ailesini geçindirmek için işten işe koşan bir kadının, şehrin zengin ailesinin evinde işe başlaması ve geçirdiği trafik kazası sonucu tekerlekli sandalyeye bağlanmış will traynor ile tanışması sonrası birbirilerinin hayatlarını değiştirmesini konu alan dram filmi.
yönetmen
thea sharrock
oyuncular
charles dance, sam claflin, emilia clarke, vanessa kirby, matthew lewis
thea sharrock
oyuncular
charles dance, sam claflin, emilia clarke, vanessa kirby, matthew lewis
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "neysene" tarafından 07.01.2021 03:33 tarihinde açılmıştır.
1.
(bkz: emilia clarke) için izlediğim (bkz: thea sharrock) tarafından yönetilen people's choice favori drama filmi ödülü almış 2016 yapımı filmdir. filmin aynı isimle (bkz: jojo moyes) tarafından yazılan kitabı da bulunmaktadır. * emilia clarke'ın oyunculuğunu beğenirken (bkz: sam claflin) döktürmüş bu filmde. engelli bir bireyi o kadar iyi canlandırmış ki mimikleriyle, konuşmalarıyla sanki gerçekten yaşadıklarını anlatıyor gibi hissediyorsunuz. aşk temalı bir film izleyeceğimi sanarken ötenazi konusu soğuk su gibi çarptı yüzüme. öyle bir çarptı ki uzun uzun düşündüm, aynı durumda olsam ne yapardım diye. çok etkileyici ve gerçekçi bir filmdi.
will'in verdiği karara, lou'yu sevmesine rağmen realist yaklaşmasına çok saygı duydum. hayatındaki her türlü zenginliği geçtim en basiti sevdiğine sarılamıyorken böyle bir hayatı sürdürmek çok acı verici. louisa'yla yaşasaydı bir ömür, onu da kısıtlamış olacaktı. sonunda hüngür hüngür ağladım. bazen hikayeler mutlu sonla bitmez. bu da öyle bir filmdi.
will'in verdiği karara, lou'yu sevmesine rağmen realist yaklaşmasına çok saygı duydum. hayatındaki her türlü zenginliği geçtim en basiti sevdiğine sarılamıyorken böyle bir hayatı sürdürmek çok acı verici. louisa'yla yaşasaydı bir ömür, onu da kısıtlamış olacaktı. sonunda hüngür hüngür ağladım. bazen hikayeler mutlu sonla bitmez. bu da öyle bir filmdi.
devamını gör...
2.
inanılmaz sevdiğim filmdir. kitabını okuduğumda gözyaşları içinde kalmıştım. filminin çıkacağını duyunca aşırı sevindim. hele ki sam claflin ve emilia clarkein başrol olduğunu duyunca çok daha fazla sevinmiştim. gerçekten çok güzel bir film. emilia rolünü çok iyi yapmış bence biçilmiş kaftan. ayrıca kiyafet tasarımları, görsel efektler çok iyiydi.
konusunu merak edenler için:
biraz şaşkın ama bir o kadar eğlenceli ve akıllı sıra dışı bir kızın, çok yakışıklı fakat boyundan aşağısı tutmayan bir erkek ile olan arkadaşlığını ve aşkını konu alır. kızın işe ihtiyacı vardır, oğlanın ise ona arkadaşlık edecek birine. bu şekilde yolları kesişir ve hikaye başlar
her ne kadar içim yansa da will in gitmek istemesini çok iyi anlıyorum. ve lou'nun o acıya nasıl katlandığını gerçekten merak ediyorum
konusunu merak edenler için:
biraz şaşkın ama bir o kadar eğlenceli ve akıllı sıra dışı bir kızın, çok yakışıklı fakat boyundan aşağısı tutmayan bir erkek ile olan arkadaşlığını ve aşkını konu alır. kızın işe ihtiyacı vardır, oğlanın ise ona arkadaşlık edecek birine. bu şekilde yolları kesişir ve hikaye başlar
her ne kadar içim yansa da will in gitmek istemesini çok iyi anlıyorum. ve lou'nun o acıya nasıl katlandığını gerçekten merak ediyorum
devamını gör...
3.
filmin 10. dakikasından sonra bunu ilk çıktığında izlediğimi hatırladığım ama sanki hiç izlememiş gibi heyecanla tekrar izlediğim bir film oldu.
sam claflin mükemmel ötesi bir rol sergilediğine bir kez daha tanık oldum.
emilia clarke'ın kalbinin temizliğinin yüzüne yansıdığını da söylemeden edemeyeceğim. her gün farklı tatlılık ve rengarenk kıyafetleriyle güzel bir görsel şölen sunduğunu söylememek olmaz tabii..
gerçek hayatta da tanıdığım bu durumdan muzdarip birisinin olması ikinci kez empati gücümü yükseltti diyebilirim. çok zor, anlayabilmek mümkün değil ancak maalesef elinden bunu diyebilmekten başka bir şey de gelmiyor.
olayın geçtiği yer ve karakterler çok başarılı olmuş. ayriyeten british akşamına bayılan biri olarak keyifle konuşmalarını dinlediğim doğrudur.
öncekinde duygulandığım gibi bir kez daha filmin sonunda daha önceden konuştukları paristeki cafe, parfümcüye gittiği andaki okuduğu mektup içimi yaktı..
mükemmel bir film, şiddetle tavsiye ediyorum. keyifli seyirler.
sam claflin mükemmel ötesi bir rol sergilediğine bir kez daha tanık oldum.
emilia clarke'ın kalbinin temizliğinin yüzüne yansıdığını da söylemeden edemeyeceğim. her gün farklı tatlılık ve rengarenk kıyafetleriyle güzel bir görsel şölen sunduğunu söylememek olmaz tabii..
gerçek hayatta da tanıdığım bu durumdan muzdarip birisinin olması ikinci kez empati gücümü yükseltti diyebilirim. çok zor, anlayabilmek mümkün değil ancak maalesef elinden bunu diyebilmekten başka bir şey de gelmiyor.
olayın geçtiği yer ve karakterler çok başarılı olmuş. ayriyeten british akşamına bayılan biri olarak keyifle konuşmalarını dinlediğim doğrudur.
öncekinde duygulandığım gibi bir kez daha filmin sonunda daha önceden konuştukları paristeki cafe, parfümcüye gittiği andaki okuduğu mektup içimi yaktı..
mükemmel bir film, şiddetle tavsiye ediyorum. keyifli seyirler.
devamını gör...
4.
liseye ilk başladığım zaman kitabını okumuştum. okuduğum kitapların filmini izlemeyi, izlediğim filmlerin kitabını okumayı sevmediğimden izlemek için hevesli değildim ancak oyuncuların yetenekleri sayesinde doya doya izledim filmi. aşk filmi izlerken kafanızda sürekli empati yapma ihtiyacı duyuyorsunuz..
devamını gör...
5.
filmini dün izledim. anlattığı konu güzel felan..
bir şey demek istiyorum ama linç yer miyim acaba?
neyse söyleyeceğim ya banane.
insanlar için cinselliğin olmadığı yerde mükemmel bir romantizm ve aşk yaşanabilir herhalde.
burada spoiler vereceğim gençler üzgünüm
sonlara yakın adam kıza seninle yatmak istiyorum ama yapamıyorum, bu hayatı yaşamak istemiyorum artık gibisinden içini döktüğünde kız ben senin için uğraşıyorum çok bencilsin deyip gidiyor.
tekerlekli sandalyeye mahkum olan sen değilsin kızım asıl senin onu anlaman gerekiyor.
ve girl, sen o sevgiline nasıl katlandın sünepenin tekiydi. oyunculuklar iyiydi bu arada. esas kız çok güzeldi.
bir şey demek istiyorum ama linç yer miyim acaba?
neyse söyleyeceğim ya banane.
insanlar için cinselliğin olmadığı yerde mükemmel bir romantizm ve aşk yaşanabilir herhalde.
burada spoiler vereceğim gençler üzgünüm
sonlara yakın adam kıza seninle yatmak istiyorum ama yapamıyorum, bu hayatı yaşamak istemiyorum artık gibisinden içini döktüğünde kız ben senin için uğraşıyorum çok bencilsin deyip gidiyor.
tekerlekli sandalyeye mahkum olan sen değilsin kızım asıl senin onu anlaman gerekiyor.
ve girl, sen o sevgiline nasıl katlandın sünepenin tekiydi. oyunculuklar iyiydi bu arada. esas kız çok güzeldi.
devamını gör...
6.
bu filmde tanıdık bir yüz görmek filmi daha kolay izlememi sağladı. o tanıdık yüz ise clara oswald tabii ki, siz tanımıyor olabilirsiniz ama ben çok iyi tanıyorum onu. bu filmle alakası yok çok sevdiğim bir dizide canlandırdığı karakterin adı o, neyse filme gelecek olursak.
oyuncu listesinde sam claflin, emilia clarke, matthew lewis, charles dance, jenna coleman, vanessa kirby, steve peacocke, janet mcteer, brendan coyle, samantha spiro, ben lloyd-hughes, chuku modu, muzz khan, diane morgan ve joanna lumley gibi oyuncuların olduğu 2016 yapımı dram/romantik türündeki filmin yönetmenliğini ise thea sharrock yapmıştır.
film çalıştığı işten çıkarılan kızın iş araması ile başlıyor, aslında bundan önce başlıyor çünkü ilk sahnede sevgilisinin yanından ayrılıp giyinip işe çıkan bir adam bir kaza geçiriyor ve sonra da biz işten çıkarılan kızın yanına gidiyoruz. neyse kız iş denemelerinde çok başarısız olmuştur ve yeni bir iş ararken kendisine altı aylık bir iş sunulur o da hemen koşa koşa görüşmeye gider. yatalak bir adamın küçük ihtiyaçlarını karşılaması gerekiyordur ve kız genç olduğunu öğrendiğinde çok şaşırır. ilk başlarda adamla anlaşamaz tabii böyle olunca da işten ayrılmak ister içten içe. daha sonra alışmaya başlar ve adamında ona alışmaya başlamasından sonra ona iyi gelebilecek şeyler düşünür çünkü bu genç adam kendini ölüme kendi isteğiyle teslim edecektir. kız bunu öğrendiğinde onu kararından döndürmek için bir çok şey dener ve başarısız olur. film biterken de adam kıza mektup yazmıştır hayatını yaşa diye, tabii kız adamın mektubunu daha önce anlattığı bir yere giderek okur.
film sanki insanlara ölmek güzel bir şeydir demeye çalışmış. bilemiyorum sanki isviçre'deki can alan şirket film yapmış. kötü film değil tabii havasını sevdim rahatsız olduğum bir şeyde yoktu aktı gitti yani. iyi seyirler.
oyuncu listesinde sam claflin, emilia clarke, matthew lewis, charles dance, jenna coleman, vanessa kirby, steve peacocke, janet mcteer, brendan coyle, samantha spiro, ben lloyd-hughes, chuku modu, muzz khan, diane morgan ve joanna lumley gibi oyuncuların olduğu 2016 yapımı dram/romantik türündeki filmin yönetmenliğini ise thea sharrock yapmıştır.
film çalıştığı işten çıkarılan kızın iş araması ile başlıyor, aslında bundan önce başlıyor çünkü ilk sahnede sevgilisinin yanından ayrılıp giyinip işe çıkan bir adam bir kaza geçiriyor ve sonra da biz işten çıkarılan kızın yanına gidiyoruz. neyse kız iş denemelerinde çok başarısız olmuştur ve yeni bir iş ararken kendisine altı aylık bir iş sunulur o da hemen koşa koşa görüşmeye gider. yatalak bir adamın küçük ihtiyaçlarını karşılaması gerekiyordur ve kız genç olduğunu öğrendiğinde çok şaşırır. ilk başlarda adamla anlaşamaz tabii böyle olunca da işten ayrılmak ister içten içe. daha sonra alışmaya başlar ve adamında ona alışmaya başlamasından sonra ona iyi gelebilecek şeyler düşünür çünkü bu genç adam kendini ölüme kendi isteğiyle teslim edecektir. kız bunu öğrendiğinde onu kararından döndürmek için bir çok şey dener ve başarısız olur. film biterken de adam kıza mektup yazmıştır hayatını yaşa diye, tabii kız adamın mektubunu daha önce anlattığı bir yere giderek okur.
devamını gör...
7.
boyle hikayeler film oluyor iste. karısını daha genc bir kadın icin terk eden unlu haberleri degil. hastalıkta. saglıkta. varlıkta. yoklukta. tum kosullar alehinize islese de kenetlenen sevgiler olay oluyor. filmde dedikleri gibi..
kimse kimseyi degistiremez.. sadece onu sevebilirsin.... ve sen onu sevince degisebilir isterse.
kimse kimseyi degistiremez.. sadece onu sevebilirsin.... ve sen onu sevince degisebilir isterse.
devamını gör...