1.
genelde it's a man's world olarak bilinen şarkıdır. ancak söz yazarlarından olan ve şarkıyı söyleyen james brown, 1963 yapımı hit komedi filmi it's a mad mad mad mad world filminden etkilenerek şarkı adına fazladan man's man's kısmını eklemiştir. ilgili film için bkz şu link
şarkının sözleri aslında brown'ın vokalistliğini yapan ve bir zamanlar sevgilisi olan betty jean newsome'a ait. incil'de geçen ayetlerden ve tabii ki sevgilisi olan james brown'dan esinlenmiş.
kabul etsenizde etmesenizde bu dünya erkek egemen bir dünya. şarkı baştan bunu vurguluyor gibi gözüksede aslında daha girişinde canımız ciğerimiz kadınlarıda yüceltiyor:
this is a man's world, this is a man's world
but it wouldn't be nothing, nothing without a woman or a girl
şarkı ile iki tane kayıt bırakayım. birincisi orjinali, diğeri ise james brown, luciano pavarotti ile söylüyor:
şarkının sözleri aslında brown'ın vokalistliğini yapan ve bir zamanlar sevgilisi olan betty jean newsome'a ait. incil'de geçen ayetlerden ve tabii ki sevgilisi olan james brown'dan esinlenmiş.
kabul etsenizde etmesenizde bu dünya erkek egemen bir dünya. şarkı baştan bunu vurguluyor gibi gözüksede aslında daha girişinde canımız ciğerimiz kadınlarıda yüceltiyor:
this is a man's world, this is a man's world
but it wouldn't be nothing, nothing without a woman or a girl
şarkı ile iki tane kayıt bırakayım. birincisi orjinali, diğeri ise james brown, luciano pavarotti ile söylüyor:
devamını gör...
2.
(bkz: luciano pavarotti) ile olan düeti dinleyiniz.. dinlettiriniz..
devamını gör...
3.
şu şarkı bile tek başına yeterli aslında, dünyadaki değişimi anlamamız adına...
düşünün şimdi; bu şarkıyı james brown, 1966'dan 2006'ya tam 40 yıl boyunca söyledi!
dünyanın dört bir tarafında, son derece seçkin ortamlarda... her yerde, müthiş performanslarla!
pavarotti ile birlikte bile söyledi, gerisini siz düşünün.
coşkun kalabalıklar önünde, müthiş bir aşkla!
aşağıya, internete düşen o performanslardan bazılarını sıralıyorum, bakın;
1966(33 yaşında) - paris
1971 - italya'da bir stüdyo çekimi
1981 - müthiş canlı performans - hollanda
1985 - londra
1991 - los angeles
1999 - woodstock - new york - 250 bin kişinin önünde, muazzam sahne performansı.
2004 - biraz da enstrümantal? - londra
2005(72 yaşında) - joss stone ile mükemmel bir düet.
2006'da da vefat etti zaten kral!
aynı sene, istanbul'da da sahne almıştı...
orada da söylemiştir kesin bu şarkıyı...
şimdi nereye geleceğim...
düşünün bakın, kaç yıl boyunca, hep zirvede olmuş bir şarkı bu.
en az sex machine kadar...
yıllar yıllar geçmiş ama modası hiç geçmemiş.
hep dinlenmiş...
her seferinde daha çok insana daha çok insana derken, yıllar geçtikçe daha bir değerlenmiş!
peki ya şimdi?
şimdi ortam nasıl?
biri çıktı, bir albüm yaptı diyelim..
ömrü ne kadar o albümün?
5 yıl boyunca dinlenir mi?
yoksa hemen, başka bir hit şarkı mı bekler sevenlerin senden?
tek bir sezonda tüketirler!
hunharca hem de...
hiç acımazlar..
şimdi düşünüyorum da...
james brown, çok doğru zamanda vefat etti aslında.
belki 3-5 sene daha yaşayabilirdi ama sadece o kadar.
çünkü sonrası cehennem!
sonrası kara delik!
sonrası yokluk!
unutulmuşluk...
şu yukarıdaki evrimi görebiliyor musunuz?
''it's a man's man's man's world'' evrimi...
şarkıyı adeta arşa çıkarıyor sanatçı, 40 yıllık tecrübenin üstüne koya koya...
bir noktada zirveye ulaşıyor, sonrasında ise o zirvenin eteklerinde gezinirken, birden puff!
sanatçı göçüp gidince, şarkı da maziye gömülüyor.
bence tam da doğru zamanda!
çünkü öyle bir dönem başlayacaktı ki o öldükten sonra, "it's a man's man's man's world'' bile ayakta duramazdı!
sürdüremezdi o muazzam evrimi!
james brown çıksa gelse şimdi, o bile imkansız... başlamadan vazgeçerdi.
düşünün şimdi; bu şarkıyı james brown, 1966'dan 2006'ya tam 40 yıl boyunca söyledi!
dünyanın dört bir tarafında, son derece seçkin ortamlarda... her yerde, müthiş performanslarla!
pavarotti ile birlikte bile söyledi, gerisini siz düşünün.
coşkun kalabalıklar önünde, müthiş bir aşkla!
aşağıya, internete düşen o performanslardan bazılarını sıralıyorum, bakın;
1966(33 yaşında) - paris
1971 - italya'da bir stüdyo çekimi
1981 - müthiş canlı performans - hollanda
1985 - londra
1991 - los angeles
1999 - woodstock - new york - 250 bin kişinin önünde, muazzam sahne performansı.
2004 - biraz da enstrümantal? - londra
2005(72 yaşında) - joss stone ile mükemmel bir düet.
2006'da da vefat etti zaten kral!
aynı sene, istanbul'da da sahne almıştı...
orada da söylemiştir kesin bu şarkıyı...
şimdi nereye geleceğim...
düşünün bakın, kaç yıl boyunca, hep zirvede olmuş bir şarkı bu.
en az sex machine kadar...
yıllar yıllar geçmiş ama modası hiç geçmemiş.
hep dinlenmiş...
her seferinde daha çok insana daha çok insana derken, yıllar geçtikçe daha bir değerlenmiş!
peki ya şimdi?
şimdi ortam nasıl?
biri çıktı, bir albüm yaptı diyelim..
ömrü ne kadar o albümün?
5 yıl boyunca dinlenir mi?
yoksa hemen, başka bir hit şarkı mı bekler sevenlerin senden?
tek bir sezonda tüketirler!
hunharca hem de...
hiç acımazlar..
şimdi düşünüyorum da...
james brown, çok doğru zamanda vefat etti aslında.
belki 3-5 sene daha yaşayabilirdi ama sadece o kadar.
çünkü sonrası cehennem!
sonrası kara delik!
sonrası yokluk!
unutulmuşluk...
şu yukarıdaki evrimi görebiliyor musunuz?
''it's a man's man's man's world'' evrimi...
şarkıyı adeta arşa çıkarıyor sanatçı, 40 yıllık tecrübenin üstüne koya koya...
bir noktada zirveye ulaşıyor, sonrasında ise o zirvenin eteklerinde gezinirken, birden puff!
sanatçı göçüp gidince, şarkı da maziye gömülüyor.
bence tam da doğru zamanda!
çünkü öyle bir dönem başlayacaktı ki o öldükten sonra, "it's a man's man's man's world'' bile ayakta duramazdı!
sürdüremezdi o muazzam evrimi!
james brown çıksa gelse şimdi, o bile imkansız... başlamadan vazgeçerdi.
devamını gör...
4.
kesinlikle chevrolet gibi şarkı, ağır ve yavaşşşşşşşşş....
devamını gör...
5.
bok gibi şarkıdır
devamını gör...