kırdığını düşündüğünde ne yaparsın sorusu

doğrudan ararım, hatta imkan varsa yüz yüze gelip konuşurum.
kimseyi bile isteye kırmamaya çalışırım, yanlış anlaşılmışımdır, düzeltmek isterim.

yüzyüze konuşurum, ararım hiç yoksa. çünkü değer verdiğim insanlara ulaşabiliyorumdur.
özür dilemekten bir yanım eksilmez.
yeter ki yakınım olsun.

incittiğimi düşünüyorsam açık bir şekilde konuşurum, anlamaya çalışırım. haklı, haksız da düşünmem. incinen hisleri için özrü hak eder, bu nettir.

asıl amacımı açıklamaya çalışırım, özür dilerim. bir zarar verdiysem telafi etmeye çalışırım.

iyi kırmış mıyım diye kontrol ederim.

değer verdiğim biriyse bir şekilde kendisine ulaşırım.
derdimi yüz yüze anlatmak için vakit kollarım.

alelade biriyse iletişim kurmamı tekrar gerektirecek durum oluşana kadar hiçbir şey yapmadan bekler, durumu açıklar geçerim.

ancak ve ancak,

değer verdiğim insan eğer yolları kapatmayı seçer ve durumu zorlaştırırsa o değeri de zaten hak etmiyordur.
dolayısıyla yormam, yorulmam.