okuduğunuzda ağladığınız kitaplar

(bkz: pal sokağı çocukları)
(bkz: efsane) -iskender pala kitabına ağlanır mı? barbaros hayrettin söz konusu olunca oluyormuş.-
(bkz: bridge of terabithia)
(bkz: germinal)

(bkz: yatmadan önce 100 fırça darbesi)

ben marslı'yı okurken bile ağladım. şimdi hangi birini yazayım. *

(bkz: sıfır noktasındaki kadın)

ilk aklıma gelenler arasında;

a thousand splendid suns - khaled hosseini
- bu roman, afganistan'daki iki kadın arasındaki dostluğu ve yaşam mücadelesini anlatır. aşk, fedakarlık ve kayıp temalarıyla yürek burkan bir hikaye sunar.

the fault in our stars" - john green
- kanserle mücadele eden iki genç insanın aşk hikayesini anlatan bu eser, hayatın kırılganlığını ve sevginin gücünü gözler önüne serer.

the book thief - markus zusak
- nazi almanyası'nda, bir genç kızın kitaplarla olan ilişkisi ve savaşın etkileri üzerine yazılmış bir hikaye. anlatım tarzı ve karakter derinliğiyle okuyucuları etkiler.

me before you - jojo moyes
- engelli bir adam ve ona bakıcılık yapan bir kadının hikayesini anlatan bu roman, aşkın ve yaşamın değerini sorgulatan duygusal bir yolculuk sunar.

the kite runner - khaled hosseini
- dostluk, ihanet ve kurtuluş temalarını işleyen bu roman, afganistan'ın tarihsel arka planında geçmişle yüzleşmeyi konu alır.

the lovely bones - alice sebold
- genç bir kızın cinayeti sonrası, onun ailesinin ve arkadaşlarının yaşadığı acı ve kayıplar üzerine yazılmış bir hikaye. hem duygusal hem de düşündürücüdür.

a man called ove - fredrik backman
- huysuz bir adamın hayatına dokunan komik ve dokunaklı bir hikaye. ove'nin değişimi, okuyuculara umut ve sevgi aşılar.

the road - cormac mccarthy
- post-apokaliptik bir dünyada baba ve oğulun hayatta kalma mücadelesini anlatan bu roman, aşk ve kaybın derin duygularını işler.