kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı

mutlaka olmalı ancak başkası tarafından hazırlanan, eşlik eden kişinin özel olduğu ve de mümkünse hafta sonu sabahın ilerleyen saatlerinde yapılanı öyledir. “kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olabilmesi için masada en az iki çay bardağı olmalı” diye boşuna dememişler.

sabah uyanır uyanmaz aceleyle yapılanı ise kahvaltı değildir. bir dramdır, mutsuzluk sebebidir.

cemal süreya bir güzel sabah bu lafı ederken, şimdiki istekramcanları tahmin edemezdi.

içimiz bayıldı her kahvaltı eden bu yazıyı yazıyor söylüyor.

hay sıçayım ya.

*

yine benim ne işim var burada günü. saat öğleyi geçmiş yarım bardak kahve dışında mideme birşey girmemiş. sokayım mutluluğuna da kahvaltısına da cemaline de süreyasına da.

neyse sakinim. mantım geldi.

yüzde yüz sağladığım durum.
şu anki mutluluğum var ya dünyanın arşü alasındayım. abartayım ama yani o gada bir şey olabilir. hele çay, ne demekti çay mutluluk demekti.

acele etmeden hazırlanan, güzel bir sohbet ve müzikle beraber yapılan, saatlerce süren hatta sonunun da türk kahvesiyle son bulduğu bir kahvaltının o gün içinde çözemeyeceği bir şey olamaz gibi geliyor. ( dedi kahvaltı tabaklarını bile en ince ayrıntısına kadar hayal eden birey.)

her gün aynı akşam yemeğini yerseniz sıkılırsınız ama kahvaltılıklarda bir büyü var. her gün o yumurtam, peynirim, zeytinim, biberim, domatesim, pekmezim oluyor. bu fix menümdür. yine de hiçbir gün sıkmaz. şımartmak istersem kendimi sosis, sucuk, patates, krep, pankek vs çeşit yaparım. ama asla sıkmayan şeydir kahvaltının kendisi. sanki böyle o sofra kalsa da acıktıkça devam etsem. devasa bir sofrada sevdiklerinle beraber muhabbet ede ede yapılsa.. gerçekten kahvaltı mutluluk veriyor.
belki de sabah uyanıldığında, günün yorgunluğu, siniri stresi üzerinizde olmadığı; dinç kafa ve aç mide ile yaptığınız bir eylem olduğu için de olabilir: bilemem. yine de mutluluk verdiği kesindir.
hepsini geçtim, kahvaltı niyetiyle dışarda buluşmak da çok güzel. kalkmış, hazırlanmışsın. sevdiğin bir insanla oturup çay içecek, kahvaltı yapacaksın. daha yolda mutlu olur insan.

bugünlük kahvaltı güzellememizin de sonuna geldik..

sabah erken kalktıysam ve ofise gideceğim bir günse mutluluktan öte bir ihtiyaç. evdeysem ve haftasonu değilse de özellikle aramıyorum kahvaltıyı. haftasonu da anca böyle patatesi, çeşit çeşit şarküterisi olacak o zaman ararım haftasonu. o da zaten bence kahvaltıdan çok brunch’a kayıyor.

açık ara sözlüğün en uyuz edici başlığı......

evde yapılandan bahsedilmediği aşikar mutluluk.

o değil de kahvaltıyı sevdiğimden bahsettikçe kahvaltıdan soğudum. niye böyle oldu hiç anlamadım. sevdiğim bir avuç şey kaldı, daha da birinize bile söylemem.

call 9-1-1.

dur bakalım yarın yine deneyeceğim

yemek yemenin mutlulukla bir ilgisi olmalı. kahvaltı ile sınırlandırılmış gibi hissettim.

midesi boş olanın kafası da boş olur derdi küçükken bir öğretmenimiz. onun ve her gün ibadet eder gibi erkenden kalkıp kahvaltı hazırlayan annem sayesinde kahvaltı etmeden çıkamamak gibi bir alışkanlığım oldu.

bu konuda en çok öğretmenime mi, anneme mi teşekkür etmeliyim? bilemiyorum. sanıyorum bunu hiç bir zaman netleştiremeyeceğim.

son on beş yıldır hayatımda olan eşimin de hakkını yiyemem. çok zorunlu durumlar haricinde -sağolsun- kahvaltısız salmaz beni.

güne iyi bir başlangıç her zaman daha iyi bir seyir getirir diye söylemek isterim. durum böyle olunca küçük bir çabayla gününüz daha iyi geçer elbette.

günü iyi geçen biri neden mutlu olmasın ki!

düzeltme: imla.

bu cümle neden bu kadar tutmuş ve çoğu kahvaltıcıların duvarında mevcut, büyük bir muallak.

arkadaş ortamında durduk yere "ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı" desek
sus lan parazit cevabını duymam muhtemel olur.

ama cemal süreya kurunca cümleyi oluyor üstadım
barış manço'nun nick the chopper'ı gibi
bazı şeyleri hiç anlayamıyorum ya
garip.

kesinlikle var. hele kahvaltıda pişi veya kuymak varsa.

bence de var. güzel güzel sakince yapılan kahvaltı şahanedir bayılırım

serpme kahvaltının da kararsızlıkla bir ilgisi olmalı. on çeşit ürün var önünde. hangisini hangi sırayla yiyeceksin, hangisi sana doygunluk hissi vadediyor falan bunlar hep dert. tost most gibi tek bir şey koyarsın önüne kafa rahatlığıyla hemen yiyip kalkarsın.

kahvaltıyı mutlulukla ilişkilendirmeye çalışan bir iddia ya da dilek cümlesi.

bence yoktur.

olmasi* olmaliydi lan baslik. 4 yildir duzeltilmemis 1 baslik. evet.