1.
sıkı dostlar amansız düşmanlar'ın yazarı michael thompson ve thompson'ın meslektaşı psikolog dan kindlon ortak çalışması, okuyucusuna erkek çocukları ve onların duygusal dünyaları üzerine ayrıntılı incelemeler, bilgiler sunan, çağdaş bilimi ilginç anekdotlar ile harmanlayarak ezber bozan bir kitaptır.
oğlanlarla terapi üzerine uzmanlaşmış, 35 yıllık deneyime sahip iki psikolog olan kitabın yazarları, ilk olarak staj zamanları hep kendilerine gönderilen öfkeli oğlanlar, bir şeyleri tekmeleyen oğlanlar ve özellikle de konuşmayan oğlanlar ile çalışmaya başlıyorlar. okullarda ve kliniklerinde yaptıkları çalışmalar ve sayısız danışan ile oğlanlar hakkında birer bilgi deryasına dönen yazarlarımız, sonunda oğlan ebeveynlerine hitap eden kitaplar arasında "en iyisi" denilebilecek bu kitabı ortaya koyuyor ve bir oğlanın gelişimini etkileyecek, esinleyecek konumdaki herkesin kulak vermesi gereken önerilerde bulunuyor.
kitap 12 bölümden oluşuyor, sert disiplinin ağır bedellerinden tutun, duygusal dünyalarındaki yalnızlığa, bağımlılığa meyilleri, şiddet ve saldırganlık olarak ortaya çıkan öfkeli halleri, niçin oğlanların intihar oranının kızlardan fazla olduğuna kadar... her bir konu ayrı ayrı ele alınıp danışan öyküleri ve terapide kullanılan metotlarla da açıklanmış. (kindlon ve thompson’a göre bunların altında “oğlan doğası,” “biyoloji,” “testosteron” veya “anne kabahatleri” değil, oğlanlara verilen hatalı, eksik ve yıkıcı bir duygusal eğitim vardır)
ben de erkeklerin, biz kadınlar kadar duygusal olabildiklerini bilmezdim, bu kitabı okuyana dek. ya sizler de ne kadar ponçikmişsiniz meğer. kitabı okudukça aslında o klişe "erkekler ağlamaz" cümlesinin ne derece tehlikeli ve nasıl büyük bir baskı olup oğlanların, duygularını yok saymalarına sebep olduğunu anladım. elbette bu cümle tek örnek değil; kitap, sosyal çevreden çeşit çeşit baskılayıcı yaklaşımları ele alıyor ve siz de toplumca erkeklere biçilen roller sebebiyle oğlanların duygusal dünyalarının daha yetişkin birer erkeğe dönüşmeden nasıl hunharca budandığını fark ediyorsunuz.
gerçekten benim etkilendiğim kitaplardan biri oldu, eğer bir oğlan çocuğunuz varsa, ya da yeğeniniz vs sevdiğiniz biri, öğretmenseniz, bir zamanlar kendiniz de bir oğlan idiyseniz veya oğlanların gelecekte nasıl erkeklere dönüşeceğini umursuyorsanız, bu kitabı okuyun.
oğlanlarla terapi üzerine uzmanlaşmış, 35 yıllık deneyime sahip iki psikolog olan kitabın yazarları, ilk olarak staj zamanları hep kendilerine gönderilen öfkeli oğlanlar, bir şeyleri tekmeleyen oğlanlar ve özellikle de konuşmayan oğlanlar ile çalışmaya başlıyorlar. okullarda ve kliniklerinde yaptıkları çalışmalar ve sayısız danışan ile oğlanlar hakkında birer bilgi deryasına dönen yazarlarımız, sonunda oğlan ebeveynlerine hitap eden kitaplar arasında "en iyisi" denilebilecek bu kitabı ortaya koyuyor ve bir oğlanın gelişimini etkileyecek, esinleyecek konumdaki herkesin kulak vermesi gereken önerilerde bulunuyor.
kitap 12 bölümden oluşuyor, sert disiplinin ağır bedellerinden tutun, duygusal dünyalarındaki yalnızlığa, bağımlılığa meyilleri, şiddet ve saldırganlık olarak ortaya çıkan öfkeli halleri, niçin oğlanların intihar oranının kızlardan fazla olduğuna kadar... her bir konu ayrı ayrı ele alınıp danışan öyküleri ve terapide kullanılan metotlarla da açıklanmış. (kindlon ve thompson’a göre bunların altında “oğlan doğası,” “biyoloji,” “testosteron” veya “anne kabahatleri” değil, oğlanlara verilen hatalı, eksik ve yıkıcı bir duygusal eğitim vardır)
ben de erkeklerin, biz kadınlar kadar duygusal olabildiklerini bilmezdim, bu kitabı okuyana dek. ya sizler de ne kadar ponçikmişsiniz meğer. kitabı okudukça aslında o klişe "erkekler ağlamaz" cümlesinin ne derece tehlikeli ve nasıl büyük bir baskı olup oğlanların, duygularını yok saymalarına sebep olduğunu anladım. elbette bu cümle tek örnek değil; kitap, sosyal çevreden çeşit çeşit baskılayıcı yaklaşımları ele alıyor ve siz de toplumca erkeklere biçilen roller sebebiyle oğlanların duygusal dünyalarının daha yetişkin birer erkeğe dönüşmeden nasıl hunharca budandığını fark ediyorsunuz.
gerçekten benim etkilendiğim kitaplardan biri oldu, eğer bir oğlan çocuğunuz varsa, ya da yeğeniniz vs sevdiğiniz biri, öğretmenseniz, bir zamanlar kendiniz de bir oğlan idiyseniz veya oğlanların gelecekte nasıl erkeklere dönüşeceğini umursuyorsanız, bu kitabı okuyun.
devamını gör...
"kabil'i yetiştirmek" ile benzer başlıklar
kabil
11