konumuz islami örtünmenin felsefesidir.

bir kaç soru ve bir kaç cevap ile bu konunun daha anlaşılabilir olacağını umuyorum.

1) islamiyet öncesi toplumlarda örtünme var mıydı?

örtünme islamiyetten önceki toplumlarda da vardı. bugün hristiyan toplumun rahibelerinin örtünmesi, islamiyet öncesi toplumlarda da örtünmenin olduğunu gösteriyor. yahudi toplumunun dindar kesiminde de örtünen kadınların olması örtünmenin islamiyet öncesi toplumlarda olduğunu gösterir. hata bazı kavimlerin* kadınları altın ve gümüşünü sakladığı gibi kapalı kapılar ardına hapsettiği dahi söylenmiştir.

2) islamiyet kadını örtüye mahkum mu ediyor?

örtünmenin amacı kadını toplumdan soyutlamak değildir. bilakis kadının toplumda daha rahat hareket etmesi için bir önlem mekanizmasıdır. kadının dişil kimliği ile değil, birey kimliği ile toplumda var olmasıdır.

3) örtünmenin ölçüsü nedir?

kadının eril toplumun tahrik olacağı yerlerini gizlemesidir. tahrik olmaktan kastedilen şey; sadece eller ve yüz haricindeki bölgeleri gizlemek değildir. ses tonunun davetkar olması da tahrik unsurudur. tahrik edici bir şekilde yürümek de tahrik unsurudur.

4) örtünmenin sınırı nedir?

örtünmenin sınırı; erkek, kadın için bir tehlike arz etmiyorsa örtünmesinin de bir anlamı kalmaz. yani kadın, erkek için cazipliğini kaybettiği vakit, örtünmesinin farziyeti kalkar. örfi anlamda örtünmesi kadın için daha hayırlıdır.

5) tesettür nedir?

nur suresi 31. ayette geçen örtünmenin müslüman kadınlar için sınırının belirlendiği ayettir. bu ayette örtünmenin üç şartı belirlenmiştir.

a) gözlerini haram olandan sakınma; bu emir kadının kendine haram olan erkeğe bakmamasını emreder. islam alimleri bakıştan kastedilen şeyin, göz süzme olduğunu belirtmiştir. yani erkeği tanımak için bakmak değildir.

b) ziynetini saklamak; ziynetten kastedilen şey, erkeğin tahrik olacağı bölgelerini gizlenmesidir. bugün ki örtünmenin kaynağı bu emirdir.

c) tevazu içinde yürümek, davetkar biçimde konuşmamak; yukarıda da değindiğimiz gibi kadının davetkar konuşması, erkek için cezbedicidir. ayaklarını yere vura vura ben burdayım! demesi haramdır.

6) hicab nedir?

ahzab suresi 59.ayette değinilen örtünme biçimidir. perdelenmek anlamına gelen bu kelime; tesettür emirlerine ek olarak, peygamberimizin(saa) eşleri ve kızları için özel bir farziyeti söz konusu olan örtünme biçimidir. yani tesettürdeki üç hususa ek olarak; peygamberimizin(saa) eşlerinin ve kızlarının; yüz ve ellerini gizlemesi, namahrem olan erkekler ile perde arkasından konuşmasını emridir. müslüman kadınlara farz değildir. ancak müslüman kadınlar için sünnet mesabesindedir.
devamını gör...
felsefesini bilmem, ben size gelinen son noktayı söyleyeyim:

önceden çarşaf vardı, sonra koyu renk bir pardesü de olur dendi, daha sonra bu pardesüler renklendi cıvıl cıvıl. boyları kısaldı, daraldı. eşarplar mendil kadar örtünmeye başlandı. tesettürden giderek uzaklaşıldı. bunlar hep tedricen oldu. şimdiki geldiği son nokta ise ortada, kısa etekler, üstüne dar pantolanlar... hanım kızlarımız nerdeyse açık bayanlardan daha cezbedici. gidişatı doğru bulmuyorum, taviz tavizi getirdi işte, "müslümanım, bu durumdan razıyım" diyen beri gelsin." yarım hoca dinden eder, yarım doktor candan eder" sözü ne kadar da doğruymuş.

"yarım yarım" yapılan işler "bütün"e zarar verdi.
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
farz ulan farz.
devamını gör...
rabbim ortadoguluların abaza oldugunu bildiği için kadınlara örtünün yoksa bunlar size tecavüz eder demiş bence özetle bu.
devamını gör...
örtünme kıstasını yukarıdaki yorumdaki gibi alırsak hristiyan toplumundan daha geriye bakmak gerekir. sümerliler de fahişe kadınlar toplumdan ayrışmak için türban kullanırmış.bazı toplumlarda erkekler örtünüyormuş.*
devamını gör...
örtünmek sadece başörtüden ibaret sanıyoruz.örtünmek oturuşta,gülüşte, alışverişte ve insanlarla her iletişimde kişisel sınırları korumaktır.evimiz de örtüdür.herşeyin hatta suyun bile bir kabuğu vardır.kendini kabuğuyla korur.
sadece kadınlara has diye de sanıyoruz.oysa erkeklerin de tesettürü göz kapaklarındadır ayetini unutuyoruz.
devamını gör...
neyse ki arkeoloji denilen bir bilim var da üç bin, dört bin yıl öncesinin insan resimlerine, heykellerine, fresklere falan bakıp, o dönemlerin insanlarının neye benzediği, ne yiyip ne içtiği, ne giydiği konusunda epey bilgiliyiz.
doğudan batıya japonya, avustralya, her zaman kalabalık çin ve hindistan, anadolu, rusya stepleri, yunanistan tüm avrupa, afrika, güneyi ve kuzeyi amerika kıtası halkları...
bunlardan hiçbirinde başörtüsü takmış, çarşafa bürünmüş kadın yok. roma'nın kadınları bir omuzları açık, bacaklarının çok büyük bölümü çıplak elbise giyiyor.
bir tek ortadoğu hariç. bunun bilimsel olmayan ama doğru olduğunu sandığım bir açıklaması şu: bu yörenin erkekleri son derecede ahlaksız. tezimi doğrulamak için gene bilimsel olmayan bir şey söyleyeyim: bilinen bilinmeyen tüm peygamberler bu, dünya ölçeğinde düşünülecek olursa cüccük kadar yöreye gönderilmiş. sonra oluşturulan dinler vasıtasıyla bu ahlaksızlık başka ülkelere de yayılmış.
yani örtünmenin felsefesi bu: ahlaksızlık. başka şey aramayın.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"islamda örtünmenin felsefesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim