öğrenciyken ek gelir için yapılan şeyler

bu aralar arayışta olduğum durum. girmediğim basvurmadigim yer kalmadı ses yok şimdilik.
en heyecanla beklediğim ise ingilizce çeviri yaparak hazırlanacak olan web site yazarlığı. kısmet bu işler....

defactoda çalışmak.müşteriler her gün sabrımı sınıyor sağ olsunlar.

paketleme işleri falan var internette görüyorum ama güvenemiyorum.

garsonluk. klasik..

kalolifer izolasyon işinde çalışmıştım ilk yıl, sonraki 3 yıl okulun kantininde çalışmıştım

matematik dersleri verir ve yaz tatillerinde akmar pasajında bir kitapçıda çalışırdım. kitap satan bir adamın hak yemez olduğuna inandığım o zamanlar, hayatın bana attığı kazıkların ilki değildi elbette. ama yine de dünya daha inanılası daha güzel bir yerdi.

tez yazmak. parasını almayı başarsam güzel işti aslında.

kırtasiyede çalıştım, çok severim orada satılan her ne varsa zaten :)
minik bir fare vardı, kemiriyordu bulduklarını. hava soğuksa kapıyı kapatıyor onu izliyordum, ta yanıma kadar gelip bana bakıyordu.

matematik dersleri verdim bir de orta okul öğrencisi yaramazlara: elektronik bebekler vardı o zaman dersin ortasında ötmeye başlar, yemek ya da uyku isterdi. oyuncak susunca devam ederdik.

lise öğrencisi üç kızım vardı, evlerine giderdim birinin, annesinin odaya taşıyıp durduğu pastalar ve börekler yüzünden bir ders saatlerce sürerdi.
diğer ikisi bana gelirdi kızların, artık hangi dersi isterlerse sorarlardı matematik dışında da. bilgim dahilinde yardımcı olmaya çalışırdım.
güzeldi, küçücük de olsa kendi emeğinin karşılığını alabilmek.

(bkz: jigololuk)

ailemi daha sık aramak

bu sözlük,
henüz buna da hazır değil..

bucada balik halinde 6 ay calistim.sabah 6ya dogru mesai baslardi.kasa kasa balik,soğuk depolardan alinir dağitima verilirdi.cok zor ve sabir isteyen birsey ama hayati öğreniyorsunuz.ha bir de konak belediyesinde tahsilat servisinde staj yaptim.sağolsunlar stajin ilk günü 4800 sayfa (evet 4800 sayfa arkadaşlar şaka yapmiyorum) fotokopi cekmemi istediler.el mecbur tüm gün fotokopi cekmistim.hatta bitirememistim.ama gene de ordaki calisma ortamini , ilk gün haric, sevmistim.baska neler yapmadim ki.ders notu sattim fotokopicilere mesela o zamanlar yüksek lisans öğrencilerinden ders notu aliyordu fotokopiciler.sağolsun bana da bir fotokopici yardim etmisti.anketörlüge basvurcaktim.benim gibi anne babasi ayri olan bir arkadasim yardim etti anketörlüğe basvurdum.o da olacak gibiydi ama bahsettiğim arkadasim bile uzun zamandir talep ettiği parasini sağlam bir kavgayla (firma patronuna ağız burun daldığını duydum) ama eksik alarak firmadan ayrildi ve bnim icin o iş fırsatı da yalan oldu.

ilköğretim öğrencilerine ingilizce dersi vermeye calistim.eski kitaplarimi gülünç paralara kitapcilara sattim.üniversite kütüphanesine basvurdum calismak icin,kabul aldim ama sonradan ailevi durumlardan gidemedim.devam edemedim.velhasil kelam cok mücadele ettim ama allah'a cok sukur allah hep yardim etti.zor zanaat öğrencilik.mücadele de zor.

ücretli tez yazdım. cafelerde barlarda çalıştım. pompacılık yaptım. inşaatta demir taşıdım. fotoğrafçı da fotoşok yaptım. okul ve kişisel ihtiyaçlardan kalan paranın hepsini alkole gömdüm.

belli bir yaşın üzerindeki hanımefendileri ruhen ve bedenen rahatlıyor mutlu ediyordum. çok zor günlerdi çok ama yakışıklı, karizmatik ve seksi olmanın da birtakım bedelleri var elbette.

ingilizce ve fransızca ders veriyorum zoom üzerinden

millet neler neler yapmış, ben yatıyorum hala.
neyse daha vaktimiz var,aklımızda olan fikirlerden var.inşallah fikirden uygulamayada geçeceğim.

büyük bir sendikanın da bulunduğu bir çay ocağını kâr ortaklığı şeklinde iki ay işletmek. okulu bile bırakabilirdim %50 kazanca.
sonra bir elektronik firmasında (tabi gene yaz aylarında) amele olarak çalıştım. 3 ay asgari ücretten maaş aldım. ama sigortam yattı ve sigorta başlangıcımı 5 yıl geriye çekti.

kafede çalışmak.

özel ders verdim.

turizm otelci olduğumuz için ekstra iş bulmakta zorlamıyordum.bellboy ve garson olarak ekstra işlerde çalışıyordum. turist rehberliği yapıyordum bazen.