi kendisine yakıştırmış ki ölümü?
devamını gör...
başkasına yakıştıramam da kendime yakıştırırım nedendir bilmem.

tuhaf sisler silsilesi.
devamını gör...
yaşam kadar şık durur üzerimde ölüm parkası
devamını gör...
nermin yıldırım dokunmadan kitabında çok şahane anlatmış bunu;

"öleceğimi öğrenince çok şaşırdım. azraili atlatmayı umduğumdan değil; bir gün herkes gibi ruhumu yetkili makamlara teslim edeceğimi elbet biliyordum. ama o gün öyle uzak ve muğlaktı ki, galiba ölümümü görmeye ömrüm vefa etmez sanıyordum. bilmek farkında olmama yetmiyordu."

ölümümü görmeye ömrüm vefa etmez sanıyordum! şahane!
devamını gör...
esasen, ölüm bireysel olarak varlığı sıkça deneyimlenen (ve dolayısıyla yakıştırılan) bir olgu olarak var olur. her birey ölümüne ilişkin belli düşünceleri belirli olaylar ya da bilinç dışı süreçler aracılığıyla kurgular, bunu deneyimler.
oysaki yakınlarının ölümü (eşinin, çocuklarının, anne/babasının) çoğunlukla düşünmekten, bilinç dışı olsa dahi düşünülmekten imtina edilen bir olgudur. birey, dünyadan çekilince onu koca bir bilinmezlik bekler, öte yandan bahse konu kişilerin dünyadan çekilmesi birey üzerinde kontrolsüz bir yalnızlık hissiyatı bırakır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"insanın ölümü kendisine yakıştıramaması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim