kadınların kafası bilime ve sanata basmaz
başlık "rosadolujoe" tarafından 31.03.2021 18:02 tarihinde açılmıştır.
41.
hegel, 1700 sonları ila 1800 ilk çeyreği arasında yaşamış bir alman düşünür. kadınların, felsefe alanında gerçekten "henüz" var olamadıkları bir dönem. hegel, insan düşüncesinin en üst işleyiş alanı olarak görülen felsefe dünyasında, kadın varlığı görememesini ifade açısından, (aslında köle efendi metaforuna bir gönderme olarak) yöneten yönetilen bağ ve gerçekliğindeki kadın konumunu adlandırmaya çalışıyor. onun yaşadığı ve öncesi yüzyılların kadını, erkekegemen yönetim ve yaşamda kadın itirazını henüz dillendirebilmiş değil. hegel'de bunu, 'kadının dolaylı olarak isteyip onayladığı bir durum' olarak görüyor. devamı yüzyılda, ondan büyük oranda etkilenecek olan marks, hegelde başaşağı duran diyalektiği, ayakları üstüne çevirip doğrultacak ve yönetilen yöneten, köle efendi metaforlarının yerini proleterya ve burjuvazi gerçekliği alacak, bu ilişkinin de bir kabul ve onayla gerçekleşmediği, zora dayalı bir sömürü olduğu, aralarındakinin aslında uzlaşmaz bir çelişki olduğu ve ancak ezilenin ezeni yok etmesiyle aşılabileceğini kuramlaştıracaktır. daha sonrasında da, kadın erkek ilişkisinin uzlaşmaz bir çelişkiden kaynaklanmadığı ve ancak iki cinsin de birbirini inkar etmeden özgürleşebilmeleriyle çözülebilecek bir bağ olduğu da marks'la birlikte başlayacak ve ezilen cins olan kadın, ezilen sınıf mücadelesinin bir bileşeni haline gelecektir. emeğin ve kadının özgürleşmesi sömürünün son bulmasıyla sağlanacaktır. din ve feodalizmin kadına biçtiği ev köleliği ve kutsal aile hapsi, kapitalizmin biçtiği ikinci sınıf zayıf cins emeği sömürüsü de tarihe karışacaktır.
özetle: hegel, yüzyılının resmini, köle efendi metaforunun aile kurumundaki ifadesinde kadını felsefi anlamda tanımlamış, tekrarlamıştır. marks'a kadar da tüm felsefe dünyasının bakışı budur. içlerinden hegel'i ayırıp taşlamak eksik bir bakış ve haksızlıktır. hegel düşün dünyasının tartışılmaz anıtlarından biridir.
özetle: hegel, yüzyılının resmini, köle efendi metaforunun aile kurumundaki ifadesinde kadını felsefi anlamda tanımlamış, tekrarlamıştır. marks'a kadar da tüm felsefe dünyasının bakışı budur. içlerinden hegel'i ayırıp taşlamak eksik bir bakış ve haksızlıktır. hegel düşün dünyasının tartışılmaz anıtlarından biridir.
devamını gör...