kabirde ilk gece

inkarın pişmanlığı için çok geç olacak gecedir. allah hepimize imanla göçmeyi nasip etsin.

ne bileyim dediğim durum.
gece telkine gelen imami tutup çekmek var içeri.* ( orada bile soruları çalmışlar imam sufle veriyor telkin adı altında.)
mülakata alır münker ve nekir;
-rabbin kimdir?
+dinsizim. al daha ilk sorudan yattı kupon.
- doldurun ateşi!!!
barrrrrr*
hayattayken saman gibi dediler, siz bendeki ateşi mezarda görün.*

spoiler verilmesi tehlikeli bir gece olabilir. siz yine de fazla kendinize güvenmeyin.

cübbeli ahmet hoca ' nın sörf dalgaları kadar korkunç olduğu rivayet edilen b.ktan gece.
dünyadaki ilk gecemizi hatırlamıyorsak kabirdeki ilk geceyi de o denli hatırlamayacğız. ölü kalanlara ölüdür. öldüğünün farkında değildir.

when you are dead, you don't know that you are dead, it's difficult only for the others.
it is the same when you are stupid.

ricky gervais.

dünya da binbir geceyi yaşamışız.. kabirde ilk gece mi korkutacak..

masallara inanmadığımdan çomarlardan uzak huzurlu bir uyku çekeceğim gece olacaktır.

öyle merhametli bir "allah" düşünün ki, daha cehennemi beklemeden, kendi yarattığı "insan"a ölüyken işkence edecek. ağam bizle eğleniii...

metalciyken beyazıtta cabir denilen kasetçiden metal kasetleri aldığımız yıllardı. o senelerde hep ne kadar kurukafa resimli grup kaseti varsa alıyordum , isimlerini bile bilmiyordum ama zamanla grup isimlerini ayırmaya başladımi müziklerini tanıdıkça, mesela slayer çok ağırdı ama megadeth ve over kill biraz tonajlıydı (fazla ton) . ama zaman geçtikçe neden bütün grupların hatta metal gruplarının kurukafayı ve ölümü bu kadar sevdiklerini anlamaya çalıştım ve şunu anladım hayat ölümle anlaşılır ancak ama bu başlığı açanlar ölümden korkanların sadece biz (laikler) olduğunu düşünüyor. ama ölüm bize değil size uzak dinciler, hayatı anlamadığınızı ölümle insanları korkutarak bir dini ayakta tutmaya çalışıyorsunuz, islamiyet o kadar gereksiz bir konuyu uzatıyor ki (tam 800) senedir sanıyor ki kimse ölümden korkmuyor. oysa ölüm yaşamdan daha önemlidir ama asla bir mezar odasında anlaşılabilecek birşey değildir. ölümü anlayacağınız tek şey biraz metallica filan dinleyip ölümle nasıl dalga...pardon lafım saptı aslında bütün metal grupları ölümü işler (aynı yere döndük) hayatta anlaşılacak tek şey ölümdür de ondan. o yüzden yakın zamanda bu kasetleri atıp namaza başladım :)) böyle bir arkadaşım vardı metalciliği bırakıp namaza başlayınca ona şöyle dedim, death metale başlasan da olurmuş. entry bu kadar. kabir değil cabir olarak değiştirilsin başlığı modlar.

nasıl ki ders çalışmadan sınava girer ve sınavı geçemezse bir talebe, işte kulluk sınavı da böyledir, dünyevi hayatta uhrevi hayatın ödevlerini yapmazsan, sınıfta kalırsın...

orada kopya şansın da yok...

dünyevi meselelere gark olan, garip şeylere mesai harcayan kula şaşarım...

mesela diyor ki, 36 yaşına gelmiş, abi bana epl'den sor, sana hepsini söyleyeyim... * islam'ın şartlarını sorsan bilmez...

zaten kabirde de soracaklar sana, ingiltere'den takım kursan sağ açığa kimi alırdın? diyecekler... cevaplarsın artık orada...

sorgu, sual, arap, tokmak falan basit işler deee
pamuk işi canımı sıkıyor benim

(bkz: ilk gece korkusu)

(bkz: teşevvüş)
varlığın önce bulunduğu yeni ortama adapte olması gerekiyor, o sebeple sorgu sual moduna geçmeden önce o adapte olamama halinden çıkması gerekiyor, bu da belirsiz bir zaman içermektedir.

süreyi azaltabilmek ise insanın nefsani yaklaşımlardan ve olumsuz ruh halinden uzaklaşmaya başlaması ile başlar..

işte seni mezara koyduklarında, tekrar canlanacaksın...

allahu teala sorgu melekleri yollayacak, iki sorgu meleği...

ilk imtihan, rabbin kimdir? olacak, söyledin söyledin...

sonra birkaç soru daha gelecek, kitabını soracaklar, peygamberini soracaklar, sınavı verdin verdin...

bu kadar basit soruları dahi cevaplayamayanlar olacak, işte bir imansızlık ve pişmanlık örneği...

sınavı geçenlere melekler, rahat uyu diyerek telkin edecekler, böyle deyip gidecekler.

allahu teala kabirdeki sualleri cevaplayabilmemizi nasip etsin. dünyevi hayatta dersimize iyi çalışalım inşallah...

(bkz: ah kabrimin ilk gecesi)

beni maziye götüren başlık. bir gün eve bu isimde bir kitap girdi. daha liseye gidiyorum. gülmekten altımıza ediyorduk. bir de yazan kişi seriye bağlamış. ahahahah kitap isimleri de ayrı bir komik. ben güldüm allah daha da beni güldürsün e mi.

ayy ben heyecandan uyuyamam ilk gece. hem yerimi yadırgarım.

düşünüyor düşünüyor, içinden çıkamıyorum. sorulan sorulara cevap verebilecek miyim? bilmiyorum.

kabir zor oğlum derdi rahmetli babaannem. kendi ilk gece ne yaptı bilmiyorum. mesela amcam, allah yardım bile etmiştir ona, o mükemmel bir müslümandı, geçmiştir ilk sınavı.

amcam bana hep öğüt ederdi, ulan bir insan sert yapar, kırar filan. istemese de üzer kırar. sıfır kardeşim. ben ondan öğrendim nezaketi, karşıdakini kırmamayı.

paran gidiyor, sağlığın gidiyor, ahiretin de gidiyor amcam. bil bunları. sana bir şey diyemem." diyordu.

allah herkesin çevresine ailesine böyle insanlar nasip etsin. her şeyi yoluna koyacağız inşallah.

kadirle ilk gece okudum..

new bride başlığı sandım..